BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Teşekkür ederim.

Sayın Bakanım, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının değerli üyeleri, kıymetli Başkanım, Komisyonun değerli üyeleri; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, ben önce çevreden başlamak istiyorum, vakit sınırlı ama... Samsun'da da bazı çevresel problemlerimiz var, bunlardan bir tanesi Samsun Kavak Şahin Dağları; burada altın aramaları başladı, ağaç kesimleri başladı, aynı şekilde, orada da taş ocakları var.

Sayın Bakanım, bu ÇED raporları bitmeden, bunların sonuçları alınmadan aslında bu üretimlerin başlamaması lazım ama maalesef mücadeleler daha çok bununla alakalı. Yine, bizim Çarşamba'da bilinen bir biyokütle santralimiz var; orada da ha bire ÇED raporları, o itiraz ediyor, bu geliyor, heyetler geliyor derken bu işler uzuyor. Daha ÇED raporlarıyla mücadele devam ederken bir de bunun mahkeme boyutuna sarktığı andan itibaren yürütmeyi durdurma kararı vermezse bu işlemler devam ediyor, sonunda tesisler bitiyor ama davalar devam ediyor. Onun için, bu, Karadeniz'de de önemli, Ege'de de önemli. Özellikle bu altın madeniyle ilgili yapılan ÇED'lerde bunların bütün sonucu bittikten sonra bu işlemler başlarsa isabet olur diye düşünüyoruz. Yani çevre hakikaten çok ciddi bir problem.

Yine, yerel yönetimler yasası -Seyit Bey detaylarıyla gündeme getirmişti- hakikaten bugün yerel yönetimlerle gerek büyükşehirlerle gerekse bağlı bulunduğu belediyelerle belli problemler var, işlerin yürümesi konusunda sıkıntılar var. Bunun da bir an önce çıkmasında büyük fayda var. Özellikle, belediyelerle olan ilişkilerde belediyeler bazı konularda borçlanmak için sizden yetki istiyorlar. Mesela, güneş enerjisi, bizim Antalya Demre Belediyesi... Ben aynı zamanda yerel yönetimlere de bakıyorum partimizde dolayısıyla bütün belediyelerin bu tür sorunları bize geliyor. Mesela, Burdur Kocaaliler Belediyesi, istediği 200 kilovatsaat, hepsi bu kadar yani rakamı da belli; bu sizden izin alacak, siz onay vereceksiniz, bu da bunun yatırımını yapacak. Bakın, bunlar çok önemli projeler. Özellikle, yenilenebilir enerji konusunda yani bunlar... Daire Başkanıyla da ben bir iki sefer bizzat telefonla görüştüm Turan Bey'le, belki şahsen görsem tanımayabilirim. Yani bunların hızlıca realize olması lazım.

Ben, sizin programlarınızı üç aşağı beş yukarı takip ediyorum. Pratik cevaplar veriyorsunuz, pratik yaklaşımlarınız var yani sizin tarzınızda bir Bakanın... Bu yazının oraya girmesiyle çıkması arasındaki zaman diliminin bence on günü geçmemesi lazım; yani konuştuklarımızla icraatlarımızın arasında bir paralellik olması açısından bunu söylüyorum. Çünkü bunlar çok rutin talepler. "Ben, enerji ihtiyacımı karşılamak istiyorum, e, belediyenin de bütçesi küçük ama bununla ilgili de yatırım yapmak istiyorum." Kaldı ki bunlar geri dönüşümü itibarıyla da kendi kendini karşılayan projeler, her birinin elektrik faturaları var. Geçtiğimiz hafta Parlamentoda da... Hatta bunlarla ilgili yasanın da şu an birinci bölümü de geçti, orada da diyoruz işte "İhtiyaçlarının daha fazlasını ortalama fiyattan mevcut sisteme aktarırlar." diye. Bunu tümüyle desteklememiz lazım; yani bırakın, bir an önce imzalamayı diğer belediyelere de örnek teşkil edecek şekilde kendi enerjilerini kendi üretmelerine yönelik gerek rüzgâr -adına ne derseniz- gerek biyoenerji gerek güneş enerjisi yani bağlı bulunduğu belediyeler neyi çözebiliyorsa bunlara kesinlikle destek olunması lazım.

Zaman zaman sayın genel müdürlerimizle de görüşüyoruz, İller Bankasıyla, kendilerini de zaman zaman ziyaret ediyoruz. Burada mesela, çevresel atık, Avrupa projeleriyle ilgili destekler, bunlar da çok ciddi mesafe katedebildiğimiz projeler değil. Daire Başkanlığınız var ama... Bir belediyenin bunların bütün elemanlarını istihdam etmesi mümkün değil. Dolayısıyla bu yardımın İller Bankası seviyesinde alınması lazım; yapmaya çalışıyorlar, zaman zaman da görüşüyoruz, bağlı genel müdür yardımcısı da var. Dediğimiz gibi, realize olana... Biz daha çok sonuçlarla ilgileniyoruz. Biraz önce Ekrem Ağabey icraatlardan bahsediyordu ama... Askerlikte de bir söz var Ekrem Ağabey: "Hiçbir mazeret başarının yerini tutamaz." Yani istediğimiz kadar mazeret anlatabiliriz ama başarı bir başka.

Özellikle kentsel dönüşümlerle ilgili -ben birkaç sefer de izledim- bu hakikaten ciddi bir problem yani sadece depremsel faktörler değil, 1990 yılından önce yapılan binaların -artık bunu hepimiz biliyoruz, sıralamaya gerek yok- gerek beton kaliteleri gerek demir kaliteleri gerek zeminleriyle ilgili problemler... Yani bunları hepimiz bildiğimize göre demek ki bu dönüşümün genel manada betonun icadıyla beraber... Yani eski tarihî binalarda bunlar sadece yenilemeyle, tamiratla gidiyor ama beton binalarda maalesef malzemenin ve demirin özelliğinden dolayı deprem olmayan bölgelerde bile ciddi oranda bu dönüşüme ihtiyaç var.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Çok teşekkür ediyoruz Sayın Yaşar.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Başkanım, son bir dakika...

Şöyle söyleyeyim: Teknik eleman olarak özellikle işçi alımı konusunda çok duyuyoruz -siz de bir teknik elemansınız- bugün belediyelerimizde veya bağlı kuruluşlarda inşaat mühendisi, elektrik mühendisi, çevre mühendisi kadroları yani bu açılırken çok sınırlı sayıda açılıyor, Komisyondaki bütün arkadaşlara da buradan söylüyorum; bu, hakikaten çok önemli. Üniversitelerimiz ha bire bu konuda mezun veriyor ama eleman alınacaksa, işçi alınacaksa bunların sayısı onların yaklaşık 10 katı, 20 katı. Bu alanda da bir gayret sarf etmenizde fayda var.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum Sayın Yaşar.

Sağ olun.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Teşekkür ediyorum.

2021 yılı bütçesinin hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum.

Başarılar diliyorum Sayın Bakanım.