| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/281) ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi (1/280) ve Sayıştay tezkereleri a) Dışişleri Bakanlığı b) Avrupa Birliği Başkanlığı c) Türk Akreditasyon Kurumu ç) Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı d) Türkiye Ulusal Ajansı |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 24 .11.2020 |
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Sayın Bakanım, Bakan Yardımcıları, değerli bürokratlar, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanım, klasik bir dış politika eleştirisi yapmak istemiyorum, benden önceki konuşmacılar değindiler, gerçekten çok kötü bir dönem geçirdik, çok sıkıntılı bir dönem geçirdik. Batı'yla, Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri'yle ilişkilerimiz kötü, İslam âlemiyle kötü, Doğu'yla kötü yani hemen hemen her tarafla ilişkileri kötü olan bir dönem yaşıyoruz. Yani eleştiri yapınca -biraz önce Sayın Erozan yaptı- işte Trump'ın mektubundan başlayıp da 36 askerimizin şehit edilmesine kadar, Barış Pınarı Harekâtı'nın yarım kalmasına kadar, Libya meselesine kadar birçok konuyu eleştirmek mümkün tabii ki. Ancak girmek istemiyorum, gerçekten ağrıma da gidiyor bu konular.
Dünya değişirken bizim de dış politikamızın değişmesi lazım, bunu sizin en iyi şekilde bildiğinizi kadronuzla birlikte düşünüyorum. Bizim her fırsatta sadece söylediğimiz bu emperyal hayallerden de kurtulmamız lazım. Bir de iç siyaset odaklı dış politikadan vazgeçmemiz lazım. İç siyaset odaklı dış politika yapıyoruz, kendi beslediğimiz gazetelerimize yönelik, kendi kamuoyumuza yönelik dış politika yapıyoruz maalesef. Dış politikamızdan iç politikayı çıkarmamız lazım artık.
Biz mazlum milletlere örnek bir cumhuriyetiz. Türkiye Cumhuriyeti mazlum milletlerin örneğidir ama "mazlum" lafını sık sık kullanmayız, kullanmadık geçmişte. Bunun lafını etmeden mazlum milletlere örnek olduk, onları destekledik her zaman için. "Dünya 5'ten büyüktür." diyoruz, bizim o beslediğimiz gazeteler dışında hiç kimse bizi desteklemiyor, arkamızdan gelen tek bir mazlum millet yok "Dünya 5'ten büyüktür." deyince. Tek bir ülke yok, bunu tekrarlayan, takdir eden, bizden başka söyleyen yok yıllardan beri. Herkes sorunlarının çözümü için Filistin dâhil -en mazlum millet Filistin'dir- herkes farklı yollar arıyor, bunları bırakmamız lazım. Doğu-Batı, bu arada sıkışık kaldık, sıkıntılarımız var.
Çin'le ilgili bir şey söyleyeyim, kesin hesap konusuna geçmek istiyorum. Çin'le ilgili onların, Çin'in, son birkaç yıldan beri ucuz maliyetle ürettiği ama son yıllarda çok satamadığı ürünleri bizim üretmemiz, düşük maliyetle üretmemiz politikasından da vazgeçmemiz lazım. Biz, Çin'in Batı'ya uzanan köprüsü oluruz, İslam âlemi için de öyle olmamız lazım ama Çin'in bıraktığı boşluğu doldurup ucuz maliyetli üretim yapmamalıyız. Hani diyorsunuz ya "girişimci ve insani dış politikamız", girişimci ve insani dış politikamız kendi insanımıza karşı da olmak durumundadır. Bunları sizin de aşağı yukarı benimle paylaştığınız düşünceler olarak görüyorum, onun için bu konuyu da bir tarafa bırakıyorum.
Şimdi, kesin hesapla ilgili Sayıştay raporlarına girmek istiyorum müsaadenizle. Ondan önce Cumhurbaşkanlığı Programı'nda yer alan bazı konular var. "Uluslararası iş birliği için ulusal kapasitemizde, 2019 yılında bu kapasitemizde artış olmuştur, Türkiye'nin resmî kalkınma yardımları artmıştır diyor Sayın Bakanım ve "2019 yılında Türkiye'nin ikili resmî kalkınma yardımlarının toplamı yaklaşık 8,5 milyar dolardır ve 2019 yılı toplam insani yardım tutarının yüzde 96'sı, 7,2 milyar doları Suriyeliler için harcanmıştır." diyor. Bu Suriyelilere yönelik harcama daha önceki harcamaların dışında bir harcama anladığım kadarıyla. Bunlar yıllar itibarıyla ne kadardır? Bununla ilgili bir cevap verebilirseniz memnun olurum. 2019 yılı için 7,2 milyar dolar ama onun dışındaki yıllarda ne kadardır?
Bir de Avrupa Birliği, 2014-2020 bütçe dönemi için ülkemize 4,5 milyar avro fon tahsis etmiş olmakla birlikte yapılan fon kesintileri sonucunda toplam tutar 3,4 milyar avroya düşmüş. Neden bu kesintiler var? Yani bunlar bizden kaynaklanan hatalardan dolayı mı yoksa normal fon kesintileri mi? 4,5 milyar avrodan 3,4 milyar avroya inmesi normal değil. Bununla ilgili de bilgi verebilirseniz memnun olurum.
Şimdi kesin hesapla ilgili değindiniz, teşekkür ederim, önemli çünkü biz 2019'un da hesabını vermek durumundayız. 2019'la ilgili 10 bulgu var Sayıştay raporunda. Bunlardan muhasebe birimini hataları görebiliriz, muhasebe biriminin kadrosunun yetersiz olduğunu, eğitimin yetersiz olduğunu söyleyebiliriz. Muhakkak ki bu eğitimin, kadronun yenilenmesi gerekiyordur, o ayrı bir konu ama her sene benzeri eleştiriler yapılıyor Sayın Bakanım. Bu durumun düzelmesi lazım, hemen hemen her sene aynı eleştiriler var ama ben ikisini dile getireceğim. Bunlar yurtdışında olan birisi için zarar veriyor. Mesela birincisi, yurt dışı misyonlarına gönderilen avans ve krediler ile bunların mahsuplarını muhasebe kayıtlarında Merkezî Yönetim Muhasebe Yönetmeliği'nde belirtilen tarihteki kurların kullanılmaması sonucu eksik olması... Bu yurt dışındaki birisi kendisini orada yalnız görüyor, sıkıntılı, öyle bir durumda yaptığı para hesabının farklı çıkması sıkıntı yaratıyor, bunların giderilmesi lazım. Bunlarla ilgili yönetmelik hükümlerine uygun belirleme yapılıyor belki, belki Hazine ve Maliye Bakanlığıyla burada yazdığı gibi görüşmeler yapılıyor ama çok sürmeden, bu konular basit konular, halledilmesi lazım.
Bir de yurt dışı tedavi giderlerinin ödenmesinde mevcut mevzuatın uygulamadaki sorunları gidermede yetersiz kalması. Yurt dışında bizim mevzuata göre yapılan tedavi giderleri sıkıntı yaratıyor, eksik oluyor. Tam tersini bir de son yıllarda yurt dışından gelip, Türk vatandaşlığına geçip, Türkiye'de tedavi olup sonra ayrılanlar var. Türkiye'de bir süre sigortalı olduktan sonra borç bırakıyor, parasını da ödemiyor, gidiyor. Bunu da dikkate alarak bir çözüm bulmanız lazım. Yurt dışından geliyor, vatandaşlığa geçiyor, yerleşik olarak kabul ettiriyor, tedavisini yaptırıyor, ondan sonra Türkiye'ye borç bırakıp gidiyor. Bu, yurt dışı ile Türkiye arasındaki farklılıklar dolayısıyla ve bizim vatandaşlarımız da ya da Dışişleri mensupları yurt dışında bir mağduriyet yaşayabiliyor bundan dolayı.
Bu Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığıyla ilgili de bilgi verebilirseniz memnun olurum. Şimdi bu, ağırlıklı olarak bütçeden de para alıyor ama ağırlıklı parayı Avrupa Birliğinden alıyor. Avrupa Birliği eğitim ve gençlik programlarını Türkiye'de duyurmak amacı; bu programlara katılım çalışmalarını yürütmek, koordine etmek, izlemek ve Avrupa Komisyonuna rapor hâlinde sunmak; söz konusu programlarla ilgili olarak Avrupa Komisyonuyla görüşmeleri yürütmek ve uygulama sözleşmelerini imzalamakla burası görevli. Burası 2019'da 1 milyar liraya yakın para harcamış. Bu parayı ağırlıklı olarak da Avrupa'da harcamış. Ne tür programlar yapıldı, bunlardan kimler yararlandı, hiç bilgimiz yoktu bu seneye kadar. Bununla ilgili bilgi verebilirseniz memnun olurum. Burada da bu 5018'e tabi değil bu Merkez Başkanlığı, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na tabi değil. Sayıştay ona rağmen bir denetim raporu düzenlemiş, 9 da bulgu tespit etmiş. Güzel bir rapor ama ağırlıklı olarak yurt dışına para da transfer edildiği için kimlerin yararlandığı ve nasıl faaliyetler yürütüldüğüyle ilgili bilgi verebilirseniz memnun oluruz.
Türk Akreditasyon Kurumuyla ilgili olarak da 7 bulgu var, 4'üncüsü önemli. Sürem bittiği için girmeyeyim.
Avrupa Birliği Başkanlığında da 2 bulgu söz konusu Sayın Bakan.
Sayın Bakan...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Kuşoğlu, ek süre veriyoruz. Tamamlayın lütfen.
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Cumhurbaşkanlığı Hükûmet sistemine geçtikten sonra Dışişleri Bakanlığının çalışmaları daha sıkıntılı hâle geldi, yani birçok bakanlıkla ilgili böyle oldu. Bazı bakanlıkların birleşmesi, Cumhurbaşkanlığı içerisinde kurulların oluşturulması sıkıntılar yarattı. Biz bunların Dışişleri Bakanlığı için de sıkıntı yarattığı görüşündeyiz. Birçok bakanlık için bu durum söz konusu. Burada Plan ve Bütçe Komisyonunda bunları rahatlıkla tespit ediyoruz. Dolayısıyla bütün bu konularla ilgili olarak sizi ve kadronuzu itham etmiyorum ama yeni dönemin daha farklı olması gerektiğini de tutanaklara geçirmekte fayda var diye düşünüyorum.
Çok teşekkür ederim. Bütçelerinizin hayırlı olmasını diliyorum.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.