KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Sayın Başkanım, değerli Bakanım, Bakan Yardımcılarım, saygıdeğer Komisyon üyeleri ve milletvekili arkadaşlarım, çok kıymetli bürokratlar, basınımızın seçkin temsilcileri; hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, kapsamlı sunumunuzdan dolayı çok teşekkür ediyorum. Türkiye, topraklarının büyük bölümü Asya Kıtası'nda yer alan, Avrupa ile Asya arasında köprü konumunda bulunan 780 bin kilometrekarelik bir ülkedir. Türkiye jeolojik, meteorolojik ve topoğrafik yapısı nedeniyle sıklıkla tabiat kaynaklı afetlere maruz kalan bir coğrafyada konumlanmıştır. Bu coğrafya Türkiye'yi başta depremler olmak üzere heyelan, su baskını, kaya düşmesi ve çığ gibi çeşitli afetlerle yüz yüze bırakmaktadır.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı -yani AFAD- bütünleşik afet yönetim sistemiyle tehlike ve risklerin önceden tespit edilmesi, olası zararların önlenmesi, afet anında koordinasyonun ve hızlı müdahalenin sağlanması ve afet sonrası iyileştirme çalışmalarının bütüncül bir yaklaşımla yürütülmesini sağlayan esnek ve dinamik yapıda teşkil edilmiş bir kurumdur. AFAD afet yönetimi sisteminin çatı belgesi olarak Türkiye Afet Yönetimi Strateji Belgesi ve Eylem Planı çerçevesinde ülkemizin vizyonunu ortaya koymaktadır. Söz konusu modelin hayata geçirilmesiyle birlikte afetlere karşı güvenli ve yaşanabilir bir Türkiye olma yolunda önemli bir adım daha atılmış olacaktır. Strateji Belgesi kılavuzluğunda afet yönetimi alanında sorumluluk ve faaliyetleri içeren alt planlar oluşturma çalışmaları devam etmektedir. Çalışmaları devam eden bu alt planların biri olan ve Türkiye afet yönetimi sisteminin önemli bir bileşeni niteliğindeki Türkiye Afet Risk Azaltma Planı -yani TARAP- çalışmaları AFAD koordinasyonunda yürütülmektedir. TARAP afet risklerinin belirlenmesi, her türlü tedbirin topyekûn bir şekilde alınarak bu risklerin önlenmesi ve azaltılması için neyin, ne zaman, kim tarafından, nasıl yapılacağını açıklayan bir plandır. TARAP da afet ilişkileriyle alınırken bütün kamu kurum ve kuruluşlarını, üniversiteleri, özel sektörü, sivil toplum kuruluşlarını, medya, aile ve bireyi ortak paydada bir araya getirmektedir.

İl Afet Risk Azaltma Planı şehirlerimizde güvenli bir yaşam sağlamak, afetlerden dolayı oluşabilecek can ve mal kayıplarını önlemek ve azaltmak, afet risk azaltımı bilinci oluşturmak, kaynaklarımızın etkili kullanımını sağlamak, paydaşlar arasında iş birliğini artırmak, afet sırasında müdahale çalışmaları ve afet sonrasında iyileştirme çalışmaları için yapılan harcamaları azaltmak amacıyla 2019 yılında başlatılan bir çalışmadır. Bu kapsamda tamamlanan ilk plan olan Kahramanmaraş İl Afet Risk Azaltma Planı'nın tanıtımı 19/8/2020 tarihinde Sayın Bakanımızın katılımıyla yapılmıştır. Ayrıca Rize, Tekirdağ, Adana, Sivas, Samsun ve Afyonkarahisar illerinde İl Afet Riski Azaltma Planı hazırlıklarına başlanmış olup 2020 sonu itibarıyla tamamlanması öngörülmüştür. 2021 yılı sonu itibarıyla da 81 ilimizde planların tamamlanması hedeflenmektedir. 81 ilde de İl Afet Müdahale Planları hazırlanmış, afetlerde müdahalelerin hangi kurumlar tarafından nasıl gerçekleşeceğiyle ilgili 26 adet çalışma grubunun planları uygulanır hâle getirilmiştir. Yeni yönetim anlayışına uyum sağlanması maksadıyla Türkiye Afet Müdahale Planı güncelleme çalışmaları devam etmektedir.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; afet eğitimleri toplumda afet bilincinin gelişmesi ve afet kültürünün gelişmesi için en önemli çalışmalar olup ileriye dönük yararlarıyla kıyaslandığında maliyeti düşük, stratejik yatırımlardandır. Yaşadığımız deneyimlerden ders alarak edinilen bilgilerin kalıcılığını sağlamak ve bunları davranış hâline getirmek en önemli amaçlarımızdan biridir. Afet ve acil durumlara ilişkin toplumun bilinçlendirilmesi konusundaki eğitim sürecinin önemli bir zarar azaltıcı aracı olacağı unutulmamalı, halkın eğitilmesinin büyük önem taşıdığı göz önünde bulundurulmalıdır. 2019 yılı Temmuz ayı itibarıyla başlatılan on iki ayda 12 temayı kapsayan Afetlere Hazırlık Yılı'yla toplumda önlem alma kültürünü önceleyen, zihinsel dönüşümü gerçekleştirmek için önemli bir adım atılmıştır. Her bir bireyin, üniversitenin, kamu-özel ve sivil toplum kuruluşlarının yapması gerekenleri kapsayan afet risklerini anlamak, "afet çantası, toplanma alanları, afet sigortası, bina güvenliği, gönüllülük, yangın, afet anı, tatbikat, afete hazır Türkiye" gibi temalarla farkındalık artırma çalışmaları yürütülmüştür. Başkanlıkça 2013 yılından başlatılan Afete Hazır Türkiye Bilinçlendirme ve Eğitim Projesi'nin kapsamında 2020 yılında 1 milyon 410 bin kişiye, toplamda da yaklaşık 14 milyon kişiye afet farkındalık eğitimi verilmiştir. 2021 yılını afet eğitim seferberliği yılı ilan edilerek afetlerin tümünü kapsayacak içeriklerle halkın can ve mal kayıplarını en aza indirecek ve toplumun afet öncesi, sırası ve sonrası çalışmalara etkin katılımının gerçekleştirilecek şekilde planlamalar yapılmıştır.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; 24 Ocak 2020 tarihinde 6,8 büyüklüğünde Elâzığ ve Malatya depreminde 41 vatandaşımız hayatını kaybetmiş ve Elâzığ, Malatya, Diyarbakır, Adıyaman, Batman, Kahramanmaraş ve Şanlıurfa illerinde toplam 1.631 vatandaşımız yaralanmıştır, enkaz altından 45 kişi sağ olarak çıkarılmıştır. Arama, kurtarma çalışmalarına katılmak üzere AFAD, Jandarma, Emniyet, Sağlık Bakanlığı, itfaiye teşkilatı ve sivil toplum kuruluşlarınca toplam 4.212 personel ve 407 araç görevlendirilmiştir. Sivil toplum ve gönüllü ekipleriyle diğer faaliyetler için toplam 7.574 personel, 700 araç bölgede çalışmalara katılmıştır. Barınma ihtiyaçlarının karşılanması için AFAD depolarından 30.734 çadır etkilenen bölgeye gönderilmiştir. Elâzığ ve Malatya illerimizde konteyner kentler oluşturulmuş ve ihtiyaç sahibi vatandaşlarımız konteyner kentlere yerleştirilmiştir.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti devletinin bugün dünya tarafından kabul edilmiş bir insani yardım hüviyeti bulunmaktadır. Kurumlarımızın, bakanlıklarımızın, sivil toplum kuruluşlarımızın aracılığıyla dünyanın dört bir yanına şefkat elimizi uzatıyoruz. Dünyadaki tabiat ve insan kaynaklı afetler nedeniyle ortaya çıkan insanlık dramının olumsuz etkilerini en aza indirmek üzere AFAD tarafından insani yardım çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda bugüne kadar 5 kıtada 60'dan fazla ülkeye insani yardım götürülmüştür. Arama, kurtarma, gıda, hijyen, sağlık, barınma ve benzeri temel insani ihtiyaç malzemeleri din, dil, ırk farkı gözetmeksizin elimizin uzandığı tüm mazlum coğrafyalara ulaştırılmıştır ve ulaştırılmaya da devam edilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti devleti ve kurumları bundan sonra da mazlum ve mağdur coğrafyalarda insani yardım operasyonlarını sürdürmeye devam edecektir.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; sizlerin de bildiği üzere, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra dünya en büyük insan hareketliliğine tanıklık etmekte ve ülkemiz de bu hareketliliğin merkezinde yer almaktadır. Tarih boyunca jeopolitik konumu gereği insan hareketliliğine tanıklık eden ve kültürel mirasımızın kodlarından merhamet toplumu olma özelliğini haiz ülkemiz, sınır komşumuz Suriye'de yaşanan insani kriz karşısında da gerekli her türlü adımı atmaktan çekinmemiştir. Tüm dünyanın sessiz kaldığı ve uzaktan izlediği insani krize karşılık ülkemiz açık kapı politikası uygulayarak Suriyelileri geçici koruma altına almıştır. Hâlihazırda 3,6 milyon Suriyelinin yanı sıra kendi ülkesinde ulusal korumasından yararlanamadığı için haklı sebeplerle ülkemizden uluslararası koruma talep eden 300 bini aşkın yabancıyla ülkemiz dünyada en çok mülteciye ev sahipliği yapan ülke konumunda bulunmakta ve taraflı, tarafsız tüm dünya kamuoyunun takdirine mazhardır. Ülkemizin bu başarısı ve kendine özgü göç yönetimi inşasında başat rol hiç kuşkusuz İçişleri Bakanlığı altında konumlanan Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne aittir. Az önce bahsetmiş olduğum üzere geçici koruma ve uluslararası koruma altında bulunan yabancıların kayıt işlemlerinden temel hak ve hizmetlerine erişimleri konusunda sayısız faaliyetlerde bulunan Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, bunların yanı sıra ülkemizin artan çekim kuvveti nedeniyle düzenli ve düzensiz göç akımlarıyla da karşı karşıyadır. Antalya Milletvekili olarak yakından bildiğim üzere ülkemiz eğitim, çalışma, sağlık ve emeklilik gibi sebeplerle de çok sayıda yabancıya ev sahipliği yapmaktadır. Sayısı her geçen yıl artan, düzenli göç rakamı bugün 800 bini aşkın seviyededir.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Aydın, bir dakika ek süre veriyorum, lütfen tamamlayın.

İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Düzenli göçün yanı sıra Göç İdaresi Genel Müdürlüğümüz yasa dışı yollarla ülkemize giriş, ülkemizde kalış veya çıkışı temsil eden düzensiz göçle mücadelede etkin rol oynamaktadır. Kolluk birimleriyle etkin koordinasyon sayesinde her geçen gün yakalanan düzensiz göçmen sayısı artmaktadır. Etkin koordinasyon neticesinde 2019 yılında yakalanan düzensiz göçmen rakamı 450 bini aşkındır. Hâlihazırda 23 ilde 28 adet bulunan geri gönderme merkezinde yabancıların başta barınma ihtiyaçları olmak üzere acil ve temel hizmetler ücretsiz olarak sunulmaktadır. Düzensiz göçle mücadele kültürel mirasımızdaki merhamet toplumu olma özelliğini asla kaybetmeyen ülkemizin aksine Edirne Pazarkule Sınırında yaşanan olaylar gösterdi ki bulduğu her fırsatta insan hakları dersi vermeye çalışan Avrupa belirli umutlarla sınırlarına gelen yabancılar karşısında korkuya kapılmış ve plastik mermiden biber gazına kadar çeşitli insanlık dışı hareketlere başvurmuş, çok sayıda yabancının hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına sebep olmuştur.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, ek süreniz de dolmuştur Sayın Aydın, lütfen bağlayınız.

İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün faaliyetleri bunlarla sınırlı olmamak üzere özellikle vurgulamam gereken son bir husus daha bulunmaktadır. Yabancıların göç alanına ilişkin soru ve sorunlarının kendi dillerinde cevaplandırılmasına hizmet etmek özelinde kurulan YİMER yedi gün yirmi dört saat, 7 farklı dilde hizmet vermektedir. Bugüne kadar 9 milyonu aşkın çağrı alan bu alanda eşi benzeri görülmeyen küresel düzeyde çeşitli ödüller alan YİMER aynı zamanda insan ticareti ve göçmen kaçakçılığıyla mücadelede etkin rol oynamaktadır.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Aydın, lütfen tamamlayınız.

İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Evet, 2021 yılı İçişleri Bakanlığımızın bütçesinin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Saygılar sunuyorum.