KOMİSYON KONUŞMASI

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben de Jandarma Genel Komutanlığından gelen heyetimize hoş geldiniz diyorum.

Özellikle İzmir depreminde çok sayıda kurtarma ekibimiz vardı, AFAD vardı, diğer kurumlar vardı ama en hızlı biçimiyle alana intikal eden -ekranda da gösterdiniz- ve ilk müdahaleyi yapan Jandarma Arama ve Kurtarma ekibine ben teşekkür ediyorum. Zaten ertesi gün de Sayın Genelkurmay Başkanımızı arayarak da teşekkürlerimi ve Jandarma Arama ve Kurtarma ekibindeki arkadaşlarımızın üstün başarılarını kendilerine de ifade ettiğimi belirtmek istiyorum.

Şimdi, bir görüntü vardı, siz Türkiye'nin muhtelif illerinden İzmir'e seferler yaptığınızı gösteren bir grafik. O grafik açılabilirse... Şimdi, bizim buradaki toplanmamızın temel sebebi aslında, hepimizin ortak korkusu Marmara'da olacak olan, beklenen ya da inşallah olmaz ama yani Marmara'yı ve İstanbul'u etkileyecek olan büyük İstanbul-Marmara depremi. Şimdi, bu depremle ilgili de siz ya da diğer kurtarma ekiplerinin tümünün söylediği ortak bir nokta var, o da şu: Kurtarma faaliyetine katılacak olan yerel unsurların önemli bir kısmı zaten kendisi ya enkazın altında kalacak ya birinci derecede yakınları enkazla uğraşacağı için bu yapılardan yani İstanbul'daki hem Jandarma ekiplerinden hem Emniyetten hem diğer kurtarma ekiplerinin birinci dakikada ilgili görev yerlerine aktarılmasında bir sorun olacak ya da bu ekiplerin tamamının faaliyete geçmesinde bir sorun olacak. O zaman sizin İstanbul'daki, İstanbul ya da Tekirdağ'ı etkileyecek olan depremle ilgili senaryolarınızda, burada gördüğümüz gibi 6,6 büyüklüğünde bir deprem 14 tane binanın yıkılması ya da hasar görmesi söz konusuydu. Böyle bir durumda hem uçuşlarla, uçaklarla JAK'ın sevki konusunda gerekli lojistiğiniz var mı?

İki: Hem Elâzığ hem de İzmir depremindeki bu başarı da bunun devlette kadrolu ve iyi eğitim almış olan personelle yapılmasının çok daha hızlı sonuç verdiği ve sevkiyatın deprem alanına, enkaz alanına ulaşmaktaki zamanın insan yaşamıyla doğrudan ilintili olduğunu yani ilk yirmi dört saatin sonrasındaki kurtarımlarda gerçekten çok ciddi sıkıntılar var, hep ilk yirmi dört saat söyleniyor. Şimdi, ben bu şeye baktığımda İstanbul'la ilgili senaryonuzu varsa öğrenmek isterim ve de İstanbul'a sevk edilecek Jandarma kurtarma ekip sayısının mutlaka çok daha fazla olması gerekecek.

JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI LOJİSTİK BAŞKANI TUĞGENERAL ERSEL ÖZER - 30 ekibimiz bu iş için görevlendirilmiş durumda yani var olan tüm ekibimiz JAK taburu zaten gidecek, o Allah'ın emri. Bizim şu anda 30 ilde JAK timlerimiz şu anda görevlendirilmiş durumda, bunların...

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Bunların uçakla sevkiyatını gerçekleştirecek organizasyonunuz var mı?

JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI LOJİSTİK BAŞKANI TUĞGENERAL ERSEL ÖZER - Tabii ki var. Çünkü bütün askerî havalimanları, sadece şey olarak düşünmeyin İstanbul üçüncü havalimanı değil, Çorlu dahi düşünülmüş hatta başka bir örnek vereyim Karadeniz için gerekirse gemi kanalıyla bile gelebilecek şekilde her türlü hareketi yani sadece hava yolu değil, daha sonrası için... Çünkü biz olaya sadece şey gözüyle bakamayız, yolların kapandığını da düşünebiliyoruz. Bornova Komando Tugayı eğer yollar kapansa nasıl intikal edebilir? Bizim Genelkurmayla yapmış olduğumuz -zaten kanunda da mevcut- bakın, o olay olduğunda Ankara'da uçak yoktu, Kayseri'de vardı. Biz anında kendi iletişim kanallarımızla görüştük, bizim JAK'ımız hazırlanırken Kayseri'deki uçak Ankara'ya geldi ve oradan hareket ettik. A-400, yanlış hatırlamıyorsam, Millî Savunma Bakanlığının kargo uçakları var; bu kargo uçaklarıyla her türlü intikal sağlanacak şekilde ve öncelikli sağlanacak, AFAD ve destek birimlerinin -sadece biz değiliz tabii ki- bugün gündüz AKUT da vardı bunların içerisinde ki Ankara'dan giden AKUT ve diğer birimler de vardı. Dolayısıyla, bunların hepsinin planı İstanbul için yapılmış durumda. Ve inanın, İçişleri Bakanımızın iki haftada bir hafta sonu yapılan İstanbul depremi toplantılarında özellikle vurguladığı konu budur. Yani bizim işimiz gücümüz, bakın, bizim ulusal planımızda tek bir senaryo var; İstanbul senaryosu, başka senaryo yok. Yani ben şu anda Türkiye'deki o gösterilen kırmızı yerleri ezbere biliyorum. Kendi bina planlarımızda da bunlara dikkat ediyoruz. Mesela 2021 bina inşaat planımıza Sakarya'yı koyduk, Sakarya'daki İl Jandarmayı koyduk, Adıyaman İl Jandarmayı koyduk çünkü düşünüyoruz Elâzığ kırıldı, Malatya kırıldı, aşağı doğru geliyor.

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Kahramanmaraş, Hatay var.

JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI LOJİSTİK BAŞKANI TUĞGENERAL ERSEL ÖZER - Evet, biz olaya bu pencereden bakıyoruz yani öngörülü olmak zorundayız, proaktif düşünmek zorundayız. Buna ait inanın bu işe ilk başladığımızda 2 bin civarındaydı, şu anda 3.200. 3.200'de kişi başına 1,5 metrekarelik bir alan düşüyordu İstanbul'da. Buna okul bahçeleri dâhil -eğer işte okullar kapalı olursa şu olursa bu olursa- yani tüm boş alanları ve beraberinde kullanılacak barınma alanlarına kadar bunları planlamış durumdayız. Şu anda 100 Unimog aracımızı İstanbul'a çektik, 50 tane Ankara'da tuttum ola ki İstanbul kilitlenirse Ankara'dan İstanbul'a adam göndereyim. Çünkü deprem haritamıza baktığımızda Ankara sıkıntılı bir yer değil ama Ege Bölgesi olsun veya Amasya tarafı, Tokat tarafı olsun sıkıntılı illerimiz var. Buraya batıdan çekeceklerimiz bu araçlarımız hazır bekliyor. Hatırlarsanız Elâzığ'da da biz 46 aracımızla hem taşımaya hem de halkımıza yardımcı olarak görev yaptık. Dolayısıyla bu konuda içiniz ferah olabilir samimiyetle söylüyorum. Bu planları... Biz ocak ayından aldığımız beri yaklaşık on bir aydır bu işin içerisindeyiz. İstanbul'a da geçen hafta gittim, tek tek oradaki İl Jandarma Komutanımızla, Nuh Paşamla beraber Sayın İçişleri Bakanımızın toplantılarından elde ettiği verileri zaten canlı olarak hemen alıyoruz. Hazırlıklarımız bu doğrultuda yoğun bir şekilde devam ediyor. İşte komuta kontrol aracı oluşturmamız, bin kişilik bizim kendi personelimizi... Çünkü AFAD şunu diyor "İlk yetmiş iki saat kendi kendini besleyeceksin." Ha, İzmir, İzmir'i ben de biliyorum. İzmir'de bir sıkıntı yok ama sıkıntı olan bir yer olabilir çok fazla personel görevlendirebilirsiniz ve bu görevlendirdiğiniz personellerin de zinde olarak görevini devam etmesini sağlamak zorundasınız. Dolayısıyla gerçekten o birinci saatin sonunda bizim yiyeceklerimiz dâhil, araçlara kumanyaları, sıcak yemek... 250 kişilik bizim konteynerlerimiz var -hemen tak diye alıp götürüyorsun- 250 kişiye aynı anda bir saat içerisinde yemek yapabiliyor. Bunlardan 4 tane hazır, çıkacak şekilde hazır. Yani, ama baktık İzmir'e, İzmir'de böyle bir ihtiyacımız yok, depremin de büyüklüğünü tespit ettik ilk bir saat içerisinde, dedik "Siz bulunduğunuz yerde kalın, ihtiyaç yok." ama ihtiyaç olsaydı da bizim birliklerimizin, orada görev yapan bin kişilik birliğimizin ihtiyacını görecek biz gıda ve çadır dâhil, beslenme dâhil ve tuvalet dâhil her türlü ihtiyacını karşılayacak hazırlığımızı biz göndermeye hazırdık.

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Teşekkür ederiz.