| Komisyon Adı | : | (10 / 3200, 3361, 3362, 3364, 3365) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Türk Telekomünikasyon AŞ Kurumsal Risk ve İş Sürekliliği Başkanı Ali Gürsoy'un ve Başkan Yardımcısı İsmail Akın ve Network Direktörü Ahmet Fethi Ayhan'ın, TÜRK TELEKOM'un deprem riskine karşı ve iş sürekliliğine yönelik olarak yaptığı çalışmalar ile "network" altyapısında yaptıkları çalışmalar hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 17 .12.2020 |
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum. Arkadaşlarımıza da hoş geldiniz diyorum.
Şimdi, TÜRK TELEKOM kurumu tabii, cumhuriyetin önemli kurumlarından bir tanesi. Hele, geçmiş on beş yirmi yıl önce Türkiye'de en büyük ekonomik büyüklüge sahip olan kurumumuzdu.
Şimdi, bu raporlardan da görüyoruz ki TÜRK TELEKOM'un satışı ve arkasından sermaye yapılanmasının değişmesi ve özel ya da kamu bankalarının eline geçmesi sürecinde TÜRK TELEKOM İstanbul'da hiçbir şey yapmamış yani depreme dönük olarak siz eğer bütün çalışmalara 2020'de başladıysanız zaten yirmi bir yıl içinde de herhangi bir çalışmanın yapılmadığını ve bu yönetim sürecinin de bizim bildiğimizden çok daha ağır tahribatlar yarattığını görebiliyoruz.
Şimdi, burada bazı önermeleriniz var yerel yönetimlerle ilgili. Şimdi, tabii, sormak istediğim şu: Eskiden TELEKOM bir kamu kurumu olduğunda imar planlarında TELEKOM'a yer tahsis edilirdi yani kamusal alan tahsis edilirdi ve siz bu alanlar üzerinde de binalarını yapardınız. Şimdi bir kamu kurumu değilsiniz ama Yönetim Kurulu üyelerinize baktığımız zaman da işte, eski milletvekillerinin, Hükûmete yakın olan iş adamlarının yoğun olarak yer aldığını görüyorum. Yani bir kamu kurumu mu, yoksa bankalara geçmiş bir yapı mı, onu çok bilmiyorum. Sorum şu: İmar planlarında TELEKOM'a terk edilmiş alanlar kamu kurumu olduğunuz zaman size bedelsiz olarak veriliyordu ve siz burada yeni oluşan nüfusa göre tesis yapıyordunuz. Şimdiki süreci nasıl yönetiyorsunuz? Birinci sorum bu.
İki: Bütün dünyada fiber optik kabloları yaygın olarak kullanan TELEKOM şirketleri ile o ülkelerdeki üniversiteler arasında, depremi yedi-sekiz saniye önce yer altındaki titreşimlerle tespit edecek ve başta doğal gaz olmak üzere çok ivedi olarak durdurulması gereken ya da enerji gibi kesilmesi gereken ya da büyük endüstriyel yapılar gibi şalterin kapatılması gereken sistemlerle ilgili bir ortak eş güdüm çalışmanız var mı? İkinci sorum bu.
Üçüncüsü: İstanbul için söylüyorum, burada listelediğiniz yapıların dışında belli ki kiracı olduğunuz yapılar da söz konusu. Bu sözünü ettiğim imar planlarında size ayrılmış olan yerlerle ilgili şu an yüksek teknoloji ve depreme dayanıklılık açısından yeni bina yapma konusunda bir bütçeniz var mı?
Son olarak da, Yönetim Kuruluna keşke bu kurumun içinden, yüksek teknoloji eğitimi almış ve kurumu büyütmüş, Türkiye'nin en gözde kurumu hâline getirmiş olan değerli mühendislerimizin, teknik arkadaşlarımızın da bir gün oralara gelmesini temenni ederek sorumu soruyorum.
Teşekkür ederim.