KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN RECEP UNCUOĞLU - Evet teşekkür ediyoruz.

Sayın Gökan Zeybek'in dediği gibi bu konudaki bütün yaklaşım da deprem güvenliğine öncelik verilmesi, bu noktada kaynak ayrılması, planlama yapılması, en acilinden, en risklisinden diğer ikincil üçüncül etmenlere varıncaya kadar bir plan içerisinde, yaklaşım içerisinde Türkiye'de depreme karşı tedbir alınması her alanda. Bizim tabii ki Komisyon olarak sadece Millî Eğitim özelinde değil bütün bugüne kadar dinlediğimiz, araştırdığımız deprem güvenliğini gerektiren her alanda öncelikli olarak dile getireceğimiz bir husus olacak açıkçası. O açıdan da dediğiniz hususlarda bir endişe, bir sıkıntı olmayacak Allah'ın izniyle.

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Bu kontrolsüz ve plansız nüfus artışı mahallelerde, yeni talepler ortaya çıkarınca yöneticiler açısından da en uygun olan, işte, derelerin kenarlarındaki yeşile terk edilmiş alanlar, planlarla okul alanına çevrilerek buralarda törenlerle okullar yapıldı. Binalar için kötü diyemem ama zemin yani bizim bu kamu yapılarımızın bulunduğu bazı mahalleler deprem fay hattına 40-50 kilometre olmasına rağmen bakın, 6,5 büyüklüğündeki bir depremi kesinlikle 8,5-9 şiddetinde hissedecekler çünkü bunların zeminlerinde güçlendirme yapılmadı, zeminlerinde enjeksiyon ya da kazıklamayla herhangi bir sağlamlaştırma yapılmadığı için böyle bir risk var ve bu binaların temellerinin büyük bir çoğunluğu da rutubetten dolayı da korozyona uğramış durumda.

BAŞKAN RECEP UNCUOĞLU - Evet, şimdi güçlendirme çalışmaları kapsamında ben de ilimden bildiğim, süreci takip ettiğim için şunu ifade edebilirim ki bütün yönleriyle hem yapının mevcut güçlendirme yönetmeliklerine göre güçlendirildiğinde fonksiyonunu icra edip edemeyeceği, birtakım pencere, kapı, koridor gibi boşlukların kapanıp kapanmayacağı, yığma yapılarda, eski okul binalarında bazı dersliklerin dahi kullanılamaz hâle gelmesi söz konusu oluyor siz onu yeni güçlendirme yönetmeliğine göre güçlendirdiğinizde. O yüzden, diğer donatılarının eksik olduğu, derslik sayısının yetersiz olduğu, bölgedeki gelişimden dolayı artan öğrenci sayısına göre de ihtiyaç bulunan yerlerde zaten güçlendirmeyi değil, binayı yıkıp yeniden yapmayı öngörüyor Bakanlığımız ve böyle çok güzel uygulamaları var. Bu sebeple de bütün yeni projelendirme aşamalarında da zemin durumu, temel tipinin seçilmesi, bina yüksekliği, binanın betonarme, taşıyıcı sistemin nasıl boyutlandırılacağı vesaire çok daha kapsamlı, detaylı bir şekilde ortaya çıkmış oluyor yani güçlendirme kaldı ki 2007 sonrasında yapılmış yapıları dahi, okulları dahi analiz ederek o okullarda dahi küçük çaplı güçlendirmeler yaptıklarını da biliyorum. Yani güçlendirme çoğu zaman bir yeniden yapıma dönüşüyor, eğer oradaki ihtiyacın, okulun mevcut durumunun, taşıyıcı sisteminin efendim, zemin durumunun taşıdığı riskin büyüklüğüne göre ilk tercihleri de orada yeniden tüm donatılarıyla, yeni yönetmeliklerle yeni bir okul binası yapmak şeklinde olduğunu biliyorum. Kendi ilimizde de buna benzer örnekler yaşadık.