İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Teşekkür ederim Başkanım.

Çok değerli Başkanım, Çok Değerli Merkez Bankası Başkanımız ve değerli bürokratlarımız, milletvekillerimiz, basın mensuplarımız; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, Başkanım, yeni göreviniz hayırlı uğurlu olsun. Hem bizlerde hem de görebildiğimiz kadarıyla halkımızda size karşı çok büyük bir güven var ve inşallah, bu güven uzun süre devam edecektir ve ben başarılı olmanızı Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum. Son yaptığınız çalışmalarla hem piyasaların hem de toplumun beklentilerini önceleyerek onlara karşılık vermeniz ve diğer taraftan da şeffaflığa, hesap verilebilirliğe çok değer vermeniz gerçekten de size olan güveni kat kat artırıyor.

Tabii, fiyat istikrarına değindiniz. Ülkede fiyat istikrarı olsun ki yatırım olsun, fiyat istikrarının olabilmesi için de siyasi ve ekonomik istikrarın olması gerekmektedir. AK PARTİ iktidarları döneminde -gerçekten de 2013 yılına gelinceye kadar- Türkiye'nin belki uzun yıllar yakalayamadığı, hasret kaldığı hem siyasi istikrar vardı, hem de ekonomik istikrar vardı ve bunun neticesinde ekonomimiz yaklaşık 3 kat büyüdü, yatırımlar arttı ve bizden önceki dönemde -yanlış hatırlamıyorsam- toplumda 4 doların altında geliri olanlar yaklaşık yüzde 34 gibi bir rakamdaydı; bu, çok çok düşük seviyeler indi. Tabii, 2013'ten sonra -yaşadığımız siyasi istikrara yönelik birtakım girişimler- yine 2014'teki Gezi olayları olsun, arkasından 2016 yılındaki hain darbe girişimi gibi siyasi istikrarı yok etmeye yönelik birtakım girişimler oldu ve bunun arkasından, en sonunda da 2020 yılında tüm dünyayla beraber bir Covid süreci yaşıyoruz ama Allah'a hamdolsun ki bu süreçleri Türkiye bu kadar önemli badirelere rağmen çok iyi atlattı, inşallah, 2021 yılında büyümenin önemli derecede artacağını siz de ifade ettiniz, bizim de beklentimiz o yöndedir.

Sayın Başkanım ben şunu ifade etmek istiyorum: Yani Türkiye'de her ne zaman, mesela dövizde bir istikrarsızlık olsa, diyelim ki insanlar daha çok yatırmadan ya da iş yapmadan, paradan para kazanma imkânlarının bol olduğu dönemlerde Türkiye o dönemlerde büyüyememişti. Maalesef ben şunu görüyorum: Diyelim ki faizlerin çok aşırı yüksek olması, enflasyona göre reel getirinin fazla olması ve diğer taraftan da dövizin fazla olması, son dönemlerde, işte 2011 yılından sonra da altının onsunun çok fazla artmış olması insanları yatırıma değil de daha çok buralardan para kazanmaya yöneltti diye ben bakıyorum.

Tabii, burada şunu ifade etmek istiyorum ben: Diyelim ki bu dövizdeki istikrarı sağlamamızın çok önemli olduğunu görüyorum ben. 2018 yılında seçimler olduktan sonra, Kabine belli olduktan sonra aşağı yukarı 4,80 civarlarında olan dolar 7'lere kadar çıktı. "Ne oldu da bu dolar yükseldi?" diye ben bunu sormak istiyorum.

Bir de burada diyelim ki bizim ne gibi tedbirlerimiz var? Diyelim ki Merkez Bankası rezervlerimizin aşağı yukarı 130 milyar dolardı, bu bize göre belki büyük bir rakam ama dünyadaki diğer fonlara göre çok büyük olmayan, her zaman için tehditle karşılaşabileceğimiz ve her zaman da piyasalarda dalgalanma oluşturabilecek, piyasada fiyat istikrarını bozabilecek bir riskle karşı karşıyayız. Daha önceki hükûmetler döneminde mesela sabit kur politikası uygulandı, orada da başka nedenler vardı. Tabii "Bununla ilgili ne gibi tedbirler alabiliriz." diye ben sormak istiyorum.

Diğer taraftan, tabii, bu Covid salgını sürecinde ve piyasalardaki bozulma neticesinde, mesela dövizdeki bir yıllık değer kaybına baktığınız zaman, aşağı yukarı yüzde 30 civarlarında olmasına rağmen ve diyelim ki bizim üretimimizde dövize bağlı bir kısım mallar olmasına rağmen ve bu anlamda da baktığınız zaman en fazla ürünlerin aşağı yukarı yüzde 30 gibi bir değerlenme yapması beklenirken piyasada bazı sektörler Covid sürecini de fırsat bilerek ve gerçekten de girdilerde hiç artma olmamasına rağmen çok yüksek fiyatlar ortaya çıktı. Özellikle gıdada, mesela bazı ürünlerde bakıyorsunuz yüzde 50, bazı ürünlerde yüzde 100. Tabii, burada arz, talep, serbest piyasa var ama yani sadece burada talepteki bir artıştan da kaynaklanmıyor bu. Yani bunu fırsat bilerek insanlar artırıyor. Bununla ilgili, tabii, Merkez Bankası bu fiyat istikrarını sağlama açısından Hükûmetimize ne gibi tavsiyelerde bulunabilir diye ben sormak istiyorum.

Kısaca söylemek istediğim bunlar.

Ben yeni görevinizde başarılar diliyorum, Allah muvafakat etsin diyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.