ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - İkinciyi verelim, bir dakika Başkanım...

Yine, makul sebep tanımlaması, FATF'ın üye ülkeler nezdinde bu tür uygulamalardaki aradığı kavram bütünlüğü; "reasonable ground" makul sebep. Peki, bu nereden geliyor efendim? Bizim 2006 tarihinde kabul etmiş olduğumuz Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkındaki Kanunu'muzun 4'üncü maddesindeki uygulamayı hemen okuyorum: "Yasa dışı yollardan elde edildiğine veya yasa dışı amaçlarla kullanıldığına dair herhangi bir bilgi, şüphe veya şüpheyi gerektirecek bir hususun bulunması hâlinde..." Bu, 2006'daki 5549 sayılı Kanun'un 4'üncü maddesindeki. Peki, 2013'teki 6415'teki bu manadaki ifademiz nedir? O da 7'nci maddede aynen ifade ediliyor: "Değerlendirme Komisyonu, 3 üncü ve 4 üncü madde kapsamına giren fiilleri gerçekleştirdiği hususunda makul sebeplerin varlığına istinaden kişi, kuruluş veya organizasyonların mal varlığıyla ilgili işlemleri..." Dolayısıyla, bizim buradaki gerek FATF'ın uygulama bütünlüğünü sağlamak gerekse bu kanun teklifinden önce hazırlanmış olan 5549 ve 6415 sayılı Kanunlarla bir bütünlük sağlanması adına bu kavramlar geçiyor; bunu da arz ediyorum.