BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Teşekkür ediyorum.

Şimdi, Tacettin Bey, önemli bir konuya temas ettiniz. 1991 yılında ilk şirket kuruluyor. 1992 yılında 2'nci şirket kuruluyor. Toplam geçen yaklaşık yirmi küsur sene zarfından 2015 yılına kadar 2 şirket devam ediyor. 2016 yılında 3'üncü bir şirket kuruluyor. 2018 yılında 1-2 tane daha şirket kuruluyor. 2019 yılında bu şirket sayıları 20-30 civarında artıyor. Toplam 29 şirkete çıkıyor 2019 veya 2020 yılının ortalarında. Şu anda bir rivayete göre 50 şirket var, bir rivayete göre de 80 şirket var. Türk Ticaret Kanunu hükümleri çerçevesinde yanlış bilmiyorsam -Ticaret Bakanlığından arkadaşlar buradalarsa düzeltsinler- 5 bin lirayla sermayeli bir şirket kurulabiliyor. Az önceki söylediğiniz hassasiyetlerden kaynaklı biz, milletvekilleri olarak dedik ki: Bu iş büyüyor. Bu büyüyen sistemde -aslında, sistemin akışını epey inceledik, baktık- iyi niyetle, samimiyetle gittiği takdirde hiç batak yok sadece havuza para akmadığı takdirde belki yüzde 10'luk kısım, belki yüzde 5'lik ya da yüzde 20'lik kısım hayallerini gerçekleştiremeyecek. Hayal ama paranın tamamını alacak. Ödediği paranın tasfiye anında tamamını alacak, hayallerini gerçekleştiremeyecek fakat bu hızlı büyümeden kaynaklı çok büyük şirket sayısı ortaya çıkmasından mütevellit dar gelirli, sabit gelirli insanlarımızı bir aldatma olabilir mi endişesiyle bu kanun teklifini zaten hazırladık, getirdik. Sizin söylediğiniz gibi işte buradaki alınan komisyonlar, yapılan rekabet... Önce elli aymış ki buradaki sözleşmede gördük. Elli ayla bir ödeme planı yapılmış yani yüz aylık girişime girerken elli ayda ödeme varken rekabet anında kırk aya düşmüşler. Sonra bazıları bize geldiler "Bu, otuz aya falan düştü." dediler. Komisyon ücretleri yüzde 6-7 civarında alınıyor, burada da otomobilde yüzde 7 almıştır. Ama rekabet öyle artmış ki yüzde 2-3'e düşmüş. Kazanmayan bir müessese, o şubelerin gelirini karşılayacak bir gelir elde edemeyen bir müessese başka bir niyetler içinde olabilir endişesiyle bu kanun teklifini hazırladık. Amacımız bu, niyetlerimiz aynı. Yani 2016 yılına kadar 3 şirket devam ederken reklamlarını da çok nadir olarak duyarken şu anda farklı farklı reklamlar yapan şirketler var. Bizim buraya davet ettiğimiz şirketler, sektörün 7 şirketi, bizdeki rakamlara göre, BDDK'nin rakamlarına göre sektörün yüzde 95'ini oluşturan şirketler. 2 şirket, 91 ve 92 yılında kurulan şirket -3'üncü şirket de olabilir- 2016 yılında kurulan şirket dâhilinde de henüz bize intikal etmiş bir durum söz konusu değil, ne BDDK'ye ne avukat arkadaşlarımıza. "İnceleyin. Ya, bu konuda mağdur olduğunu, kandırıldığını, aldatıldığını düşünenler var mı?" diye sorduk, henüz bir şey olmadığını gördük.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Adalet ve Kalkınma Bakanlığı da olabilir.

BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Ama olabilir diye endişemizden kaynaklı bu yasayı bir an önce çıkarmamız lazım ve çıkardığımız yasayla birlikte şirketlerin bir öz sermaye oluşturmalarını, bu sermayeyle birlikte mağdur olabileceğini düşündüğümüz kişiler varsa onların rakamlarını karşılayabilmek adına bu işi yapmamız gerekir diye düşünüyoruz. Tabii, teklifi de okuduysanız 100 milyon liradan az olmamak üzere bir sermaye, öz sermaye konulmasını, bu öz sermayenin başka yerlere transfer edilememesini, başka hiçbir yere ortak olunmamasıyla ilgili de bir düzenleme gerçekleşmiş oldu. Yani buradaki hassasiyetimiz sizinkinden farklı değil; bunlar nerede yatırıyorlar, şunu ediyorlar, bunu ediyorlar değil. Bir para birikimi sağlayarak iyi niyetle bir hayal kurmaya çalışan insanların bu sektöre girerek birilerinin hayallerini yıkmasını arzu etmiyoruz. Olayın özeti bu, yapmak istediğimiz bu.

SİBEL ÖZDEMİR ( İstanbul) - Yasal olarak bir güvence içerisinde olmalıdır.

BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Ya, bir kontrol altına almak istiyoruz, amacımız bu.