| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Malatya Milletvekili Bülent Tüfenkci ile Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya ve 74 milletvekilinin, Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3383) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 17 .02.2021 |
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Öncelikle Komisyonumuz biraz önce gelen şikâyetler çerçevesinde... Aslında Komisyonumuz bu anlamda mevcut sistemin içinde en iyi çalışan Komisyonlardan biri çünkü cuma günü saat beşte verilip pazartesi günü görüşülen Komisyonlar da var dolayısıyla o anlamda bize bir zaman dilimi tanıdınız, çok teşekkür ederiz.
Evet, bütün parti gruplarının da...
TACETTİN BAYIR (İzmir) - Beş senede aldık o başarıyı.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Başka Komisyon üyelerine de örnek olsun.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Evet, başka Komisyonlara örnek olsun.
Bütün parti gruplarının aslında mutabık kaldığı ve bir an önce çıkarılmasında fayda sağlanacağı düşüncesini taşıdığımız bir kanun teklifiyle karşı karşıyayız. Özellikle Merkez Bankasının aralık ayından itibaren faizleri yükseltmesiyle beraber yüksek faiz oranında böyle bir sistemin sürdürülebilir olmasının çok da ihtimalinin görünmediği için yasal denetleme çerçevesine girmesini biz de olumlu görüyoruz çünkü yeni bir banker skandalıyla veya yeni bir yeşil sermaye skandallarıyla da karşılaşmamak adına bu mağduriyetleri de önlemek adına da önemli bir kanun teklifi olduğunu düşünüyoruz. Lakin şimdiye kadar da çok geç kalınmasını da ayrıca eksik olarak görüyoruz. Çünkü özellikle baktığımız kadarıyla 2018 yılından sonra bu tarzdaki firma şirket sayıları aşırı bir şekilde artmış ve yaklaşık sistemin içinde 250 bine yakın vatandaşımızın dâhil olduğunu görüyoruz. Organizasyon katılım bedeli yüzde 7 ile 12 arasında değişiyor, firmalar arasında değişkenlik arz ediyor. Yine firmalar arasında farklı farklı sözleşmeler var ve bu konuda da kanunda gördüğümüz eksiklerden biri her ne kadar "BDDK tarafından düzenlenir." dense de şirket şirket farklı sözleşmelerle karşı karşıya kalınabilir, bence bu konuda BDDK'nin bir form, standart bir sözleşme usulü üzerine bu sözleşmeyi bütün şirketler aynı şekilde uygulamasının uygun olacağı kanaatini taşıyoruz. Tabii ki 2 sistem var, sistemin içinde 2 şekil var, 2 şekil için de ayrı ayrı standart bir sözleşme olması ve bütün firmalar, bütün şirketler tarafından aynı katılım oranıyla, aynı katılım şartlarıyla bu standart sözleşmenin yapılması hem de eşit rekabet açısından da fayda sağlar diye düşünüyoruz. Diğer türlü şirketlere bırakırsak şirketler de bunu rekabet unsuru çerçevesinde farklı ortamlara çevirebilirler.
Şimdi, ben yeni kurulan şirketlere baktığımda şube sayılarını da gördüm birkaç tanesinin. Özellikle şube sayısı hâlâ 1 civarında olanlar, 2 civarında olanlar var ve bunlar birçoğu da özellikle bu 100 milyon lira olan sermaye ödemesini tek şubesi olanların ödeme imkânının olmayabileceğini, dolayısıyla 50'yi aşkın bu şirketin altı ay içinde 100 milyon gibi bir rakamla -5 milyar toplamda- bir para bulmaları istenecek ve bu şirketlerin büyük bir bölümü bu parayı ödeyememeyle karşı karşıya kalacaklar.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - İlk 7 firma yüzde 95'i dedim sektörün.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - İlk 7 firma 200 binini karşılıyor ama diğer kalan 1 şubesi olan firma da 100 milyon sermaye ödemek zorunda.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Onların aldıkları para belli zaten Yasin.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Efendim?
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - 10 bin liralık şeyse 28 tane üyesi var onun.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Ama o da 100 milyon lira ödemek zorunda.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Yo, yo 280 bin lira.
Bak, o şirket kapanırsa 28 tane üyesi var 1 şubede şeyin, 28 tane 10 bin lira aylık ödeyeceğim dese 280 bin lira, on ay ödemiş olsa 2 milyon 800 bin lira. O şirket tasfiye hâlinde 2 milyon 800 bin lira 28 kişi kendi arasında zaten bir kısmı almıştır onu.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Sayın Başkanım, ben şunu demek istiyorum, buradan başka bir konuya gireceğim...
AYHAN ALTINTAŞ (Ankara) - Sermayeden bahsediyor.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Hayır...
BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - 100 milyon sermaye fazla diyor.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Bir şube, sermaye ödemesi zorunlu 1 şubesi olanın da 28 üyesi olanın da 100 milyon lira, 200 bin kişi üyesi olanın da 100 milyon lira en az. Dolayısıyla bu şirketlerin, bu sermayeyi ödeyemeyeceği doğrultusunda başka bir sıkıntıyla da karşı karşıya kalınabilir, o da şudur bence: Körfez sermayeli şirketlerin hâkim olabileceği veya bunları satın alabileceği gibi bir düşünce de şüphe götürebilir. Çünkü mesela bankalarla ilgili bir örnek vereyim size, bankalarla da biliyorsunuz 500 milyon lira sermaye ödeme şartı var. Örneğin Odeabank sıfırdan kurulurken, bu 5 milyonu öderken Hüsnü Özyeğin bankasını sattıktan sonra küçük bir bankayı satın aldı, bu 5 milyonu ödemeden o da banka sahibi olabildi. Dolayısıyla daha önceden kurulmuş bu tarzdaki bir şirketi...
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Öz sermaye 300 milyon mu şimdi?
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - 500 diye biliyorum ben yani.
BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - 300 milyon.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - 300 milyon olsun ama Hüsnü Özyeğin 300 milyon ödemeden bu şekilde hazır kurulmuş bir bankadan yürüdü, bunu örnekleme olarak söyledim.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Ama ödenmiş sermeye 300 milyon olur da Hüsnü Özyeğin o bankayı 500 milyona da alabilir, 50 milyona da satın alabilir.
İFFET POLAT (İstanbul) - Dolar mı, TL mi?
ŞAHİN TİN (Denizli) - Dolar mı, TL mi?
BDDK BAŞKANI MEHMET ALİ AKBEN - Dolar karşılığı TL.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Yani velhasıl böyle bir sıkıntıyla da karşı karşıya da kalınabilir ve sektörün gördüğümüz kadarıyla yüzde 80-85'i konut, yüzde 15-20'si de araç üzerine yoğunlaşmış durumda ve 40-50 arasında da taksitlerle bu iş yürüyor. Şimdi, bir arkadaşa ben de sordum, 14'üncü taksite kadar sıkıntı yok yani 14'üncü çekilişten önce kendilerine gelirse vatandaş burada avantajlı ama 14'ten sonra artık vatandaş aleyhine dönüyor iş. Sözleşmede -biraz önce siz de okudunuz- ilk dört ay, zaten çekilişte sizin hakkınız yok, dolayısıyla o şansınıza veya kuradaki çıkışa göre ilk 4 ile 14 arasında çıktığında avantajlı olabilirsiniz ama 14'ten sonra artık vatandaş adına da bir dezavantaja dönebiliyor ve burada da yine Ali Bey'in bahsettiği mahkeme konusu gibi, ismini söylemedi ama ben isim olarak söyleyeyim, "joker" diye tabir edilen sistemin içine...
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Vehbi'nin sorduğu soru oydu, 3'üncü soru oydu.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - ...hayalî üyeler katılıyor. O hayalî üyeler sayesinde de çekilişte senin çıkma şansın, oranın azalıyor, dolayısıyla o ilk çıkan hayalî üyelere çıktığında...
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Bak, bu açıdan hiç düşünmemiştim Yasin, önemli bir şey söyledin. "Bu joker ne işe yarıyor?" sormuştuk. Hayalî üyesi çıkması için olabilir, doğru. Joker oranı koyuyoruz herhâlde.
İFFET POLAT (İstanbul) - Noter huzurunda çekilsin.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Noter huzurunda çekilsin, sıkıntı yok, hayalîye çıktığında diğer gerçek üyenin çıkma şansı azalıyor, oranı azalıyor yani o anlamda söylüyoruz.
BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Ama o da para ödediği için, sisteme para ödediği için...
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Olsun.
BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Ahmet, Mehmet fark etmiyor.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Ama, bak Yasin Bey çok önemli bir noktaya temas etti. "Bu joker nedir?" diye sorduk, joker...
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Jokerin manası bu yoksa o kişiye... Yani bu şekilde de mahkemeye sirayet etmiş konular var.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - ...biraz da bu vatandaşın dertlerinden bahsetsin buradaki şeyler.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Yani vatandaş lehine de biz bunu söyleyelim.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Parlamentonun özelliği o.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Ve geçen yıl sisteme dokuz aylık veri olarak gördüm ama, on iki aylık veriye göre tekabül ettiğinde, dokuz aylık veri de net belli, 13 milyar civarında sisteme dâhil olan var, on iki aylıkta yaklaşık 17-18 milyara tekabül eder ve büyük bir rakam yani bu sistemin içinde bu tarzdaki çelişkileri de gidermek adına kanunda eksik gördüklerimizin, maddeler geldiğinde de değerlendirebiliriz ama genelinde de söylemek gerekirse özellikle burada TÜİK'le ilgili kanunda geri çıkma var, anladığım kadarıyla kanun yapıcı, hazırlayıcı vekillerimiz de TÜİK'in verilerine artık güvenmiyor ki TÜİK'i buradan niye çıkardıklarının ben bir izahatını özellikle bekliyorum.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Anlayamadık.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Şöyle söyleyeyim: Maddede TÜİK tarafından açıklanan yıllık Üretici Fiyatları Endeksi'ne göre artışı iptal ediliyor, dolayısıyla kanun yapıcı, sayın iktidar vekillerimiz, TÜİK'in verilerine artık onlar da güvenmiyor ki TÜİK'i orada neden çıkarıyorlar? Bunu bir öğrenmek lazım.
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Kurul karar veriyor değil mi? 2'nci madde.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Kurul karar veriyor ama, madde 5'te galiba.
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Enflasyon artış oranını kaldırıyorlar.
BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Sayın Başkan, orada bir sermaye artırımı yetkisini BDDK'ye verdiğimiz için TÜİK'e gerek yok.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Daha öncesinde kanunda, TÜİK verilerine göre, enflasyon endeksine göre hesaplamalar var. Şimdi TÜİK verileri kaldırılmış sistemden, bunun yerine BDDK'ye yetki verilmiş ama BDDK bu sene "sıfır" diyebilir, önümüzdeki sene enflasyon rakamının çok üstünde de bir rakam verebilir.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Yasin Bey, finansal şirketlerle ilgili kanunda 20 milyon lira olan sermaye, iki tür sermaye vardı orada, biri bir grup şirketlerde 20 milyon, ikinci grup şirketlerde 50 milyon liraydı. Şimdi biz birinci grup şirketlerde 50 milyon ile 100 milyon lira yaptık. 100 milyon lira yaparken bu teklifi görüşürken arkadaşlarımız BDDK'nin ihtiyaca binaen 50 milyondan az olmamak üzere bu sermayeyi tespit etmesi, Bankalar Kanunu'nda ne kadar yazıyor Sayın Başkan?
BDDK BAŞKANI MEHMET ALİ AKBEN - 30 milyon.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - 30 milyon lira...
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Ben soruyu şöyle sorayım: Bu sermaye yeni kurulacak olan şirketlerle ilgili her yıl belirlenen sermaye, geçmiş döneme sistemin içinden olanlara bu sermaye artırmayla ilgili bir durum yok bildiğim kadarıyla.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Var, var.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Var mı? Var ise o zaman, işte bakın oraya geliyoruz, TÜİK verilerine güvenmeyen iktidar vekillerimiz var ki kanunu yaparken TÜİK verilerini ortadan kaldırmışlar, olaya böyle bakmak lazım veya Hazine ve Maliye Bakanlığının yeniden değerlendirme oranı vardır, niye burada Kurula bırakıyoruz? Hazine ve Maliye Bakanlığının yeniden değerlendirme oranında artışı gerçekleştirebiliriz.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Şimdi, bak şirketlerin...
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Sayın Başkanım, bir eksik açıkladım yine savunmak zorunda hissetmeyin kendinizi. Buradaki kanun yapıcı arkadaşlar, bu konuyla ilgili gerekçelerini kendileri izah etsinler.
BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Biz savunuruz.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Kanun yapıcı biziz.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Mutfaktaki arkadaşlar da burada.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Biz o arkadaşlarımıza sorarız, onlar bize verirler cevabını.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Sayın Başkanım, 76 vekil buraya imza atmış. 76 vekilin içinde bu konuyu izah edebilecek arkadaşı ben burada merak ediyorum.
BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Benim işte.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Buyurun, bekleriz. Bakalım, biraz sonra açıklamalarınızı dinleyeceğiz.
Dolayısıyla, özetleyecek olursak, evet, çok geç kalınmış ve bu konuda denetime tabi olması şart olan... Çünkü özellikle artık faiz oranlarının da yüksek olduğu yerde, sistemde belki finansman durumu sağlam olanlar için bir sorun yok veya geçmişte uzun yıllardır bu işi yapanların bir tecrübesi söz konusu ama özellikle 2018'den sonra kurulan 30'a yakın şirket var ve bu şirketler bu sistemde yeni. Dolayısıyla, yeni Çiftlik Banklar, yeni bankerzedeler, yeni yeşil sermaye mağduriyetleri yaşanmaması adına burada bu kanunun daha hassas bir şekilde takip edilmesini...
İFFET POLAT (İstanbul) - Yeşil sermaye nereden çıktı?
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Şunu söyleyeyim o zaman "Yeşil sermaye nereden çıktı?" dedikleri için arkadaşlar: Bu sisteme ağırlıklı olarak 3 tip insan giriyor: Birincisi, kendi cemaatine yakın olduğunu hissettiği şirkete gidenler var; ikincisi, bankalarda kredibilitesi olmadığı için bankalardan kredi alamadığı için bu sisteme dâhil olanlar var; üçüncüsü, bankalarda kredibilitesi olmasına rağmen puanını düşürmemek için buradan alanlar var. O zaman soruyu bir de şöyle söyleyeyim: 2015 senesi öncesinde FETÖ'nün de sistemde bu tarz da şirketi olup olmadığını biliyor musunuz, hiç araştırdınız mı? Veya bu mevcut 50 şirketin içinde...
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - 2015'ten önce 2 tane şirket var. FETÖ'nün bankası varsa, doğru.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Bunlara da bakmak lazım, dikkat etmek lazım. Mevcut, şu 50'nin içinde yarın yine bu tarzda yapılanmalarına, bu şekilde şirketler kurma ihtimaline karşı, devlete karşı işlediği suçlardan dolayı, yarın derneklerin kapatıldığı gibi...
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Zaten orada Akif Bey biraz önce sordu ya "Şu şu suçları işlediği belgelenen kişiler bu şirketi kurabilir mi?" diye.
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Bunlara da dikkat etmek lazım diye özellikle söylüyorum.
Tekrar teşekkür ediyorum.