| Komisyon Adı | : | (10 / 3200, 3361, 3362, 3364, 3365) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Sakarya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ali Oktar'ın, deprem zararlarının en aza indirilmesi için alınması gereken tedbirler, yapılan ve yapılması öngörülen çalışmalarla ilgili olarak Sakarya Büyükşehir Belediyesinin yaptıkları ve hedefleri hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 18 .02.2021 |
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sakarya Büyükşehir Belediyemizin değerli heyetine de verdiği bilgiler için teşekkür ediyorum.
Sormak istediğim bir konu var. Marmara depreminde bizim en çok gördüğümüz ve Sakarya'da da çokça karşılaştığımız sıvılaşma yani betonarmesi, demir kalitesi, beton kalitesi son derece uygun olmasına rağmen yan yatmış binalara rastladık. Bunların içinde sadece 5 katlı binaları değil, 2 katlı, 3 katlı binaları da gördük. O nedenle şunu öğrenmek istiyorum: Adapazarı dediğimiz, şu anki merkez, eski Sakarya, işte Adapazarı merkezi, biraz Erenler bölgesi diyelim yani Çark Caddesi, Tümen, ne bileyim, Şeker Fabrikalarının bulunduğu bütün o bölgeyi sıvılaşmanın da en yüksek olduğu alanlar olarak biliyoruz. Buralardaki birtakım alanları tamamen imarsız hâle getirip şehri daha güvenli bir alana taşıma konusunda nasıl bir değerlendirme yapıldı? Çünkü olası bir depremde yeniden sıvılaşma tehdidiyle, var olan çok güçlü yapıların benzer eğilmeler ya da yan yatmalara uğrama ihtimali var. Bu konuyla ilgili karar süreçlerinin içinde miydiniz bilmiyorum ama yani değerlendirme, işte şehir kuzeye doğru yani şu anki 3'üncü Anadolu Otoyolu'nun kuzeyine doğru taşındı ama orada da gördüğümüz tarım toprakları var yani böyle engebeli bir arazi değil, kıraç arazi değil, o da biraz içimizi acıtıyor tabii. Acaba Sakarya'da şehir için -Başkan da söyledi yani tarım toprağı olmayan pek bir yer yok ama- buna uygun bir alan oluşturulamadı mı, bir onu sormak istiyorum.
Önermeniz için yani sosyal ve teknik altyapı alanlarıyla ilgili yeni mevzuat öneriyorsunuz ve diyorsunuz ki: "Dönüşüm alanlarında bunun dikkate alınmayacağı bir düzenleme gelmesi..." Ama bir yandan da şehircilik bize öğretiyor ki yani günümüzde insan yaşı çok uzuyor, ortalama insan ömrü uzuyor, 65 yaş üzerindeki nüfusun toplam nüfus içindeki oranı her geçen yıl artıyor ve bu insanların da doğal çevreye, yeşil çevreye, yürünebilir, ulaşılabilir alanlara hemen evinin yakın çevresinde ulaşma ihtiyaçları, işte engelliler açısından olsun, çocuklar açısından şehircilik prensiplerinde daha bunlar ön plana gelmeye başladı. Yani bu konuda sizin gibi düşünmüyorum ama bu meseleyle ilgili değerlendirmenizi biraz açmanızı isteyeceğim. Çünkü yani o zaman ben de şu öneriyi getirsem ne dersiniz: Yani bu alandaki kamusal alanlar ya da sanayi, işte desandre edilmiş sanayi tesisleri, kapatılmış spor tesisleri ya da işlevini yitirmiş olan kimi organizasyonlar tamamen bu alanlara ayrılamaz mı, onu sormak istiyorum.
Tebligatla ilgili bir önerme yaptınız, ben ona yürekten katılıyorum. Yani artık bizim bu elektronik sistemleri çok yaygınlaştırmamız lazım. Bir de bu riskli yapıların tespiti ve bu binaların güçlendirilmesiyle ilgili yasanın belirlediği belli oranlar var. Bu oranların azaltılması konusunda kişisel görüşüm var. Sakarya Büyükşehir Belediyesi olarak sizin bu konudaki düşünceniz nedir, onu öğrenmek istiyorum.
Bir de son olarak, İçişleri Bakanlığı AFAD bugün, olası bir afette bütün kurumlarla ilgili -askerî, sivil- haberleşme sistemlerinin tekleştirilmesi konusunda süreci tamamladığını söyledi. Bu çok olumlu bir gelişme yani bunun başarılmasından dolayı emeği geçenlere de teşekkür ediyorum. Yani aslında bunu belki çok daha geliştirmek gerekir. Yani bir afet oluşumunda süreci yönetecek olan herkesin bu sistemi kullanabilecek bir derinliğe gelmesinin de daha önemli olduğunu düşünüyorum.
Hem bazı sorularım oldu hem de tespitlerim oldu.
Teşekkür ederim.