MUSTAFA TUNCER (Amasya) - Şeyi sordum da Sayın Başkanım yani davacı burada Türkşeker yani kaydın düzeltilmesini isteyen Türkşeker.

TÜRKİYE ŞEKER FABRİKALARI AŞ 1. HUKUK MÜŞAVİRİ SAHİR ÖĞÜTÇÜ - Değil efendim, daha önceki Kütahya...

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Bir saniye, bir saniye, söz verelim arkadaşlar yani lütfen...

MUSTAFA TUNCER (Amasya) - Tamam.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Yani karşılıklı, burada böyle bir düzen yok arkadaşlar.

MUSTAFA TUNCER (Amasya) - Sevgili Başkan...

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - İlk önce siz sorunuzu sorun Sayın Tuncer, sorun.

MUSTAFA TUNCER (Amasya) - Hayır, soru sormayacağım da...

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Buyurun.

MUSTAFA TUNCER (Amasya) - Şimdi, "Davayı kim açtı?" diye sordum ki ona göre, çünkü burada kaybedilmiş bir dava var. En son hukuki durum, zaman aşımı süresi nedeniyle dava kaybedilmiş yani buradaki olayı hemen hemen hepimiz biliyoruz ama yeni arkadaşlar vardır. Türkiye Şeker Fabrikasına ait bir arsa sanki Kütahya Şeker Fabrikasınınmış gibi Kütahya Şeker Fabrikası satılırken tapuda o arsa da satıldı yani Türkiye Şeker Fabrikalarının arsası gasbedildi. Kütahya Şeker Fabrikası -firmanın ismini vermeyeceğim- bir şirkete satılırken orada artık kimler yaptı, etti, bununla ilgili ceza davaları oldu, bununla ilgili tapu kayıtları oldu ve bu çok eskiden gelen bir olay, yeni değil sevgili arkadaşlar, çok çok eski bir olay. Türkiye Şekerin bayağı da hatırı sayılır, 100 dönümün üzerinde herhâlde, 112 dönüm yeri gasbedildi, Kütahya Şekerin gibi gösterildi, Kütahya Şeker özelleştirilirken de diğer özel firmaya satıldı, olay bu yani bunun hukuktaki adı nitelikli dolandırıcılık. Görevi kötüye kullanma ya da görevi suistimal gibi bir şey söz konusu değil ama burada Türkiye Şeker Fabrikalarının çok büyük ihmali var yani kendi mal varlığını takip etmedi. Yani "Yargı şunu yaptı, yargı bunu yaptı." demek çok önemli değil. Sağ olsun orada beyefendi hemen ben "Davacı kim?" diye sorunca... Şimdi benim de geçmişten geldiği için hafızamda kalmamıştı, evet, Kütahya eski milletvekili bir ağabeyimiz bu davayı açtı, Kurumun açmadığı davayı Kütahyalı bir vatansever açtı. Bu zamana kadar dava yürüdü ama şu an anladığım kadarıyla da dava tekrar kaybedilmiş, hem de esastan değil. Kurum esastan haklı bulunuyor, "Evet, sizin 112 dönümlük arsanız gasbedilmiş." diyor ama zaman aşımından dolayı maalesef bu yapılmıyor. Kurum bununla ilgili tapu tashihi davaları açtı mı, açmadı mı, onları bilemiyoruz ama sadece idare mahkemesi üzerinden gidilmiş, ceza davaları tam takip edilmemiş. Bunun neticesinde de Kurumun 112 dönüm arsası maalesef yok olmuş. İnşallah Danıştay bu zaman aşımı süresini haksız bulur da -yerel mahkemenin verdiği kararı- o husus, o arsa tekrar Kuruma döner ama Sayın Genel Müdürüm, bunu sizin takip etmeniz gerekiyor. Bu yani, Kütahya'daki bir vatandaşın tabii ki dolaylı olarak görevi ama sizin doğrudan doğruya göreviniz. Orada 112 dönüm arsanın yok edilmesine, Kurumun elinden alınıp da başka bir kişiye haksız kazanç olarak verilmesine müsaade etmemeniz gerekiyor. Hukukta yollar tükenmez, Danıştay olumsuz karar verse de mutlaka diğer hukuksal mevzuatlara göre haklarınız vardır. Ben hukuki olmayan yani sonucu mutlak butlan olan bir neticenin de zaman aşımına da bağlı olacağını da düşünmüyorum. O yüzden bunu lütfen Kurum olarak siz takip edin, 112 dönüm az bir şey değil, hele Kütahya gibi bir yerde parayla ölçülemez diyorum.

Teşekkür ederim.