KOMİSYON KONUŞMASI

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tarafından Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonuna 30 Mart tarihinde havale edilen Turizmi Teşvik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerine Anayasa'ya aykırılık nedeniyle söz almış bulunuyorum.

Öncelikle, şunu söyleyerek sözlerime başlamak istiyorum: Dün, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda, hepimizin, o Genel Kurul salonunda bulunan tüm milletvekillerinin gözü önünde, tek tek sayılabilecek kadar az sayıda milletvekilinin bulunduğu bir ortamda gündeme gelmiş olan yasa teklifinin maddelerine geçilmesiyle ilgili alınan kararın bugün başka bir sayısal çoğunluğa dayalı olarak iptal edilmesi ve maddenin yeniden görüşülmesine geçilmesiyle ilgili, demokrasiye, Türkiye Büyük Millet Meclisinin çalışma İç Tüzük'üne aykırı bir uygulama olduğunu belirtmek istiyorum. Keza, bugün burada saat 15.00'te toplanacak olan Komisyonumuzun saat 15.00'te Sayın Başkan tarafından bir saat süreyle ertelenmesi, arkasından 16.07...

BAŞKAN TAHİR AKYÜREK - 15.00'i 7 geçe erteleme yapıldı.

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Sonrasında yine ertelenmesi ve 2 buçuk saatlik bir ertelemeyle komisyon çalışmasına geçiliyor olmasını doğru bulmadığımı, bu konuda Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışma İç Tüzük'üne göre aslolan komisyonların birinci görevinin komisyon çalışmalarını eksiksiz yapmak olduğunu, buraya katılmış olan hem Bakanlık yetkilileri hem de sektör temsilcilerinin huzurunda kayıtlara geçmesi açısından ifade ediyorum.

BAŞKAN TAHİR AKYÜREK - Gökan Bey, 15.07'de bir saat ara verildi, 16.07'de tekrar açıldı ve tekrar ara verildi. Yani küçük bir katkı.

Buyurun, devam edin.

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Sayın Başkanım, bu yasa teklifi, Turizmi Teşvik Yasası, ama dünden beri görüştüğümüz sektör temsilcileri, turizm acenteleri, Türkiye Otelciler Birliği, yerel yönetimler -orman hukukunu savunan varsa, kalmışsa- devletin içindeki orman sevdalıları ve çevrecilerin tümünün şiddetle karşı çıktığı, kimin ya da kimlerin gündeme getirdiğini çok anlayamadığımız bir yasa teklifiyle karşı karşıyayız.

Bir yasa teklifi gündeme geliyor yani bu, 31 Mart 2019 ve 23 Haziran 2019 tarihlerinde yapılmış olan yerel seçimlerin sonuçlarında, yıllarca AK PARTİ ya da Milliyetçi Hareket Partisi tarafından yönetilmiş olan belediyelerdeki yönetim değişikliğiyle oluşan yeni anlayışın, sürekli olarak gündemimize gelen yasa teklifleriyle merkezî hükûmete alınıyor olmasını -Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda yerel yönetimlerin güçlendirilmesi- ve yerel yönetimler eliyle birtakım hizmetlerin merkezî yönetime ve Bakanlık eline alınıyor olmasını temel gerekçe göstererek Anayasa'ya aykırılık iddiamızda bulunuyorum.

Başka bir iddiamız: Korunması gereken, Anayasa'ya göre Türkiye Büyük Millet Meclisindeki bütün milletvekillerinin ve 83 milyonun korunması anayasal güvence altında bulunan orman alanlarıyla ilgili, Bakanlığın turizm merkezi ilan etmesiyle ilgili bir yasa değişikliğiyle kültürel tesislerin, kültürel alanların yanına doğal alanların ilave edilmesi geliyor ve sonrasında da orman alanlarındaki tahsislerle ilgili de Anayasa'nın temel hükmü çiğnenerek Bakanlığa yetki veriliyor.

Şimdi, hangi dönemde bu yasa geliyor? Bu yasa, Türk turizminin 2020-2021 yıllarında âdeta yerlerde süründüğü, sektörün ciddi finansal sıkıntılar içinde yer aldığı ve... Geçmişte burada konuştuğumuz gibi, gerek konaklama vergisiyle gerek Turizm Tanıtım Ajansı üzerinden turizm sektöründeki insanların üzerine yüklenmiş olan iktidarın, bütün başarısız ekonomi politikalarının sonucunu turizm sektörünün sırtından çıkarma girişimini görüyoruz. Yani kısa çalışma ödeneğinin kaldırıldığı bir dönemde buradaki teşvik yasası mı, maddelerin içine konmuş sopa yasası mı? Turizmcilerin üzerine bindirilmiş olan ceza yasası mı? Bir kere Sayın Başkan, bu yasanın adının Turizmi Teşvik Yasası değil, turizm ceza yasası, turizmle uğraşanların ölüm yasası olarak değiştirilmesinin ben daha doğru olduğunu düşünüyorum. Aksine, kıyıların yapılaşmaya açılması, korunması gereken kıyılarımızın, plajlarımızla ilgili Anayasa'nın amir hükmüne karşı gelerek yeni düzenlemeler getirilmesini...

Bir başka olay, Türkiye'de özellikle ulaşım sektörüyle ilgili yetkili olan Ulaştırma Bakanlığı ve büyükşehir belediyelerinin UKOME'leriyle ilgili, zaten antidemokratik olarak UKOME'lerin yapılmasıyla ilgili bir yönetim darbesi yapıldı. Oralarda yerel yönetimlerin güçleri elinden alınarak, sayısal olarak ilave edilen üye sayısıyla birlikte UKOME'leri kilitlediniz. Şimdi burada ulaştırmayla ilgili, özellikle Türkiye'de son on dört aydır âdeta bütün üyeleri kan ağlayan TÜRSAB mensubu olan seyahat acentelerinin üzerine bir ağır darbe daha getirilmek istenmektedir. Şimdi, düşünebiliyor musunuz siz... Oteller ne amaçla kuruluyor? Konaklama, Turizm Bakanlığına bağlı konaklama. Ulaşım hizmetine? Ulaştırma Bakanlığı ve büyükşehir belediyelerine bağlı olan bir ulaşım hizmeti. Siz, nasıl oluyor da yasaya aykırı olarak konaklama hizmeti yapacak olan oteller için getiriyorsunuz bu şehirdeki taksicileri, o şehirdeki seyahat acentesine bağlı olarak çalışan tur operatörlerinin tümünün ekmeğiyle oynayacak bir düzenlemeyi bu yasanın içine koyuyorsunuz?

Türkiye'de 10 milyona yakın işsiz var, 10 milyondan fazla işsiz var, bu yetmezmiş gibi turizm tesislerinde çalışan yabancı sayısıyla ilgili bütün kısıtlamaları kaldırarak bunu serbest hâle getiriyorsunuz. Ya, gerçekten Adalet ve Kalkınma Partisi Grubundaki milletvekillerine sormak istiyorum: Yani, bu yasayı okuyarak mı getirdiniz? Yoksa hiç farkında değil misiniz, imza attığınız yasanın ne getirdiğinin farkında değil misiniz? Biraz sonra, tabii, sayın milletvekili açıklama yapacak.

Onun ötesinde, kamu eliyle işletilmiş olan tesislerde, vilayet evleri, kamu kuruluşlarına ait olan tesislerle ilgili kapsam dışında bırakılırken gene burada bakıyoruz belediyeleri ve belediyelere bağlı olan işletmeleri kamu kurumu gibi görmeyen bir çarpık zihniyetle de karşı karşıyayız. Bütün bu nedenleri bir araya getirdiğimizde -biraz sonra ana maddeye geçildiğinde grubumuz adına görüşlerimizi açıklayacağız- bunlar ve bunlar gibi çok sayıdaki sakıncalı maddeyi de dolayısıyla Anayasa'ya aykırı olduğu için bu maddenin görüşmelere geçilmeden geri çekilmesini Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak teklif ediyoruz.