KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Teşekkürler.

Evet, bu madde konusunda çok şey söylendi ama daha çok şey söylenebilir, söylenmeli çünkü gerçekten bu madde benim gördüğüm kadarıyla en sorunlu madde yani ne kadar açıklamaya çalışsanız da sorunlu bir madde. Yani, anayasacı olduğum için değil ama Anayasa'nın açık hükümleri karşısında gerçekten sorunlu bir madde.

Şimdi, geçen gün değinmiştim "Kamu Yararı" başlığıyla başlayan, 43'üncü maddeden devam eden ve esasen 45'inci madde düğümü bu düğümlendiği yer. Tabii nedir mera, yaylak, kışlak; bunları biraz önce Gökan Bey okudu ama tabii ki neden 169'la da ilgili çünkü bunları ayırmak her zaman mümkün değil. Şimdi, bu alanlar kamu yararı temelinde korunan ve gerçekten çok güçlü anayasal ilkelere bağlanmış olan kurallar. Bu bizim tam konunun merkezinde olan madde 45'te devletin üçlü pozitif yükümlülüğü sayılıyor; önlemek, kolaylaştırmak ve gerekli önlemleri almak. Şimdi, bu üçlü yükümlülüğü ışığında okuduğumuz zaman burada çok yönlü aykırılıklar olduğunu görüyoruz -şimdi zamanımız olmadığı için bunların ayrıntısına girmiyorum- ama gerçekten bu mera, yaylak ve kışlaklar şeklinde başlayan fıkra, bent çok sorunlu bir bent; birinci olarak bunu belirteyim.

İkinci olarak; bunun bir tür Kamu İhale Kanunu'ndan, ona tabi olması gereken bir alanın istisna olarak öngörülmesi... Evet, Bakanlık tahsis izni veriyor, tamam yerel yönetimler dışlanıyor ama Bakanlığın tahsis ettiği, izin verdiği alanda bu işin hangi yatırımcıya verileceği tamamen tek kişinin iradesine bağlı ve bütün bölgeyi kapsamına alan bir yatırım tahsisi söz konusu.

ATAY USLU (Antalya) - İhale yapılıyor.

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Hayır, ihale falan yok burada.

ATAY USLU (Antalya) - Yapılıyor normal kanuna göre.

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Hayır bir kişiye...

ATAY USLU (Antalya) - Kanunda var bu zaten.

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) Ama neden yok; Kamu İhale Kanunu'na göre niçin koymuyorsunuz? Bu kadar...

ATAY USLU (Antalya) - Değişiklik konuluyor Hocam.

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Burada ben bunu okuduğum zaman, gerekçede de göremeyince... O zaman örneğin; bir bölgeyi, büyük bir bölgeyi Cumhurbaşkanı bir yatırımcıya kapatabilir ve âdeta bir tür derebeylik gibi bir işletme doğabilir.

ATAY USLU (Antalya) - Tüm tahsis işlemleri İhale Kanunu'na göre yapılıyor.

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Bakın, şimdi burada Sayın Komisyon Başkanı belediyelerin içinde olduğu biçiminde belirleme gereği duydu ama Sayın Başkan, ben kimde olduğuna bakmıyorum. Geçen hafta konuştuğumuz gibi Anayasa 127'ye göre yerel demokrasinin ortaya çıkmasını; MHP de olabilir, AKP de olabilir CHP de fark etmez ama önemli olan burada... Yerel demokrasi belirli coğrafi bölgede ortaya çıkar ve çevresel faktörler belirleyicidir bu bakımdan. Tamam, onu dışlamış bulunuyorsunuz ama siz bir bölgeyi tek bir yatırımcıya tahsis etme yetkisini, yatırımcıyı belirleme yetkisini tek kişiye veriyorsunuz ve bunu da herhangi bir biçimde gerekçede belirtmiyorsunuz. Şimdi, bu açıdan bakıldığı zaman, ben diğer hususlara girmiyorum bunun çok sorunlu olduğunu düşünüyorum. Evet doğru, Cumhurbaşkanına çok sayıda yetki verilmiş bulunuyor Anayasa madde 104 ama 17'de verilen yetki bunun dışında çünkü bu, hemen izleyen madde olan 48'inci maddeye takılır, çalışma ve sözleşme hürriyetiyle ilgili maddeye takılır eğer siz "Kamu İhale Kanunu, kamu ihale kurallarına bağlı olarak" demezseniz o zaman buradan benim anladığım, -iki kez, üç kez okudum- bir kişi dilediği işletmeciye verebilir ve bir bölgeyi kapatabilir.

Teşekkür ederim.