BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Değerli Başkanım, ÇAYKUR'un değerli yöneticileri, Sayıştayın kıymetli temsilcileri; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben, sadece bu bulgu üzerinde konuşmak istiyorum. Bu çay kanunu meselesi, 2017 yılı incelemelerinde ben size telefonla ya da resmî yazıyla da sormuş olabilirim bilmiyorum, yani bir an önce bu çay kanununu Meclisten geçirelim, elinizde böyle bir taslak var mı diye sordum. Maalesef, bu konuyla ilgili herhangi bir geri dönüşünüz olmadı.

Şimdi, bir sürü mecralar anlattınız, bir sürü. İşte, üniversitelerle çalışıyoruz, odalarla konuştuk, sivil toplum kuruluşlarıyla bu olayı değerlendirdik. Ya, bu kanun Meclisten geçecek. Ben, şimdi, şurada KİT Komisyonu üyelerine... Ben de yok. Arkadaşlarımızla hep üzerinde özellikle durduğumuz, olmazsa olmaz diye vurgu yaptığınız çay kanunuyla ilgili ne istiyorsunuz, talepleriniz nedir, neleri içeriyor?

Bakın, KİT Komisyonu sizin üst yönetiminiz, yani siz böyle bir çalışma yapıyorsanız öncelikle bizim bilgimiz olması lazım. Yani bu kanunla neyi talep ettiğiniz konusunda siz bizden başka herkese sormuşsunuz. Yani şuradaki üyelerin dışında herkese çay kanunuyla ilgili kamuoyu oluşturmuşsunuz, bölge... Tamam da bakın, bu kanunu çıkaracak Parlamento. Peki, Parlamentoya bu kanunu taşıyacak kim? KİT Komisyonu. Bilgisi olan var mı? Benim yok. Bilmiyorum, Nevzat Hocam, var mı sizin çay kanunu deyince bir bilginiz var mı sizin? Başkanım, sizlerde var mı ben bilmiyorum.

NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Bununla ilgili Tarım Komisyonu var biliyorsunuz yani.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Neyse yani, Tarım Komisyonu da olsa...

NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Oraya gelir değerlendirmek üzere...

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Şöyle söyleyeyim: Yani hani bu komisyona doğru gidiyorsa da biz de en azından...

NEVZAT ŞATIROĞLU (İstanbul) - Biz de görüş veririz tabii ki.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Şöyle söyleleyim: Tabii hem destekleriz hem de bu işin bir üst yönetimi olarak gideriz Tarım Komisyonuna, gideriz Tarım Bakanına.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Yaşar, burası, KİT Komisyonu, kurumun üst yönetimi değil yani onu da düzeltelim. Burası bir denetleme Bedri Bey...

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Yani şunu söyleyeyim Başkanım...

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Ha, üst yönetim olarak kurumun bağlı olduğu Bakanlık var, ilgili yerler var; o nedenle onu belirtmek istedim.

Buyurun, devam edin, kusura bakmayın.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Peki Başkanım, önemli değil. Yani neticede biz denetleyeceğiz, aynı zamanda yönlendirici de olacağız.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Eyvallah.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Denetlemek demek, sadece kafasına vurup kafasını, gözünü dağıtmak değil, tam tersine "Şunları yanlış yaptınız, şu yolda da giderseniz daha iyi sonuçlar alırız." babında. Dolayısıyla, sabahtan beri çay kanununa vurgu yapılınca, bu, Tarım Bakanlığından gelse, bizim bu konuyla ilgili bir bilgimiz olsa gideriz o komisyonda takip ederiz, onu da bırakın, Sayın Başkanımız gider Tarım Bakanına der ki: "Ya, bu, hayati önemi haiz bir konudur. Dolayısıyla, bunun bir an önce gündeme gelmesi, gerek komisyon marifetiyle gerek..." Ya, o kadar torba torba kanun geliyor Hocam, bir tane torbanın içinde de çay kanunu olsun. Ama bu konuyu bu derece gündeme getirmediğiniz için ben bu konuda arzulu olmadığınızı düşünüyorum.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Öyle bir dertleri yok.

BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Yani öyle bir derdinizin olmadığını düşünüyorum ve olmamasını da doğal olarak eleştiriyorum. İnşallah, bu toplantıdan sonra gerek Tarım Komisyonuna giden taslak olsun gerekse artık lütfeder, bize de gönderirseniz, en azından bu çay kanununun bir an önce çıkması konusunda katkılar sağlarız. Tabii, bizim yapı olarak devlete küsecek hâlimiz yok, burası devletin malı, tüyü bitmemiş yetimin malı. Dolayısıyla, şartlar ne olursa olsun, bir an önce sonuca ulaşması için biz elimizden gelen katkıyı doğal olarak sağlayacağız. Dolayısıyla, bu kapsamda çay kanunundan ne bekliyorsunuz? Yani çay kanunu size hangi imkânları sağlayacak ki -bu, üretimde mi, pazarlamada mı, satışta mı- hangi noktalarda size katkılar sağlayacak ki sabahtan beri arkadaşların söylediği zarar tablosu negatif yönde değişsin? Bu kadar hayati öneme yani milyon dolar, milyon TL zararın önüne geçecekse... Bu da inanılmaz bir ihmal demektir, bizim bu kanunu çıkarmamamız eğer bu zararları büyütüyorsa büyük bir ihmal demektir.

Ben ümit ediyorum ki siz şu kanun taslağını bize de bir an önce gönderirsiniz, biz de elimizden gelen katkıyı sağlarız. Dolayısıyla, bu önerimin de gündemde kalmasını teklif ediyorum.

Teşekkür ediyorum.