| Komisyon Adı | : | BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM KOMİSYONU |
| Konu | : | Turizmi Teşvik Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3517) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 06 .04.2021 |
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; 10'uncu maddeyle ilgili söz almış bulunuyorum.
Deniz turizmi araçları işletmeciliği... Deniz turizmi araçları işletmeciliğinin yapılabilmesi için faaliyet sahasında bulunan Deniz Turizmi Kurullarının uygun görüşüyle Bakanlıktan belge alınması gereklidir deniliyor.
Şimdi, burada bazı hükümler getiriyor teklif bir kısmı genel, bir kısmı İstanbul'la ilgili. Önce İstanbul'la ilgili kısmı hakkında konuşmak istiyorum. "İstanbul ilinde faaliyet gösteren ve ilgili idareler tarafından yolcu taşımacılığı yapmak üzere yetkilendirilen deniz araçları..." Tamam, bunlar boğazın iki yakasında, daha çok Avrupa yakasından Bostancı'ya, Üsküdar'a, Kadıköy'e, iskelelere yolcu taşıyan, Eminönü'nden, Karaköy'den, Beşiktaş'tan yolcu taşıyan deniz araçları. -Herhâlde burada kastedilen İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yolcu taşımacılığı yaptığı şehir hatları değil.- "... Bakanlıkça belirlenecek şartları taşımaları kaydıyla belirlenecek bedel üzerinden belge düzenlemek suretiyle turistik gezi amaçlı kullanılabilir." Şimdi, ilkesel olarak bu yolcu taşıma araçlarına bazı belgeler düzenlerseniz, deniyor ki -ağırlıklı TURYOL gibi firmaları herhâlde kastediyorsunuz- bunlar turistik gezi yapabilirler.
Peki, tersinden gidelim, Haliçport, ya Katarlılara kırk dokuz yıllığına verilen yer; planı yapıldı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı plan yaptı; tahsisler yapıldı, süresi uzatıldı, kontratlar el değiştirdi. Şimdi, bunlar, bu tersaneler, yaptıkları tesisler -turizm var orada, ticaret var, konaklama var- buraya yapacakları... Yasanın içinde bu tür tesisler için siz deniz taşımacılığı yapması konusunda da yetki istiyorsunuz. Yani biz şunu mu anlayacağız: Bu tür tesislerin turizm işletmesi yapılan deniz araçları aynı zamanda deniz taşıtı olarak da kullanılacaklar. Yani deniz taşıtlarına deniz turizmi yapma yetkisi veriyorsanız deniz turizmiyle uğraşan taşıtlara da yolcu taşıma hakkını veriyorsunuz demektir; yani bundan karşılıklı bir anlam çıkar. Eğer böyleyse; bu, ciddi biçimiyle sıkıntı çeken ve ciddi biçimiyle İstanbul'da ulaşımın entegrasyonunda yaşanmış olan büyük olumsuzluklar sebebiyle yani yolcuların demir yolu, kara yolu, metro, metrobüs ve deniz yolundaki entegrasyonunun yıllardır sağlanamaması sebebiyle zaten sıkıntıda olan deniz taşıma işini yapan firmalara yeni yükler getirecektir. Eğer buradan kastedilen bu taşıtların aynı zamanda turizm faaliyetinde bulunması için ek maddeleri yerine getirmesiyse o konunun açıklığa kavuşmasına ihtiyaç var.
İkinci bir konu da şu: Şimdi, "Yerel bağlama yeri imkânları ve kapasiteleri dikkate alınmadan Bakanlık tarafından deniz turizm araçları için belge düzenlenmesi durumunda atıl kapasite oluşursa ve hâlihazırdaki bağlama yeri sorunu daha da artarsa bu faaliyet sahasında bulunan deniz turizm kurullarının uygun görüşüyle..." ibaresinin maddenin birinci fıkrasına eklenmesinin uygun olacağı değerlendirilmiştir. Yine, 6237 sayılı Limanlar İnşaatı Hakkında Kanun, Madde 4: "Yaptırılan tesisler inşaları tamamlandıkça ilgisine göre ve Cumhurbaşkanınca kararlaştırılacak esaslar dairesinde işletme teşekküllerine, özel idare veya belediyelere veya Vakıflar Genel Müdürlüğüne devrolunur." 5393 sayılı Kanun, Belediye Kanunu, Madde 15/j: "Toptancı ve perakendeci halleri, otobüs terminali, fuar alanı, mezbaha, ilgili mevzuata göre yat limanı ve iskele kurmak, kurdurmak, işletmek, işlettirmek veya bu yerlerin gerçek ve tüzel kişilerce açılmasına izin vermek." Bu, belediyenin yetkisinde. 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu, Madde 7, f bendi: "Büyükşehir ulaşım ana plânını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak; ulaşım ve toplu taşıma hizmetlerini plânlamak ve koordinasyonu sağlamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya kiraya vermek; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmek." Yine, 7/l: "Yolcu ve yük terminalleri, kapalı ve açık otoparklar yapmak, yaptırmak, işletmek, işlettirmek veya ruhsat vermek." 7/p: "Büyükşehir içindeki toplu taşıma hizmetlerini yürütmek ve bu amaçla gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, işletmek veya işlettirmek, büyükşehir sınırları içindeki kara ve denizde taksi ve servis araçları dahil toplu taşıma araçlarına ruhsat vermek." "Büyükşehir içindeki toplu taşıma hatlarıyla ilgili olarak şehir merkezine olan uzaklık, nüfus ve hattı kullanan sayısı kriterleri esas alınarak tespit edilecek hatlarla ilgili toplu taşıma hizmetlerinin işlettirilmesine karar vermek." hükümleri uyarınca deniz turizm araçları ağırlıklı olarak yerel yönetimler tarafından işletilen rıhtım ve iskelelerde kullanılmaktadır.
Şimdi, Sayın Bakan Yardımcısı, bu yasalar var iken, Turizm Bakanlığı konaklama yetkisi sizde, turizm merkezleri oluşturma sizdeyken, ulaşım hizmetleri Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve büyükşehir belediyelerindeki UKOME'ye bağlı kurum ve organlardayken neden siz Bakanlık olarak yani ihtisasınız olmayan, yetkiniz olmayan bir alanla ilgili büyükşehir belediyelerinin elindeki yetkilere dâhil olmak istiyorsunuz? Yani bu konuda var olan yanlışlar mı var, eksikler mi var? Yani Turizm Bakanlığı gerçekten turizmin bütün sorunlarını çözdü, bu konuyla ilgili aksaklıklar giderildi, özellikle Anadolu'daki muhtelif illerdeki turizm sektöründeki gelişmenin önün açıldı ve oralarda ciddi bir patlama yaşanıyor da şimdi, bunun yanında da diyorsunuz ki: "Biz deniz turizmi alanına da gireceğiz." Girmek istediğiniz alanlar neresi? İstanbul, İstanbul'un Haliç ve diğer iç su dediğimiz alanları. Başka neresi var? İzmir. İzmir Körfezi, Muğla, Muğla'daki körfez alanları. Nereden çıktı bu Bakanlığın kendisini bir de ulaşım hizmetiyle ilgili yeni bir görev tanımı?
Bu nedenle de bu, uygulamada ciddi sıkıntılar yaratacak yaşama şansı olmayan bir kanun. O nedenle burada bakanlıklar arasında birikim, mesleki farklılıklar üzerinde oluşmuş olan kriterlere uymayan bir düzenleme olduğunu düşünüyorum. Ben Turizm Bakanlığının hiçbir biçimiyle ulaştırma sektörünün içine girmesinin de doğru olmadığını düşünüyorum.
Teşekkür ederim.