EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Evet, değerli arkadaşlar, gecenin bu ilerleyen saatinde vergi politikalarını konuşuyoruz. Şimdi, mümkün olduğunca kısa tutmaya çalışacağım Başkanım, önce onu baştan belirteyim.

Şimdi, tabii, vergi oranlarında bir artırıma gidiyoruz. Yüzde 20'ye indirilmiş olan oran; 2021 yılı için yüzde 25, 2022 yılı için yüzde 23 olarak belirleniyor bu teklifte. Şimdi, tabii, vergi politikalarının ekonomi ve maliye politikalarıyla uyum içerisinde olması gerekiyor, öyle değil mi değerli arkadaşlar? Ama burada, bu getirilen maddeyle ortada bir vergi politikasızlığı olduğunu görüyoruz aslında. Bu vergi politikasızlığının sebebinin de aslında ekonomi ve maliye politikalarında da maalesef bir politikasızlık yürütüldüğünü görerek bu yorumu yapabiliriz. Yani ülkede ekonomi ve maliye politikalarıyla uyumlu bir vergi politikası olması için önce bir ekonomi ve maliye politikası olması gerekir; şimdi bu da yok. E, o zaman böyle işte yapboz, iki ileri bir geri vergi oranlarının artırılması, azaltılması gibi konularla karşı karşıya kalıyoruz.

Ben eğer dinleneceksem konuşacağım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Arkadaşlar, hatibi dinleyelim lütfen.

Buyurun.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Biz dinliyoruz.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Siz değil orası dinleyecek.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Evet, ülkemizin vergi politikasızlığımızdan bahsediyordum. Yine oradan devam edeyim.

Yapılan eleştirilere, söylenenlere katılıyorum, çok tekrara girmeyeceğim ama özellikle 2020 yılının dördüncü ayına gelmişken, firmalar tüm planlarını, projelerini, gelir gider oranlarını, her şeylerini yüzde 20 oranına göre yapmışken, tam yılın ortasına yaklaşmışken böyle bir oran değişikliği hakikaten anlaşılır gibi değil. Burada amaçlanan nedir, hakikaten onu bir anlamamız gerekiyor. Yani piyasanın işleyişinde bir tıkanmaya bile sebep olabilir böyle bir uygulama çünkü hakikaten zor bir dönemdeyiz, salgın dönemi tüm sektörlerde sıkıntı yaratmış durumda.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bütçe gelirlerimizin yaklaşık yüzde 75-80'ini vergiler oluşturuyor ve bizim için hakikaten önemli bir gelir kaynağı. Tahsilat oranlarına baktığımızda, 2020 yılında kurumlar vergisi tahsilat oranımızın yüzde 76,3; 2019'da yüzde 76,5 olduğunu görüyoruz, burada da 2020'de bir düşüş var.

2000'li yıllara geldiğimiz zaman, vergi tahsilat oranlarımızın yüzde 91 seviyelerinde olduğunu görüyoruz. Demek ki zaten tahsilat oranlarımızda ciddi oranda bir azalma olmuş. Şimdi, böyleyken, firmalar pandemi sürecinde bu kadar çeşitli sıkıntılarla boğuşurken bu kurumlar vergisindeki artışla daha fazla vergi tahsilatı yapacağımız mı öngörülüyor? Yani buradaki beklenti ne? Çok gerçekçi bir beklenti olarak görünmedi açıkçası bana çünkü vergi oranlarının artması, vergideki öngörülebilirliğin de önüne geçtiği için, şu anda böyle acil bir şekilde getirildiği için vergiden kaçınmalara da sebep olacaktır, hazır, zaten tahsil edilecek olan vergilerin daha da düşmesine sebep olacaktır. Yani bu kanun teklifinin uygulamasının çıktılarının beklenenin tam tersinde olma ihtimali çok yüksek. O yüzden alelacele bu şekilde bir uygulama yapılmamasını öneriyorum. Bu teklifin, kanun teklifinden çıkarılmasını, yeniden gözden geçirilmesini, yeniden düzenlenmesini öneriyorum.

Teşekkür ederim.