KOMİSYON KONUŞMASI

YASİN UĞUR (Burdur) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım, Sayın Bakanım sizlere de teşekkür ediyorum güzel bir sunum oldu.

Zaten bütün konuşmacılar, bütün milletvekili arkadaşlarımız görmüş oldukları eksikliklerle alakalı şeyleri anlattılar.

Hikâyemiz biraz farklı; ben daha önceden sizlerle, Su Yönetimi Genel Müdürümüzle bu konuları çok görüştük, Sayın Başkanımla da, Bakanımla da zaman zaman istişare ettiğimiz oluyor. Su kanununun çıkmasını çok arzuluyordum ve bu konuyu şimdi burada da görünce, kitapçıkta da görünce dolayısıyla çok sevindim. Özellikle su yönetiminde yetkinin tek elde toplanması bu konuda önemliydi çünkü bölgemizde yetki çatışması sonucunda birçok problemler ortaya çıkıyor, sosyal problemler ortaya çıkıyor, yaşamış olduğumuz olaylar meydana geliyor. Bahsetmek istediğim şeylerden bir tanesi şu, bölgemizde yaşadığımız bir olaydı bu: İlçelerimizden bir tanesinin sondajdan almış olduğu, depoya basmış olduğu yerde, o sene, 2018'in sonlarına doğru yağışlar çok fazla olmuştu ve o yağışlar neticesinde zirai ve hayvansal atıklar sulara karışmıştı sular depoya geldi ve akabinde klorlamanın yetersiz kalmasından dolayı norovirüs vakası meydana gelmişti.

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Nerede oldu bu?

YASİN UĞUR (Burdur) - Bucak ilçesinde oldu efendim.

Böyle bir norovirüs vakası hani ishal ve kusma şikâyetiyle insanlar hastaneye gittiler. Orada hani bu zirai alanlarda, zirai ilaçlama yapılan ilaçlamalarda veya hayvansal atıkların kontrol noktasında da bir şeyler yapmamız gerektiğini, bunu bir düzenlemeye bağlamamız gerektiğini ben düşünüyorum, onun örneğini vermek istedim.

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Çok doğru.

YASİN UĞUR (Burdur) - Toprak analizlerinin yapılması, tarımsal faaliyetlerin su oranına göre belirlenmesi tabii ki önemli, kayıp kaçakların önlenmesi -ki bütün arkadaşlarımız da hemen hemen bundan bahsettiler- bizim için de çok önemli.

Düden dediğimiz bir olgu var, düdenlere akıp giden sularımız var; bizim orada da var. Mesela bölgemizde akıp gidiyor ve bunun denize döküldüğünü biz öğrendik. Bu suların sulama suyuna veyahut da içme suyu kalitesindeyse yapılıp DSİ'miz tarafından kazandırılmasını istiyoruz. En önemlisi, içme suyu ihtiyacının belirlenmesi -ki bunu DSİ'miz zaten yaptı- içme suyu ihtiyacının bütün bölgelerin işte, 2050 yıllarına, 2070 yıllarına kadar istatistiki olarak belirledi bunları.

Burdur Gölü'yle alakalı -Murat Bey biraz önce söyledi- bölgemizde bütün siyasi partilerimizin yetkilileri, bizler milletvekili olarak, ilin bürokrasisi, STK'leri, akademisyenleri, bütün hepimizin toplanıp da yapmış olduğumuz bir toplantı, bir çalıştay vardı. Bu toplantıları zaman zaman yapıyoruz neler yapılabilirle alakalı Sayın Başkanımıza da toplantılarımız ilk başladığında konuyla alakalı bir uzman arkadaşımızın, üniversiteden akademisyen bir arkadaşımızın ismini verdim, inşallah o bölüme geçtiğimiz zaman dinlenilmesi için de çağıracağım Burdur bölgesi havzası açısından; o konunun da o şekilde bilgisini vermiş olayım.

Ben fazla uzatmayacağım, teşekkür ediyorum.