YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Çok teşekkür ediyorum Değerli Başkanım.

Ziya Bey'e de bu önemli çalışma için ben çok teşekkür ediyorum.

Sayın Bakan Yardımcılarımız, kıymetli arkadaşlar, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Kanun teklifimizin de inşallah hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Tüm İslam âleminin de mübarek ramazan ayını kutluyorum.

Konuşmamın başında EPDK Başkanını hedef alarak şirketlerle arasında bir bağlantı kurularak bir suçlama gerçekleştirildi, ben bunu gerçekten kabul etmediğimi söylemek istiyorum. Burada olmayan birisiyle ilgili bu tip meselelerin tartışılmasının, suçlanmasının etik olmadığını da ayrıca ifade etmek istiyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AK PARTİ Grubu adına Vergi Usul Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerinde grubum adına söz aldım.

Petrol ürünleri ve bu ürünlerden üretilen günlük hayatın içerisindeki petrol ürünleri aynı zamanda kara, deniz, hava, ısınma, kimya, plastik sanayisinde yoğun olarak kullanılan mamuller Petrol ürünleri, ham petrolden başlayarak kademeli bir şekilde üretilmekte, farklı süreçler kullanılarak farklı ürünler elde edilmektedir. Önemli aşamalardan geçerek elde edilen ürünler, insan ve çevreye zararı en aza indirilecek hâle getirilmekte ancak belirli standartlara sahip olduğunda ilgili sektörlerde kullanılabilmektedir. Petrol ürünlerinin yanıcı, parlayıcı özellik göstermesinden dolayı bu ürünlerin üretilmesi, taşınması, depolanması ve kullanılmasının da belirli standartlara ve uygulamalara, çevresel açıdan da denetime tabi tutulması gerekiyor.

Yine, petrol fiyatları, petrol ürünü kullanan sektörler için çok önemli bir parametredir fiyatlardaki değişim nihai ürün maliyetini doğrudan etkilemektedir. Fiyatlar, petrol bazlı ürünlerin üretim maliyetlerini ve diğer ürünlerin de taşınma maliyetlerini etkileyerek genel ekonomiyi de bu anlamda etkilemektedir.

Diğer taraftan, ülkemizde üretim kapasitesi düşük olan ve yoğunlukla ithalat yoluyla temin edilen söz konusu ürünlere yönelik piyasada meydana gelecek dengesizlik ve haksız rekabet hem piyasadaki aktörler hem de toplumun geneli açısından olumsuz sonuçların ortaya çıkmasına da maalesef sebep olmaktadır. Bu tür olumsuz durumların önüne geçilmesi amacıyla geçmişte uygulamaya geçirilen ulusal marker uygulaması piyasasının bağımsız düzenleyici ve denetleyici bir kurum, yine Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından düzenlenmesi ve denetlenmesinin yanı sıra, özellikle 2013 yılında yapılan kaçak akaryakıtla mücadele açısından çok önemli bir fonksiyon gören değişiklikle birlikte 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun etkin bir şekilde uygulanması bu piyasadaki akaryakıta bağlı kaçakçılık fiillerinin bitme noktasına gelmesine imkân sağlamıştı. Bununla birlikte alınan önlemler sonrasında kötü niyetliler tarafından suistimal edilecek yeni alanlar arayışına girilmiş ve son dönemlerde de bu ürünler üzerinde bulunan vergilerin çeşitli yollarla aşındırılması suretiyle piyasalarda haksız rekabetin yaşanmasına sebep olunmaya başlanmıştır. Bu kapsamda, yapılan suistimallerin boyutu Emniyet ve Jandarma birimlerimizin yanı sıra gerek gümrük muhafaza gerekse vergi denetiminde görevli olanların yaptıkları tespitler söz konusu fiillerin önemi ve büyüklüğü hakkında da bize fikir vermektedir. Bu tespitler, bahse konu fiillerle mücadele edilebilmesi için etkin önlemlerin alınması mecburiyetini de ortaya çıkarmaktadır. Bugün görüşmesini gerçekleştirdiğimiz kanun teklifimiz, söz konusu hususlarla etkin bir şekilde mücadele edilmesine imkan verecek düzenlemeler içermektedir.

Kanun teklifinin maddelerine baktığımızda ilk 5 maddesi Vergi Usul Kanununda değişiklik yapılması amaçlanmaktadır. Zaten diğer muhalefet partilerimizin de bu konuda bir memnuniyet göstermiş olması bizi ayrıca memnun ediyor. Bu değişikliklerden ilki, yedi günlük fatura düzenleme süresinin kısaltılmasıyla ilgili. Ticari hayat içerisinde mal teslimi veya hizmet ifasında bulunan mükelleflerin bu işlemlere ilişkin faturalarını düzenlemeleri için yedi günlük bir süre bulunmaktadır. Mükelleflerin özellikle mal sevkiyatlarına bağlı olarak belgelerini doğru miktar ve tutar üzerinden düzenleyebilmeleri için öngörülmüş olan bu süre, bazı sektörlerde faaliyette bulunan mükellefler tarafından suistimal edilmekte, sevk irsaliyesi ile sevk edilen mallara ilişkin fatura, mal sevk edilen kişiler adına değil de farklı kişiler adına düzenlenebilmektedir, bu da büyük bir sıkıntı yaratmaktaydı. Kanun teklifinde yapılan düzenlemeyle Hazine ve Maliye Bakanlığı, faturanın, mal veya hizmetin nev'i, miktarı, fiyatı, tutarı, satışın yapılma şekli, faaliyet konusu, sektör veya mükellefiyet türü dikkate alınarak belirlenen durumlarda yedi günden daha kısa sürede ya da malın teslim edildiği veya hizmetin yapıldığı anda düzenlenmesine yönelik belirleme yapabilecektir.

Diğer taraftan, bu faaliyetlere ilgili piyasadaki rekabet eşitsizliğine engel olmak, söz konusu mal ve ürünlere ilişkin olarak hesaplanan özel tüketim vergisi ile katma değer vergisi başta olmak üzere doğacak vergilerin tahsilini güvence altına almak amacıyla teminat alınması öngörülmektedir. Alınacak teminat tutarı Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından maddede öngörülen koşullar dikkate alınarak belirlenecek ve bu belirleme sırasında mükelleflerin vergiye olan uyumları da yine dikkate alınacaktır. Ayrıca kanun teklifinde yer alan düzenlemelerle söz konusu teminatı vermeyen mükellefler adına bir yandan özel usulsüzlük cezası kesilmesi öngörülürken, diğer taraftan, 5105 sayılı Kanun ve 5307 sayılı Kanun kapsamında faaliyette bulunanların piyasa faaliyetlerinin teminat verilinceye kadar durdurulması ve bu süre içerisinde söz konusu tesis veya faaliyet için başka bir gerçek veya tüzel kişiye de lisans verilmemesi temin edilmektedir. Bu düzenlemelerle, bir yandan, piyasadaki fiyatlar üzerinden haksız rekabet yaşanmasının önüne geçilmekte, diğer taraftan da bahse konu ürünlere istinaden tahakkuk eden vergilerin tahsili güvence alınmış olacaktır.

Kanun teklifindeki önemli düzenlemelerden birisi de ödeme kaydedici cihazlara, otomasyon sistemlerine müdahalede bulunularak vergi kaçırılmasına neden olanlara hapis cezası getirilmesini düzenlemektedir. Ayrıca, bu fiilleri işleyen mükelleflere ilişkin olarak yargılama sürecinin hızlı bir şekilde başlayabilmesi için de Vergi Usul Kanunu'nda değişiklik yapılması öngörülmektedir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun teklifiyle, farklı alanlarda hâlihazırda uygulaması bulunan belirli bir hakkın kullanılabilmesi için vergi borcu bulunmaması zorunluluğunun 5105 sayılı Kanun ve 5307 sayılı Kanun kapsamında lisansa tabi faaliyetlerde bulunan mükellefler için de uygulanmasının sağlanması öngörülüyor.

Kanun teklifinde yer alan bir başka düzenleme ise dağıtıcı lisansına sahip firmalara verilen denetim sisteminin yazılımını gerçekleştirecek tüzel kişilerde aranacak idari, mali ve teknik şartların EPDK tarafından belirlenmesi ve sistemi kuran firmaların da yükümlülüklerini yerine getirmemesi hâlinde idari para cezasıyla cezalandırılmasıdır. Böylece, sektörde otomasyon sistemini kuracak firmalarda belli bir disiplin sağlanarak kayıt dışılıkla mücadele edilmesine katkı sağlanıyor.

Yine çok önemli bir diğer düzenleme de vergi kaçakçılığı suçu işlediği tespit edilen mükelleflerin faaliyetlerinin EPDK tarafından durdurulmasını sağlayacak düzenlemedir. Kanun teklifiyle, dağıtıcıların başka bir dağıtıcıdan aldığı akaryakıtı başka bir dağıtıcıya tekrar satmasına sınır getirilerek dağıtıcılar arası ticaret yeniden düzenlenmekte ve bu hükme aykırı davrananlar için idari para cezası verilmesi düşünülmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Tamamlayabilirsiniz.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Tamamlıyorum Sayın Başkan.

Teklifin son maddesiyle de 5607 sayılı Kaçakçılık Kanunu'nun kaçakçılık suçlarını düzenleyen 3'üncü maddesine bir ekleme yapılarak maddede belirtilen ürünlerin yanı sıra akaryakıt yerine kullanılan diğer ürünler açısından da EPDK'den izin alınmaksızın akaryakıt üretilmesi, satışa arz edilmesi, satılması ve bulundurulması, bu özelliğini bilerek ticari amaçla satın alınması, taşınması veya saklanması kaçakçılık suçu kapsamına alınmaktadır yani aynı muameleye tabi tutulmaktadır.

Birçok önemli düzenlemeyi içeren kanun teklifinin ülkemize, milletimize, ekonomimize hayırlar getirmesini temenni ediyor, sizleri tekrar saygıyla sevgiyle selamlıyorum.