BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlarım, ben de geçmiş bayramınızı kutluyorum öncelikle.

Usulle ilgili söz almayı sevmiyorum ama mecbur kalıyorum her defasında. Yine bir torba kanunla karşı karşıyayız, yine diğer komisyonlarda görüşülmemiş. Bu klasik eleştirilerimi yapacağım ama onun haricinde, biz, bürokrasi ne zaman isterse ve hangi konularla ilgili toplanmamızı isterse o zaman toplanan bir Komisyon hâline geldik dikkat ederseniz. Yani buranın iradesi yok, Meclisin iradesi yok, seçilmişlerin iradesi yok; bürokrasinin keyfine göre toplanıyoruz. Ağırıma gidiyor doğrusu.

Şimdi, Erhan Bey'in eleştirisine katılıyorum Sayın Başkanım, aynen katılıyorum. Tekrar etmeyeyim ama şunu söyleyeyim: Bakın, madde 1, 2016'da düzenlenmiş, madde 2 de 2016'da. Madde 3 2019'da düzenlenmiş. Madde 4, 4447 ve 5510'la ilgili olarak yakın zamanda defalarca değişiklik yapmışız, defalarca. Madde 5, yakın tarihlerde Bireysel Emeklilik Kanunu'yla ilgili defalarca değişiklik yaptık. Madde 6, aynı şekilde. Madde 7, 5518 bu, yakın zamanda OVP'yle ilgili, OVMP'yle ilgili yani orta vadeli program ve orta vadeli mali planla ilgili de burada değişiklikler yaptık, süreyi, veriliş süresini uzattık, hatırlıyorsanız. Şimdi bu geliyor. Niçin? Yani bürokrasi yapamadığı için geliyor. Olmaz bu yani, hakikaten ağırımıza gidiyor. Bunlar doğru değil. Madde 9, 2018'de düzenleme yapmışız burada. Dalga geçiyorlar. Hakikaten ağırımıza gidiyor yani bunlara bir şey söylememiz lazım, yapmamız lazım. Yakın zamanda Bankacılık Kanunu'yla ilgili, 10'la ilgili değişiklik yaptık. Madde 11, Sigortacılık Kanunu, yakın zamanda değişti, Anayasa Mahkemesi eksik gördü. Bütün eleştirilerimiz Anayasa Mahkemesi tarafından kabul edilmiş vaziyette ama dikkate alınmadı. Madde 13, bu rezalettir, buraya bile gelmeden, biliyorsunuz emekli ikramiyeleriyle ilgili aşağıda, Genel Kurulda Komisyon toplandığında araya sıkıştırılmış bir madde Çek Kanunu. Bunun hiç sorumlusu yok mu? Türkiye'yi kilitleyen böyle bir maddeyi geçiren bürokrasinin hiç sorumluluğu yok mu? Bunu kim getirdi? Komisyondan geçmedi. Şimdi, alelacele bunu düzeltmek için toplandık. Hiç mi yok bunun sorumlusu ya? Türkiye'yi kilitledi, bir sorumlusu olması lazım, buranın buna bir hesap sorması lazım. Yani bürokrasi yapıyor kanunları anladık, biz de şeyiz, oyuncuyuz ama bu kadar da olur mu?

Madde 14 de aynı şekilde, yakın tarihte çıkmış, hepsi bu şekilde. Şimdi, torba kanunların mantığı şudur: Torba kanun, bazı eksiklikler olur, düzeltirsiniz yılda bir kere belki ya da birkaç yılda bir kere bazı kanunlardaki eksiklikleri düzeltmek üzere torba kanun yapılır ama bu tam tersine sürekli olarak yapılan yanlışlıkları düzeltmek üzere yeniden torba kanun yapılıyor; tam bir rezalet yasama usulü ortaya çıktı. Bunun altından kalkılmaz.

Şimdi, bürokrasi bizi topluyor, bürokrasi ne zaman istiyorsa toplanıyoruz. Ya, bürokrasinin... Kanunların emrettiği bir şey var. Bizim SGK'yle ilgili altı ayda bir toplantı yapmamız lazım, Merkez Bankasıyla ilgili yapmamız lazım, BDDK, TMSF'yle ilgili yapmamız lazım. Bu toplantıları da yapamıyoruz, keyifleri el vermediği için, hazır olmadıkları için. Sayın Başkan, bunların olması lazım. Onlar bizi yönetmemeli; olmaz yani biz de bürokrasiden geliyoruz, kimseyi küçümsemiyorum, kimseyle ilgili değil, şahsi değil bu, kurumsal bir eleştiriden bahsediyorum ama olmaz bu şekilde. Gerçekten, bu şekilde bu yasamayı yürütmemiz çok yanlıştır. Ayrıca, en kısa zamanda bu Sosyal Güvenlik Kurumu, Merkez Bankası, özellikle TMSF, BDDK... Hangileri vardı, aklıma hepsi gelmedi şu anda, bu toplantıları da bir an önce yapmamız lazım.

Çok teşekkür ediyorum efendim, çok sağ olun.