KOMİSYON KONUŞMASI

ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Şimdi, burada tabii, eylem planının 5/1(a) maddesinde "İstihdam teşvikleri sadeleştirilmeye gidilecektir." deniliyor. Hakikaten tebrik ediyorum arkadaşları, ciddi bir sadeleştirme getiriyorlar(!) Yani şu anda gördüğümüzün en karmaşığını getirdiniz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bu henüz gelmedi yalnız, o eylem henüz gelmedi.

ERHAN USTA (Samsun) - Ne gelmedi?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Gelecek o eylem yani bu eylem o değil.

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır, onun olmadığını biliyorum canım ama iyi niyet var. Onunla ilgili eylem gelir, gelmez bilmiyorum ama hiç olmazsa yapacağımız uysun. Yani şu anda karmakarışık, defalarca okuyarak anlayamadığımız... Ondan sonra tabii, bunu mükellef nasıl anlayacak, firma nasıl anlayacak da nasıl uygulayacak bilmiyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Mali müşavirler ne yapsın?

ERHAN USTA (Samsun) - Danışmanların işine yarayacak, paranın yarısını onların alacağı bir sistem getiriliyor. Aslında sistem -kimse de endişe etmesin- öyle çok fazla da bu sistemden insanlar faydalansın diye değil, faydalanmasın diye getirilmiş bir sistem. Yani buradan 100 bin kişilik böyle bir sistem yaratılacağını falan da düşünmüyorum, olmayacaktır çünkü zaten mevcut teşvikler var, o teşvikleri bundan düşeceksen ilavesinden gelecek öyle 3-5 kuruş için hiç kimse bu işe girmez. Artı, nihayetinde yine, cari faiz oranları üzerinden verilecek bir şey. Yani, hani orada, faizde de bir avantaj falan da yok, dolayısıyla... Ha, nasıl olur; geçen yıl işi tamamen durmuştur, bir de şimdi geçen yılın üzerine ilave olarak getirilmesi lazım. Yani dolayısıyla, burada normal şartlarda baktığımızda işi kötü olanların sıkıntılarını gidermemek değil de işi iyi olanların, bu pandemide işini daha da büyütme imkânı olanlara yönelik bir şey. Yani, dolayısıyla, getirilen teşvike bir itirazımız yok. Ancak, bunun belki, biraz daha hakikaten düşünülerek bir sadeleştirme mutlaka yapılması lazım. Ben, Çalışma Bakanlığı bütçesinde de söyledim, daha sonraki bütün kanun tekliflerinde de söyledim. Bu sistemin mutlak surette çalışılması lazım. Bu ifadeyi görünce hoşumuza gitmişti ama hemen arkasında da bunu görünce tabii, çok fazla, orada söylenenin de yapılmayacağına ilişkin bir izlenim doğdu.

Şimdi, Sayın Başkan, yani hiç olmazsa bu bir miktar tamam, sektör kısıtlaması yok, orası iyi ama niye 1/7/2021 ila -işte, tabii nihai tarih verecek- ama başlangıç tarihini hiç olmazsa bu yılın başı alalım. Yani düşünün bir tane firma bu dönemde risk almış, yatırıma girmiş, işte şu ayda, mesela mayıs ayında 10 işçi çalıştırmaya başladı, diyelim bir firma kuruldu, yeni bir yatırım yapıldı. Ona "Bunu alamayacaksınız." diyeceğiz. Yani hiç olmazsa bu yılbaşından olması lazım, bir miktar bunu... Şu adaletsizliği hep yapıyoruz: Hep "şey çıktıktan sonrakiler için ilave falan" diyoruz, e daha önce o zaman hiç teşvik almadan yatırıma girmiş insanları da firmaları da cezalandırıyoruz. Bu anlamda buraya ben tekrar bakılmasının uygun olacağını düşünüyorum. Tabii, bu bir istihdam teşviki olmakla birlikte bir işveren desteği. Dolayısıyla, işveren desteğinde de yine, o sürecin başından beri yapılan şey burada da yapılıyor, İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları kullanılıyor. Yani nihayetinde bankalara faizi düşülecek, o bankalar faizi birisinden herhâlde talep edecek, değil mi? O talep de zannediyorum bunun ödenekleştirme işlemi bütçeden değil, İşsizlik Sigortası Fonu'ndan ödenerek yapılacak. Tabii, İşsizlik Sigortası Fonu'nun üzerine yine bir yük daha geliyor; orada da uzun dönemli bakmamız gerekir. İşte, sabahleyin konuştuk yani 14'üncü madde kapsamında. Böyle de bir durum var. Dolayısıyla, bunun hakikaten sıkıntıda olan firmalarımıza veya büyümek isteyen firmalarımıza -kimi sektörler var pandemi onlar için bir avantaj hâline geldi- onlara da hani ciddi, güzel bir imkân sağlayacak şekilde dönüştürmek lazım. Bu hâliyle "biz bir destek paketi açıklayalım fakat mümkün olduğu kadar da kimse faydalanmasın" anlayışıyla yapılmış bir şeymiş gibi geldi bana.

Teşekkür ederim.