MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Öncelikle şu tespiti ben de yapacağım çünkü yapılandırmayla ilgili bugüne kadar çıkardığımız bütün kanunlarda aynı tespitleri yaptık: Yeniden yapılandırmanın vergi ahlakını ve düzenli vergi ödeme alışkanlığını olumsuz etkilediği bir gerçektir. Tabii, olağanüstü şartlarda, olağanüstü durumlarda bunun yapılması da doğaldır. Tüm küresel dünyada yaşanan pandeminin etkilemediği alan kalmamıştır. O anlamda bugün de yeniden yapılandırma kanun teklifini gündeme getirdi Sayın Vedat Bey ve bu teklifin hem Maliye, SGK, belediyeler, özel idareleri, gümrük gibi kamu idarelerimizin alacaklarının daha hızlı tahsilini sağlaması açısından hem de vatandaşımız açısından olumlu bir düzenleme olduğunu ifade etmek istiyorum. Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu düzenlemeye destek veriyoruz, Değerli Vedat Bey'e de bu teklifi getirdiği için teşekkür ediyoruz.

Maddelerde elbette görüşlerimizi ifade edeceğiz. Genel olarak birkaç önerimi Komisyona sunacağım, bunlardan birincisi: On Birinci Kalkınma Planı'nda gelir ve kurumlar vergilerini tek bir kanunda birleştiren, vergi tabanını genişleten, vergiye uyumu kolaylaştıran, öngörülebilirliği artıran, yatırım ve üretimi destekleyen Gelir Vergisi Kanunu'nun yasalaşmasının sağlanması ayrıca yeni bir vergi usul kanunu çıkarılması hedeflenmiştir. Adil, tabana yayılmış ve hakkaniyetli bir vergi reformu bir an önce hayata geçirilmeli.

İkinci olarak, yine, On Birinci Kalkınma Planı'nda teşvik, destek ve sosyal yardım uygulamalarının gözden geçirilerek etkin olmayan uygulamaların kaldırılması hedeflenmiştir. Vergisel teşviklerin tüm iktisadi ve sosyal etkileriyle birlikte değerlendirilmesi, etkin olmayanların kademeli olarak kaldırılması hedef olarak yer almıştır, en son Sayın Bakanımızın açıkladığı ekonomik reformlarda da bu husus yer almıştır. Buradan da çok önemli bir kaynak tasarrufu sağlanacağını düşünüyorum. O anlamda da bu çalışmaların hızla nihayetlenmesini talep ediyoruz.

Bir diğer konu, Sayın Cumhurbaşkanımız müjdesini vermişti, basit usuldeki esnafımızın muafiyet kapsamına alınması. Bu konudaki düzenlemenin de bir an önce gelmesini bekliyoruz. Her ne kadar alınan vergiye baktığımız zaman, kabaca söylersem, 300 milyon lira falan basit usulde bir vergi gelirimiz var, tahsilat oranının da düşük olduğunu biliyorum o kesimde. Hatta -bilmiyorum, tartışalım ama- bu teklifte o geçmiş şeyleri de silip geçelim neticede esnafımızın sıkıntısını hepimiz biliyoruz; yani çok yüksek bir rakam da değil, geçmişteki borçları da silinebilir bana göre. Madem muafiyet getiriyoruz, geçmişe şamil bir uygulama olur.

Bir diğer konu, yine, Sayın Cumhurbaşkanımız müjdesini verdi, Ziraat Bankası ve Tarım Krediye olan borçların ötelenmesi konusu. Bu konuda çiftçimizin gerçekten büyük beklentisi var, kuraklık nedeniyle çok zor günler yaşıyor çiftçimiz. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi borçlarının faizsiz ötelenmesini istiyorlar ayrıca Bankanın yaptığı yapılandırmalar var yüksek faizle -yüksek dediğim 18-20 üzerinden yapılandırma yapıyor- bunlar yüksek yani daha cazip, çiftçimize destek çıkacak şekilde kredi borçlarının yeniden yapılandırılmasının da gerektiğini ifade ediyorum.

Bir diğer konu, malum, bu tür düzenlemelerin en büyük muhatabı çalışanlar ve mali müşavirler. Maliye Bakanlığımız, SGK, işte, belediyeler, gümrük... Personelin de beklentileri var, hakikaten çok yoğun işleri var. Vergi dairesine hepimiz gidiyoruzdur; orada arkadaşlarımız büyük bir özveriyle çalışma yapıyorlar, çok yoğun çalışıyorlar yani bu personel konusunda da bazı özlük haklarında bir iyileştirme getirilebilir.

Yine, bu gelir uzmanlığında merkez-taşra ayrımı var yani bunun giderilmesi lazım. Kurum içi uzmanlık sınavının yapılması lazım, SGK'de de benzer bir uygulamanın yapılması bence yararlı olacak çünkü hem personel tutmakta zorlanıyorlar hem de bir sınavla -yani bir anlamda görevde yükselme gibi bir sınavla- başarılı arkadaşların uzmanlık kadrolarına atanabilmesi imkânı verilmeli diyorum.

Bütçe performansına baktığımız zaman, kısaca ondan da bahsetmek istiyorum. Malum, Hazine ve Maliye Bakanlığımız 2021 yılı Ocak-Nisan dönemi merkezî yönetim bütçe gerçekleşmelerini açıkladı. Merkezî yönetim bütçesi 2020 yılı Ocak-Nisan döneminde 72 milyar 779 milyon lira açık vermiş iken 2021 yılı Ocak-Nisan döneminde 5 milyar 863 milyon lira fazla vermiştir; faiz dışı fazlaya bakarsak 2020 yılı Ocak-Nisan döneminde 17 milyar 483 milyon lira faiz dışı açık verilmişken 2021 yılı Ocak-Nisan döneminde 73 milyar 374 milyon lira faiz dışı fazla verilmiştir; müthiş bir performans. Ayrıntısına baktığımız zaman, gelirlere bakıyorum, vergi gelirleri geçen yılın dört ayına göre yüzde 47,2 artmış; alt gruplara bakıyorum, gelir vergisinde bu oran yüzde 30,9; kurumlar vergisinde yüzde 53,1; dâhilde alınan katma değer vergisinde yüzde 87,7.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Belgeli, belgeli.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Kortizon etkisi.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Değerli arkadaşlarım, bu, bütün olumsuz propagandaya rağmen ekonomideki canlılığı gösterir, bunu bilen bilir yani katma değer vergisindeki bu kadar yüksek bir artış ekonomideki canlılığa hitap ediyor.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Millet ondan intihar ediyor.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Yine "intihar" diyor bak, yine aynı şey.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Yani bunlardan hepimizin sevinmesi lazım değerli arkadaşlar, bu olumlu veriler karşısında...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - O zaman vatandaşa para versinler.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Veriyoruz, 41 milyar para veriyoruz.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - O da veriliyor.

Şimdi bir başka veriyi söyleyeceğim.

Bakınız, Alman ekonomisi ilk çeyrekte yüzde 1,8 daraldı, 2021'nin ilk çeyreğinde yüzde 1,8 daraldı. AB ekonomisine bakıyoruz, 19 üyeli euro bölgesinde mevsimsellikten arındırılmış gayrisafi yurt içi hasıla 2021'in ilk çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla 0,6 azaldı yani 19 ülkenin ortalamasında azaldı; euro bölgesinde 2021'in birinci çeyreğinde 2020'nin aynı dönemine göre de yüzde 1,8 geriledi. Avrupa Birliğinde ise gayrisafi yurt içi hasıla bu yılın ilk çeyreğinde önceki çeyreğe kıyasla yüzde 0,4; 2020'nin ilk çeyreğine göre de yüzde 1,7'lik düşüş gösterdi. Peki, Türkiye'ye baktığımız zaman ne var? Yani benim tahminim -bilmiyorum arkadaşların tahmini nedir- yüzde 10'a doğru gidiyor. Yani ilk çeyrek büyüme rakamının -inşallah beklediğimiz gibi olur- bir defa yüzde 5'in çok üzerinde olacağı görünüyor yani bu, yüzde 10'u bile aşabilir öncü göstergelere baktığımız zaman ki pazartesi açıklanacak, pazartesi bu veriyi de görürüz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Uçuyoruz!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Uçuyoruz Allah'ın izniyle.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Yani ekonomide G20, OECD, AB ülkeleri, 19 ülkeli Euro Bölgesi, hepsini sollamış vaziyetteyiz; hem 2020 rakamlarında, 2020'nin son çeyrek rakamlarında ve inşallah 2021'in ilk çeyrek rakamlarında da bu tabloyu net olarak göreceğiz. Yani bunlar hepimiz için memnuniyet verici gelişmeler. Ne ifrat ne tefrit der ya büyüklerimiz yani olanı ne olumlu yönde abartma ne de olumsuz yönde abartma, bunu yapmamamız lazım. Olumlu göstergeler...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - İstihdam niye artmıyor?

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Ona da geleceğim, ona da geleceğim; var, elimde rakamlar var.

Bir şeyi söyleyeceğim. Deniyor ki: "Efendim, 36 bin esnaf bu ilk dört ayda kapandı." Doğru, rakam doğru ama kardeşim geçmiş yıllarla bir karşılaştır, son beş yıla bak, düşmüş yani kapanan esnaf sayısı düşmüş.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Mustafa Bey, toparlarsanız memnun oluruz.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Tabii.

Buna karşılık tescil olunan esnaf sayısında artış var. Yani bir veriyi okurken tam okumak lazım. Aynı şekilde, TOBB'un yayınladığı veriler var biliyorsunuz. Kurulan şirket sayısı ilk dört ayda yüzde 32 artmış, kapanan şirket sayısı yüzde 11,4 azalmış. Yine, gerçek kişi ticari işletmelere bakıyorum, kurulan işletme sayısı yüzde 13,5 artmış, buna karşılık kapanan işletme sayısı yüzde 3,6 azalmış. Bunlar çok olumlu ve önemli veriler yani piyasanın nabzını gösteren veriler. Yine şeyleri söyleyeceğim ama onda başka faktörler olduğu için... Protestolu senetlerde müthiş düşüş var, karşılıksız çeklerde müthiş düşüş var, takipteki alacaklarda düşüş var, kredi borcunu ödemeyen kişi sayısında düşüş var, hepsi elimin altında. Orada tabii bazı ötelemeler oldu, onun da mutlaka olumlu etkileri var. Yani takibe düşmeyi biliyorsunuz, üç aydı, altı aya aldı BDDK. O tür rakamları dikkate alsam dahi ortada ekonomide bir toparlanma, canlanma, geleceğe dönük de umut verici gelişmelerin olduğu aşikâr.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Güven endeksi...

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Güven endeksi, totale bakarsan, aylık değil de yani bu ayda da düştü ama total olarak baktığım zaman dört aylık verilere, oralarda da pandemi öncesi dönemi yakaladığımızı görüyoruz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyoruz Mustafa Bey, toparlarsak.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Yani sadece bu mayıs ayında tüketici güven endeksi, reel güven endeksi elbette düştü.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ondan vatandaşlar intihar ediyor!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bazı hususları da maddeler üzerinde ifade edersiniz.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Tamam, bu, özellikle istihdamla ilgili konuyu maddeler üzerinde ifade ederim.

Teşekkür ediyorum.