KOMİSYON KONUŞMASI

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Teşekkür ederim nezaketiniz için.

Hoş geldiniz Sayın Bakan. Sunumunuz için teşekkür ederiz. Ben sizi de tebrik etmek istiyorum, doksan sekiz yıllık cumhuriyet tarihinin 75'inci Millî Eğitim Bakanısınız; üç senedir görevdesiniz, son dönemde Millî Eğitim Bakanlarımızın süresi bir buçuk yıl ortalama, siz bu süreyi geçtiniz, o yüzden bu konuda memnunuz, en azından yeni bir müfredat değişikliği olmaz umarım.

Toplumsal cinsiyet eşitliğiyle ilgili fikrinizi merak ediyorum ben. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Toplumsal cinsiyet eşitliği size göre de bir tabu mu? Malum, birçok kurum bu konuya, bu kavrama öcü gibi davranıyor. Aslında, Bakanlığınızın da bu kurumlardan pek bir farkı yok. Kadın-erkek eşitsizliğinin toplumsal cinsiyet rolleriyle tanımlandığını ve bu roller dolayısıyla bu eşitsizliğin pekiştiğini, bu eşitsizliğin de şiddeti körüklediğini biliyoruz. Biz bu kavramı bu şekilde tanımlıyoruz başka bir anlama gelmiyor. O yüzden de biz aslında bu toplumda yerleşmiş olan bu kalıpları kırmadan kadın erkek eşitliğini, kadın ve erkeği eşit birer birey olarak görmeden başta şiddet olmak üzere kadına dair ülkedeki hiçbir sorunun çözülemeyeceğini düşünüyoruz, bu işin de başı eğitim. Eğitim önce ailede sonra okulda devam ediyor ama sadece eğitim hayatımızda toplumsal değerleri öğretmenin yanı sıra insan haklarına yarışır, haklarını bilen ve bu haklarına çıkan da bir nesli ortaya çıkarmak durumundayız. Bu yüzden Bakanlığınızın, örneğin, kadına yönelik şiddetle mücadelede bilinçlendirme, farkındalık oluşturma ya da bu duruma maruz kalan kişilerle, bu şiddete tanık olan öğrencilerin rehabilitasyonunu sağlama gibi görevleri var. Bu konuda neler yapıyorsunuz?

Toplumsal cinsiyet eşitliği kavramına geri döneyim, Avrupa Birliğiyle ortaklaşa yürütülen bir projede, Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi Projesi, bu projeye 2016'da son veriliyor ve Bakanlığınız yeni dönemde bu konuyla ilgili yeni bir proje yapacağını duyuruyor. Siz de yaptığınız bir açıklamada "2019-2020 eğitim öğretim hedef listesine toplumsal cinsiyet eşitliği dersini eklediğinizi" duyuruyorsunuz ancak, sanırım gelen gerici eleştirilere karşı 2019 yılında Bakanlık "Bizim böyle bir projemiz yoktur." diyor. Sizin de herhangi bir açıklamanız olmuyor. Acaba ülkemizde toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için Millî Eğitim Bakanlığı herhangi bir şey yapmakta mıdır, yapmayı düşünmekte midir? Ve tekrar ediyorum, toplumsal cinsiyet eşitliğiyle ilgili bu kavramı bir tabu olarak görüyor musunuz? Sizin şahsınıza soruyorum. Merak ettiğim bir başka şey: Siz bu konuyla ilgili özel bir eğitim aldınız mı? Onu da merak ediyorum. Ayrıca Bakanlığınız içerisinde bu konuyla ilgili herhangi bir eğitim verildi mi?

Bir başka konuya geçeyim, müfredat konusu. Geleceğimizi yetiştirmek için en önemli konumuz, en önemli araç müfredat ve on dokuz hükûmet döneminde de 17 kez değiştirildi. Şimdi, bir araştırma var: Karşılaştırmalı Eğitim Derneği tarafından 2018 yılında yapılmış. Araştırmanın ismi şu: Değişen Ders Kitaplarında Sekülarizm ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Araştırması. Sadece birkaç örnek vereceğim. 2016 ve 2017 yıllarında basılan ilkokul, ortaokul ve lise kitapları üzerinden 16 kitapta bir araştırma yapılıyor. Mesela, 2016 yılında 9'uncu sınıf tarih ders kitabında "Türkiye'de Tarih Yazıcılığı" başlığı altındaki "Kadınların Tarih Yazıcılığı Rolü" konusuyla ilgili 2 paragraf var ve 2017'de bu kaldırılıyor. Bir başka kitapta kadınların siyasi olarak temsil edildiği en önemli bölüm ve kadınlara özel ayrılmış tek başlık olan "Türk Toplumunda Kadının Yeri" bölümü yine 2017'de kaldırılıyor. Erkekler çok farklı mesleklerde gösterilirken; kadınların çalışma hayatı yerine ev ve aile hayatını vurgulayan metinlerin ve görsellerin bu kitaplarda olduğu bu araştırmada söyleniyor.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ZİYA SELÇUK - Bu müfredat ondan sonra değiştirildiği için şu anda onlar geçerli değil, onu paylaşmak isterim.

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Tamam, peki.

Bu noktada ben de "Birleşmiş Millet Kadın Birimi Eğitimi'nin toplumsal cinsiyet eşitliğini ana akım hâline getirdiğine" hatırlatıyorum ve bu müfredat değişikliği eğer varsa manidar olduğunu söylemek istiyorum.

Bir de okul öncesi bazı yayınlarda da kadını anne olarak, ev işi yapan, aile içerisinde gören rollerden bahsediliyor. Babayı, işte, bütün gün dışarıda gezen, evin tek hâkimi, tek reisi gören bazı yayınlar var. Acaba bunlarla ilgili herhangi bir işlem yaptınız mı? Ve bunun dışında ilkokullarda, ortaokullarda yani eğitimde kullanılan, müfredatta kullanılan kitaplarda toplumsal cinsiyet eşitliği, ayrımcılık, kadın-erkek eşitliği bunlarla ilgili acaba taramalar yapıyor musunuz? Tarıyorsanız bugüne kadar hepsini taradınız mı, kaç tanesini taradınız? Bunu merak ediyorum.

Bir başka konu, öğrenciler. Hâlâ biliyorsunuz bir çok kız çocuğunun eğitime erişimiyle ilgili ciddi sıkıntısı var, evlendirilme, aile içerisindeki problemler ya da ekonomik sıkıntılar sebebiyle okula gönderilemediği biliniyor. Buna ilişkin son verileri paylaşabilir misiniz lütfen? Bunun haricinde evinde şiddete şahit olan ya da mağduru olan çocukların yardımına koşacak kişilerin öğretmenler olduğunu biliyoruz. Mesela, Almanya'da kreş seviyesinde bile öğretmenlere bu konuda bir yükümlülük, sorumluluk yükleniyor. Bu konulara dikkat etme, öğrencileri gözlemleme ve gerektiğinde ilgili kurumlara bildirme yükümlülükleri var. Bu bizde de var mı ya da Bakanlığınızın bu konuda yürüttüğü özel bir çalışma veya uygulama var mı? Emine Bulut'u biliyorsunuz kendi kızının gözleri önünde vahşice katledildi ve ben biz onun ilk duruşmasına gittiğimizde gerçekten çok üzüldük. Mesela, Emine Bulut'un kızına ulaştınız mı, yani bu konuda neler yapıyorsunuz? Örnek olsun diye söyledim.

Bir başka şey: Bu Covid-19 döneminde eğitime erişime ciddi anlamda bir problem bunu hepimizi biliyoruz. Kız çocukları bakımından herhangi bir araştırma yaptınız mı? Acaba Covid döneminde eğitime erişemeyen kız çocuğu oranları nedir? Bu konuda özel bir çalışmanız oldu mu? Bu konuda bunu ortadan kaldırmak için ne gibi önlemler aldınız, çalışmalar yaptınız?

Ve tacizci öğretmenler meselesine değinmek istiyorum. Birçok çocuk için, öğrenci için oldukça sancılı bir konu fakat bu tacizci öğretmenler meselesini şimdi uzatmak istemediğim için okuldan uzaklaştırıp başka yere gönderiliyorlar. Âdeta, yani bir genelgeyle "Taciz ettin, git oradan başka yere geç mi?" demek istiyorsunuz? Yani, anında görevden alınması gereken bu tacizci öğretmenlerle ilgili Bakanlık ne yapıyor? Verileriniz nedir? Şimdiye kadar kaç öğretmen bu anlamda görevden alınmış ya da yeri değiştirilmiştir, kaç kişi soruşturma geçiştirmiştir?

Ve son olarak, beyin göçüyle ilgili birkaç şey söylemek istiyorum. Ciddi bir problem ve bu beyin göçü ülkemiz için ciddi bir kaynak kaybı. Yani bundan nasıl geri döneceğiz? Neden oluyor? Bunu araştırmak gerekiyor. Sadece Türkiye'deki imkân yetersizlikleri değil aslında bunu sebebi. Bunun sebeplerinden bir tanesi de kadın-erkek eşitsizliği bence çünkü örnek vereyim, birçok akademisyen ayrımcılığa maruz kalıyor.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Sayın Bankoğlu...

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Bitiriyorum.

BAŞKAN ÖZNUR ÇALIK - Evet.

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Eksik etek görüleceği ülkede yaşamak istemiyor ya da insanlar kız çocukları burada yetiştirmekten çekinebiliyorlar. Bununla ilgili herhangi bir araştırmanız var mı? Bu konuyu önemsemenizi rica ediyorum. Özellikle Bakanlığınızın beyin göçü herhangi bir verisi varsa burada kadın-erkek dağılımını merak ediyorum.

Son olarak, Ankara Milletvekilimiz Sayın Gamze Taşcıer, Genel Başkanımızın bir programına gitti onun da 2 sorusu var, onları da ileteyim. Aile Bakanlığının bir yayını var: Kadının Güçlenmesi Eylem Planı. 2018-2019 Öğretmenlik Mesleği Yeterliliklerine "Kadın-Erkek Eşitliğini Benimseme" ifadesinin eklenmesiyle ilgili bir hedef konuluyor ancak bu yeterlilik belgesi en son 2017'de güncelleniyor aradan dört yıl geçti ve hâlâ bu belge yenilenmediği için kadın-erkek eşitliğiyle ilgili ifade de eklenmemiş. Acaba, Öğretmenlik Meslek Yeterlilikleri Belgesi ne zaman yenilecek? "Kadın-Erkek Eşitliğini Benimseme" ibaresi ne zaman eklenecek? diye bir sorusu var sevgili Vekilimin. Onu da iletmiş olayım.

Teşekkürler.