İLKNUR DENİZLİ (İzmir) - Sayın Susam, biliyorsunuz, eski Esnaf Odası Başkanımız. Bir konuyla ilgili kendisinin de bilgisi dahilinde mi diye bir şey öğrenmek istemiştim de onun için.

Sayın Bakanım, evet, 1 milyon 200 bin civarında esnafımız var ve son dönemde bu esnaflarımıza kredilendirmede çok ciddi olarak destekler sağlamaya ve onların problemlerini çözmeye gayret ettik. Benim temas etmek istediğim mesele biraz daha farklı, esnafla ilgili olarak.

Şimdi, ciddi bir esnaf sayısından bahsediyoruz ve bunların belli meslek gruplarında çok belli alanlarda da yoğunlaştıklarını görüyoruz. Rekabetin bu kadar yoğun olduğu bir dönemde, bir örnekle açıklayayım: Aynı mahallede, aynı cadde üzerinde 12 tane kuaför, 7 tane bakkal ya da 5 tane berber. Oradaki nüfusun ya da oradaki ekonomik hareketliliğin zaten bu esnaflarımızı bir şekilde tatmin etmesi ya da doyurması söz konusu değil. Ben yurt dışında da örnekleri olduğu üzere "Bir yapıya, nüfus yapısına bakarak acaba o bölgelerde hangi esnafların hangi oranda açılabileceğine ilişkin olarak bir çalışma yapılabilir mi?" diyerek sizin fikrinizi almak istiyorum. Yani, ben emekli oldum, elimde bir miktar param var, gideyim, bir şekilde şurada bir bakkal dükkanı açayım ya da buraya gideyim, yün satan bir yerden... Geleneksel meslekler biraz daha farklı da hani bu daha çok ticarete yönelik işlerle ilgili konuşuyorum bunu. Acaba burada Bakanlığımızın bir alt çalışması olup kentleri, bölgeleri iyi analiz ederek buralarda bizim nelere ihtiyacımız var, hangi sayıya kadar o meslek grubundan oralarda girişimciliğe müsaade etme yolunda bir yönlendirme yapmak ya da bunlarla ilgili bir standart oluşturmak mümkün olabilir mi acaba? Çünkü, bugün bahsettiğimiz sıkıntıların pek çoğu ciddi olarak kârsızlıktan ve rekabetin getirdiği sıkıntılardan oluşuyor. Bir de biz ülke olarak bir arkadaşımız bir işten iyi para kazanıyorsa ne hikmetse yanına gidip ikinci bir dükkan açmayı da "Acaba ben de aynısını kazanır mıyım?" diyerek bunda da çok istekli olabiliyoruz. Bununla ilgili, yurt dışı örneklerindeki gibi, Almanya'da, başka ülkelerde olduğu gibi, acaba bir planlama yapılabilir mi? Bu konuda -sorularda da sorabilirdim ama belki biraz uzun olabilir diye- bir fikrinizi almak istiyorum.