BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Evet, çok teşekkür ediyoruz.

Şimdi, sorular var ama ben bir noktaya temas etmek istiyorum özellikle.

Şimdi, efendim biliyorsunuz aslında katı atık bertaraf tesisleri, atık su arıtma tesisleri ve diğer hava kirlenmesi kontrolü konusunda özellikle benim Çevre Orman Bakanlığım döneminde -2009'da biliyorsunuz- biz dedik ki: Biz Türkiye'de çok şey yaptık yani bakın, ta Hopa'dan Hatay'a, İskenderun'a kadar her tarafta limanda özellikle alım tesisleri, deniz suyu ölçüm tesisleri, sintine tesisleri kurduk ilk defa. Ayrıca, bütün Türkiye'de otomatik hava kirliliği ölçüm istasyonları, su kirliliği ölçüm istasyonları kurduk ve bunlara online olarak ulaşma imkânını sağladık. Hatta Ergene Nehri'nde online izleme sistemini siz de biliyorsunuz. Biz kendimize güvendiğimiz için çevre faslını Avrupa Birliğine dâhil olan, sonradan dâhil olan ülkeler açamadı, en son açtı ama biz Türkiye olarak 2009 yılında 1.200 sayfalık bir şeyle, yaptığımız çalışmalarla, yapacağımız taahhütlerle çevre fasıllarını gümbür gümbür açtık ve hatta Avrupa Birliği o zaman imza merasimine ben de gittim- büyük bir takdirle ifade ettiler. Bunları da söylemek lazım, eksiklerimiz var. Yani Türkiye çok şeyler yaptı, yapacak, daha yapıyoruz. Burada bunu tenkit ederken tabii bu konuda çok fedakârlık yapan, siz de fedakâr bir elemandınız benim bakanlığımda. Orada ne büyük mücadele yaptığımızı biliyorsunuz değil mi?

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ POLİTİKA VE ARAŞTIRMA DERNEĞİ BAŞKANI BARAN BOZOĞLU - Çok iyi biliyoruz Sayın Bakanım.

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Dolayısıyla, çalışan insanları burada herkes dinliyor.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ POLİTİKA VE ARAŞTIRMA DERNEĞİ BAŞKANI BARAN BOZOĞLU - Bunların devam etmesini istiyoruz Sayın Bakanım.

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Marifet iltifata tabidir. Dolayısıyla, diyeceksiniz ki şu güzel, şu çalışmalar devam etsin. Eksikleri söyleyelim ama yapılanları da söylersek isabet olur. Yani bazı şeyler var ya, bazı ülkeler Türkiye için bazı ekonomik sebeplerle balıkçının önünü kesmek, balık ihracatının önünü kesmek için kendilerinden çok daha temiz denizlerimiz var.

Bakın, şu anda dünyada Antalya en çok Mavi Bayrak'a sahip plajlara sahip oldu, Türkiye Mavi Bayrak asılan dünyada ilk 3'e giriyor. Ya, bakın, bunlar yoktu bunlar. Arkadaşlar, bakın, tıbbi atık bertarafı diye bir şey var mıydı? Ben de çevre teknoloji ana bilim dalı başkanıyken o zaman çevre bakanlığı vardı, güzel bir bakanlıktı -kuruluşunda da bizim organizasyonda da katkım oldu o zaman doçenttim- ilk defa 1993 yılında Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği'ni hazırladık ama nerede uyguladık? 1995 yılında İstanbul'da uyguladık. İstanbul'da bir tek katı atık bertaraf tesisi yoktu, vahşi depolama vardı. Hekimbaşı çöplüğü patladı 1993'te. Ama biz bütün Türkiye'de şu anda tıbbi atık bertaraf tesisleri kurduk, ayrı toplanıyor. Ayrıca, düzenli depolama... Hatta şu anda çok ilimizde çöp gazından elektrik üreten tesisler var. Bunları da lütfen söylerseniz insanların kendine güveni gelir. Daha önce hiç yoktu bak. Şu anda çok sayıda çöp gazından, metandan elektrik üreten tesis var.

Bir de şunu ifade etmek istiyorum: Ben de hakikaten dışarıdan çöp ithaline karşıyım ama bu kontrolsüzlükten kaynaklanıyor. Dışarıdan çöp değil, çöp alıyorsak son derece yanlıştır. Ama plastik alıyorsak bunu işleyip neticede bir ürün hâline getiriyorsak o olabilir diye düşünüyorum. Yani bunu özellikle vurgulamak istedim.

Sunum için teşekkür ediyorum. Tabii, siz daha çok çevreci olduğunuz için çevreye temas ettiniz. Ben de bir çevreci olarak teşekkür ediyorum, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.

Şimdi, ilk soruyu, Sayın İzmir Milletvekilimiz Murat Bakan Beyefendi...

Buyurun Murat Bey.