YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Sayın Başkanım, teşekkür ederim.

Öncelikle, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğüyle ilgili "2017 Diğer Bulgular"dan 7.2.1'le başlayacağım ama affınıza sığınarak Genel Kuruldaki konuşmamdan dolayı ve bu bulgunun dışındaki bazı konulara da değinmek istiyorum.

Öncelikle, 7.2.1'de Kıyı Emniyetinin 23 milyon liraya aldığı arsayla ilgili... Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına bağlı Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü, yüksek kira bedellerinden kurtulma gerekçesiyle 2015 yılında Genel Müdürlük hizmet binası olarak kullanmak için Üsküdar'da bir bina satın almıştı. Eskiden Üsküdar Vergi Dairesinin bulunduğu binayı 23 milyon 77 bin 500 liraya satın alan Kıyı Emniyeti, hizmet binası...

ATİLA SERTEL (İzmir) - Diğer Bulgular kaçta?

YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Diğer Bulgular 7.2.1...

AHMET KAYA (Trabzon) -Öneri 1'i konuşuyoruz şu anda.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Evet, isterseniz geneli üzerinde...

YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Konuşmamın başında bir şeyi de ifade ettim; çok özür diliyorum, affınıza sığınarak, Genel Kuruldaki konuşmamdan dolayı diğer konuları da konuşacağım demiştim.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Peki, tamam.

YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Gerekirse kapatabilirim de.

POLAT TÜRKMEN (Zonguldak) - Devam et.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Yok, yok, devam edin Sayın Öztürk.

YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Sağ olun, affınıza sığınıyorum tekrar.

Dolayısıyla, 23 milyon 77 bin 500 liraya satın alınan yerde Kıyı Emniyeti hizmet binası yapımına hemen başlanmayınca Üsküdar Belediyesi, çevre riski oluşturması sebebiyle burayı yıkmıştı. Ardından Kıyı Emniyeti, buranın kuruluş faaliyetleriyle uyumlu olmadığı gerekçesiyle Genel Müdürlük hizmet binası yapımından vazgeçmiş ve yeniden yer aramaya başlamış, 2017 yılında Kıyı Emniyetine Beylerbeyi Eğitim Komutanlığı sahasında bulunan arazi tahsis edilmişti. 2018 yılının Mart ayında buraya taşınan Kıyı Emniyeti, böylece yüksek kiralardan da kurtulmuş oldu ancak Kıyı Emniyeti 23 milyon 77 bin 500 liraya -o günkü parayla söylüyorum tabii- satın aldığı Üsküdar'daki araziyi ne yapacağına 2017'deki bulgulara göre hâlâ karar vermemişti. Aradan dört yıl geçtiğine göre burada atıl vaziyette duran araziyle -hatta o dönemde otopark olarak bile kullanılmıştı- ilgili kararı aldınız mı? Onu merak ediyorum.

Bunun dışında, yapmış olduğunuz ihalelerle ilgili ciddi yolsuzluk iddiaları var. 2016'daki bir ihaleden örnek vereceğim, sonrasında şimdiki yakında yapmış olduğunuz bir ihaleye geleceğim. 2016'da bir asansör ihalesiyle ilgili, o günkü şartlarda maliyeti yaklaşık 85 milyar lira olması gereken bir yeri 159 milyar liraya ihale etmişsiniz, o günkü Yönetim Kurulu üyesinin bir akrabasına. Bugün de -açıkça söyleyeyim- yakın zamanda yapmış olduğunuz, denizlerde kullanılan şamandıralarla ilgili bir ihaleye çıkılıyor; bu ihale istediğiniz bir firmaya verilmeyince 1'inci ihale iptal ediliyor, daha sonra 2'nci bir ihale yapılıyor, bu defa herhâlde istediğiniz ihale istediğiniz kişiye gittiği için bu iptal kararından vazgeçiliyor.

Yine, personelle ilgili de zimmetle ilgili bir durumdan bahsedeceğim. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün İstanbul muhasebe departmanında çalışan N. G. isimli bir kadın çalışan zimmetine 2 trilyon para geçirmekten şüpheli bulunmuş, adli süreçlerin sonucunda muhasebe çalışanı hapis cezası almış; tutukluluğunun bitimiyle beraber zimmetine geçirdiği parayı geri ödediği söylendi fakat ödenip ödenmediği hakkında kesin bir bilgi yok, bunu da belgeleriyle beraber bizlere sunarsanız çok seviniriz. Aynı zamanda, konu zimmet olunca, burada 2016'da açılan bir mahkeme, 6 Nisan 2021'de sonuçlanmış ve personelinizden 3 kişi -şu anda tabii bunun biri hâlâ çalışmaya devam ediyor- zimmete para geçirmekten öncelikle beş yıl hapis cezasına çarptırılmış, tabii indirimleri vesaireyle beraber iki yıl altı aya düşmüş. Bu isimlerden Akın Demir isimli şahıs hâlâ kurumunuzda çalışıyor mu? Çalışıyorsa zimmete para geçirmekten beş yıl ceza alan bir kişiyi nasıl çalıştırmaya devam ediyorsunuz, bunu merak ediyorum.

Yine, bu da son olsun, öyle söyleyeyim: Kaptan kadrosuyla ilgili konuşmak istiyorum. Biliyorsunuz ki -sizler biliyorsunuz en azından- normalde kaptan olarak alınan personelin altı yıl denizlerde görev yapma zorunluluğu mevcut. Tabii, kaptan maaşı da yüksek bir maaş ancak mevcut yönetimde kaptan kadrosunda alınan personel iki yıl çalıştıktan sonra şu anda daire başkanlığına vekâleten görev yapıyor, şayet asaleten görev yapmış olsaydı daire başkanlığının maaşı daha düşük; dolayısıyla şu anda Deniz Hizmetleri Daire Başkanlığı ve Seyir ve Haberleşme Daire Başkanlığındaki arkadaşların kaptan kadrosunda hâlâ maaş almalarında kuruma zarar söz konusu değil midir?

Yine, bir kurumdaki kurum görevlisinin genel müdür yardımcısı olabilmesi için Devlet Memurları Kanunu'na göre, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na tabi olması gerekir. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünde sendikalı bir kişi Genel Müdür Muavini yapılmış, üstelik saatli ücrete tabi. Bu kişi devlet memuru bile değil, dolayısıyla bu konudaki kanunu da bir şekilde dolandınız ama niye dolandığınızın cevaplarını merak ediyorum.

Teşekkür ederim.