| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün 2017 ve 2018 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 09 .06.2021 |
BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Sayın Başkan, kurumun değerli yöneticileri; ben de çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
Tabii, Türkiye, içinde bulunduğu, üzerinde bulunduğu jeopolitik durum itibarıyla önemli geçiş yolları üzerinde bulunuyor. Dolayısıyla özellikle boğazlar trafiği açısından baktığımız zaman, son dönemlerde 2019, 2020 yani normal şartlarda Türkiye'de, dünyada ticaret hacmi artarken hani bu trafiğin artacağını, boğazın bu trafiği kaldırmayacağını dolayısıyla Kanal İstanbul'a ihtiyaç olduğuna dair projeler üzerinde çalışılıyor. Rakamlar tersini söylüyor yani son dönemlerde geçiş sayısının tonaj açısından yükseldiğini ama adet açısından düştüğünü gösteriyor yani uzun vadeli projeksiyonlarda bu sayı böyle kalacaksa o zaman Kanal İstanbul'a ihtiyaç var mı? Yani rakamlar sabit seyrediyor. Kaldı ki Süveyş Kanalı'nda yaşanan kazayı gördük, orada da genişlik, bildiğim kadarıyla 300 metre civarındaydı yani bir tane geminin orada ters dönmesi trafiği altüst etti. Hâlbuki boğazın en dar yeri, bildiğim kadarıyla 600 küsur metre yani bunun yaklaşık 2 katı, bizim de yapmayı planladığımız Kanal'ın genişliği de 300 metre civarında. Yani orada bir geminin bu manada bir sorun yaşaması trafiği zaten altüst eder. Bir de boğazın kendine özgü özellikleri var tabii, bir tarihî miras var. Zaten çok zor bir görevi ifa ediyorsunuz yani her zaman canımız burnumuzda, hangi gemi, nereye dalacak gibi özel de bir konumu var. Yani bu konularla ilgili aslında burada otorite sizsiniz, rakamlar sizde, bu bilgilerin en iyisi sizde var. Bu konuyla ilgili sizlerin genel bir düşüncesi var mı?
İkincisi, çevre şartları açısından 2 tane çevre olayına müdahale ettiğinizi söylüyorsunuz ama herhâlde bu, akaryakıtla ilgili olan hadiselerdir, hâlbuki bunun dışında da çok ciddi deniz olayları yaşıyoruz yani en son bu deniz salyası da dâhil. Bunlar trafiği ne yönde etkiliyor; olumlu, olumsuz, bu, trafik açısından size nasıl bir yük getirecek? Bu konuyla ilgili sizin görüşleriniz nedir? Bu konuyla ilgili bir şeyler söyleyebilir misiniz?
Zaten bunu daha önce söyledim, bu işleri mümkün olduğunca şeffaf yapmak lazım, yaptığınız ihalelerin yüzde 10'u doğrudan temin yöntemiyle. Onun bir üst sınırı var bildiğim kadarıyla yani onlarca kez tekrarlanan bir şey yani o rakama ulaşabilmeniz için; şimdi tam bilemiyorum ama bütün kurum ve kuruluşlarda bu doğrudan alımın bir sınırı var. Yani buralarda her kurumda belli sorunlar yaşanıyor çünkü kuruma mal verenler belli, hep onların bulduğu 3, 4 tane yan firmayla bu işler çözülüyor; hâlbuki dijital çağda siz herhangi bir platform üzerinden... Türkiye'de bu tür platformlar artık çok fazla yani siz bir mala bir talepte bulunduğunuz takdirde, o platform üzerinden satın almaya çıktığınız takdirde inanın olaylar çok farklı cereyan ediyor yani mesela, son dönemde -bununla bağlantılı değil ama- bu icra dairelerindeki araç satışları daha çok bu mezat salonlarında satılıyordu; şimdi İcra bunu değiştirdi, dijital ortamda, internet üzerinden Hakkâri'de biri Gümüşhane'de bir ihaleye girebiliyor yani teminatını yatırıyor, giriyor ve hiç kimsenin birbirini görme şansı olmadığı için haraç mezat diye satılan arabalar neredeyse gerçek değerine satılmaya başladı. Şimdi, belediyelerde de bu örnekler var, yeri geldiği için söylüyorum; mesela şu an Ankara Büyükşehir Belediyesi de dâhil bu satın almaları daha çok internet ortamında herkese ilan ediyor, her platformda bu yaygınlaşıyor. Dolayısıyla, kurumun maliyeti düşer, aynı zamanda farklı alanlarda bu işe yeni girmiş olanlar da dâhil, sizin de satın almalarınızda size ciddi katkılar sağlar.
Tabii, yerin satın alınması, tekrar iade edilmesi; Üsküdar'da işte, aldınız, tekrar geri verdiğiniz; oradaki son durum nedir? Yani bizim kurum ve kuruluşlarımız maalesef devletin bu kadar yeri varken çok ciddi kiralar ödüyorlar. Ümit ediyorum ki size bu Genel Müdürlük sorununu çözmüşsünüzdür, yoksa bu kiralarla, bu rakamlarla bunun altından kalkmanız mümkün değil. Tabii, siz yapınız itibarıyla, verdiğiniz hizmet itibarıyla kâr eden bir kuruluşsunuz, Türkiye'nin de belli bir prestijini sağlıyorsunuz, biz de çok alışık olmadığımız için sizi de fazla hırpalamak istemiyoruz yani çok nadir görüyoruz kâr eden kurumları.
Bundan sonraki hedeflerimiz var mı yani 2021 yılı, 2022 yılı veya kurumun yenilenmesine yönelik? Yani mevcut altyapı bunu kaldırmıyor, bazen eleştirmek yerine sizi desteklemek açısından yani "Şu, şu yatırımları yaparsak bu hizmeti daha kolaylaştırırız, gelirimizi de artırırız." gibi yani yapmayı arzu ettiğiniz ama yapamadığınız projelerimiz var mı?
Ben çalışmalarınızda başarılar diliyorum.