HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri, Sayın Bakan; bu tasarının Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda görüşmeleri sırasında iktidar partisi, Adalet ve Kalkınma Partisi mensubu başkan vekilleri tarafından İç Tüzük hükümleri ihlal edilmiştir. İç Tüzük hükümleri Meclis tutanaklarına resmî olarak da geçecek şekilde ve birazcık akıl sahibi olanların da gördüğünde fark edebileceği şekilde tutanaklarla bu İç Tüzük hükümlerinin ihlal edildiği, muhalefetin konuşma hakları, karar yeter sayısı, yoklama talepleri ve diğer soru-cevap işlemlerine katkıda bulunmaya ilişkin talepleri görmezden gelinmiştir. Bu, açık ve sabittir ve maalesef Türkiye Büyük Millet Meclisinin Sayın Başkanı Cemil Çiçek de bu hukuksuzluğa, bu adaletsizliğe ortak olmuştur. Dolayısıyla, bu hukuksuzluk ve bu adaletsizlik hâlen devam ettirilmek istenmektedir. Bizim oradaki duruşumuz burada da devam edecektir Sayın Başkanım, evvela bunu ifade edeyim.

İkincisi: Bu tasarının 67 maddesi görüşüldükten sonra bize 72'nci maddeye kadar gelineceği ifade edilmesine rağmen, bizim de önergelerimizin 72'nci maddeye kadar olan yani tasarının Mecliste görüşülürken beş bölüm hâlinde görüşülmesi öngörüldüğü için ve biz de Milliyetçi Hareket Partisi olarak önergelerimizi 72'nci maddeye kadar, o bölümün tamamlanmasına kadar olan önergelerimizi hazırlamış olmamızdan, Divana vermiş olmamızdan dolayı, maalesef 67'nci madde görüşüldükten sonra, Adalet ve Kalkınma Partisi tarafsız olması gereken bir bakanı da kullanarak tasarının yarısını alıp kaçmıştır. Tasarı Genel Kuruldan yarısı çalınarak götürülmüştür Sayın Başkanım ve tasarının 72'nci maddesine kadar gelineceği, görüşmelerinin devam edileceği o gruplar arası Genel Kurulda ortaya çıkan diyalog çerçevesinde söylenmiş olmasına rağmen bu sözde durulmamıştır. Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu Genel Kurul salonunda siyasi dolandırıcılık yapmıştır, bizi kandırmışlardır, bizi aldatmışlardır Sayın Başkan.

Diğer taraftan, bu tasarı içerisinde belki Adalet ve Kalkınma Partili milletvekili arkadaşlarımız da olmak üzere birçok milletvekilinin teklifiyle birleşmiştir. Dolayısıyla, burada Hükûmet, kendi getirdiği 43 maddelik tasarıyı elbette çekebilir ancak o milletvekillerinin teklifleriyle birleşmiş olan tasarı, artık bu Hükûmetin münhasıran kendi tasarısı olmaktan çıkmış, diğer milletvekillerinin teklifleriyle beraber bir şekil almıştır. Dolayısıyla, Hükûmet adına bu konuda dilekçe vererek, bir tezkere sunarak Meclis Genel Kuruluna bu tasarıyı Komisyona çekmeden evvel o milletvekillerinin de rızası olması gerekirdi. Bu, Hükûmetle milletvekillerinin teklif ve tasarılarını birleştiren irade aslında Komisyon Başkanının bünyesinde tecessüm etmiş diye düşünmek lazım. Nitekim Türkiye Büyük Millet Meclisinin daha önceki Genel Kuruldan bu şekilde tasarıların tümünün ya da bir/birkaç maddesinin çekilmesine ilişkin uygulamalarda Komisyon Başkanı müracaat etmiştir Genel Kurula. Komisyon Başkanı olarak bu, aslında sizin yetkinizde, sizin uhdenizde bulunan bir yetkiydi ancak bu tarafsız olması beklenen İçişleri Bakanı tarafından kullanılmıştır. Dolayısıyla, şu ana kadar yapılmış olan usulsüzlükler, İç Tüzük'e aykırı davranışlar, uygulamalar bunlardır.

Şimdi, burada 82'nci maddeyi konuşuyoruz. 82'nci madde: "Bir tasarının komisyona geri alınması hâlinde komisyon önergeleri görüştükten sonra eski metni yani madde metnini kabul eder ya da değiştirir, onu kabul eder." diyor. "Önerge sahipleri de komisyona katılırlarsa beş dakikayı geçmemek üzere söz verilir." diyor. Şimdi, önerge sahibi diye kastedilen Genel Kurulda tasarının ilgili maddesini değiştirmek üzere önerge veren kişileri kastediyor. O kişiler bu Komisyonun üyesi değilseler İç Tüzük'ten kaynaklanan bir hakları doğuyor. Peki, bu Komisyonun üyesi olarak bizler dışarıdan gelip önerge sahibi Komisyon üyesi olmayan milletvekilleri kendi önergelerini konuşurken sadece seyirci olacağız, müzakere edemeyeceğiz, fikirlerimizi söyleyemeyecek miyiz? Böyle bir komisyon çalışması düşünülemez. Ben Komisyon üyesi olarak eğer bir önergede imzam yoksa ve o önerge sahibi burada önergesiyle ilgili düşüncelerini belirtiyorsa Komisyon üyesi olarak ben muhakkak katkıda bulunmalıyım, muhakkak eleştirilerde bulunmalıyım ya da fikrimi beyan edebilmeliyim. Dolayısıyla, eğer 82'nci maddeyi "Sadece bir önerge, beş dakika konuşma, hadi oyladık, geçtik, gittik." şeklinde bir uygulama...