| Komisyon Adı | : | (10 / 77, 372, 491, 534, 693, 817, 868, 992, 1004, 1018, 1150, 1170, 1221, 1305, 1434, 1518, 1806, 1815, 1943, 2009, 2139, 2206, 2391, 2909, 2929, 3031, 3032, 3382, 3558, 3575, 3581, 3583, 3647, 3677, 3682, 3690, 3708, 3740, 3769, 3798, 3817, 3831, 3840) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, Altın Madencileri Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, TOBB Madencilik Meclisi Başkanı İbrahim Halil Kırşan ve Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkanı Prof. Dr. Güven Önal tarafından yapılan sunumlara ilişkin görüşmeler |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 22 .06.2021 |
BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Teşekkür ederiz.
Efendim, şimdi sizlere, Sayın Hocam, arkadaşlardan cevap vermek isteyenlere sırasıyla müsaade ederseniz söz vereceğim.
Şimdi, genelde biz madenciliğe karşı değiliz, çıkan hüküm bu ama çevreci madenciliğe yani tabiatı tahrip etmeyen, madencilik işlemi bittikten sonra rehabilitasyonunu yapan bir sistem istiyoruz. Yani bu olursa kimsenin itirazı yok.
Bir de şunu belirteyim: Değerli Hocam, Kyoto'ya taraf olanlardan birisi, Bakanlar Kuruluna getiren benim, Bakanlığım döneminde. Şöyle ki: Kyoto'ya Amerika ile sadece Türkiye taraf olmamıştı fakat bir yaptırımı yoktu bakın aslında baktığımız zaman. Bakanlar Kurulunda toplanıldığı zaman her bakanlık diyor ki: "Şu kadar maliyeti var." kimisi "350 milyar dolar" kimisi "Şu kadar..." Ben dedim, bunların hiçbirisi yok, zaten 2020'de bitecek. Dolayısıyla, 2009'da Bakanlar Kurulunu da ikna ettim, biz Kyoto'ya taraf olduk, herhangi bir mükellefiyetimiz de olmadı ama bütün COP toplantılarına -küresel iklim değişikliği toplantılarına- katıldık. Hatta Cancun'da da Türkiye'nin özel şartlarının tanınmasını da temin ettik Meksika kampında, bu bir. İkincisi, Paris'e gelince, Türkiye Paris Anlaşması'nı imzaladı, sadece Mecliste onaylanmadı; bunu özellikle belirteyim. Bizim de burada, Paris'te özel şartlarımızın tanınması, aynı zamanda artıştan azaltım yani bir artıştan biz temelli mutlak bir azaltımı kabul etmiyoruz zaten, artıştan azaltımı söz konusu. Önümüzdeki hafta salı günü zaten Çevre ve Şehircilik Bakanımız gelecek, bu konuda çok detaylı bilgi verecek, bunu özellikle vurgulamak istiyorum.
Bir de şunu, özellikle bu altın konusunda Türkiye'den ziyade yurt dışındaki bazı vakıfların altın çıkarılmasın diye baskı altında olduklarını biliyoruz, duyuyoruz ve bazı kaynaklardan da geliyor. Bu konu da nedir? Yani esasen kullanılan siyanür çok az, yüzde 5 bile değil, Türkiye'de diğer sektörlerde çok daha kullanılıyor. Kaldı ki siyanürün bertaraf edilmesi de çok kolay. Ben, teknik üniversitedeyken bir kromaj fabrikasında siyanür kullanılıyordu, kanalizasyona veriyormuş, onu denetlerken siyanür giderecek bir projeyi de Türkiye'de yaptık, çok kolay; pH'ı yükseltiyorsunuz yani onu karbondioksite çeviriyorsunuz, dolayısıyla zehirli olmaktan kurtarılıyor. Bunu da özellikle bilgi olarak belirtmek istiyorum.
Netice olarak; tabii siz Milankovitch teorisinden bahsettiniz, aslında dünyanın böyle bir seyri de var, dünya uzayda geziyor yani. Bir de şöyle bir teori var: "Belirli bir süre gelecek, özellikle dünyanın dönüş ekseni aniden değişecek ve neticede güneş batıdan doğacak." diye de bir teori var biliyorsunuz. Bu konularda, ben de bunları sormak istedim, teşekkür ediyorum.
Şimdi, söz sizde ama belki hepsine cevap vermek istemezseniz bize yazılı olarak da cevap verebilirsiniz çünkü çok geniş soru soruldu.
İlk sözü size veriyorum.
Buyurun efendim.