UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Biraz önce ileri sürmüş olduğum önergemizdeki içerikleri aynen tekrar ediyoruz. Şimdi, bizim biraz önce de bahsetmiş olduğumuz hususları bir kere daha tekrarlıyorum, söyleyeceğim şu: Burada bu şekildeki bir düzenlemenin... Sayın Valimiz çok güzel şeyler söyledi, onu takdirle izledim. Anayasalar ortak metinlerdir ve uzlaşmayla çıkar, bir partinin mutfağında hazırlanmayacak kadar önemli metinlerdir. Ülkenin savunmasını ilgilendiren millî politikada da bu düzenlemenin, buna ilişkin bir düzenlemenin muhalefet olmadan çıkmasıdır doğru olan bizce yani bu konunun muhalefeti, iktidarı yoktur; onu bir kere öncelikle belirtmek istiyorum.

Şimdi, şeyde biraz önce yani sıcak olduğu için hemen paylaşayım diye dedim, özelleştirme... Ramazan Bey güzel söyledi, ona ben de katılıyorum, ben söyleyecektim, siz söylediniz. Ne kadar "Özelleştirme yoktur." deseniz de veya "Biz özelleştirmeyle ilgili bir yasak koyuyoruz." deseniz de yarın bir gün bir yasal düzenleme yapılır ve bunu değiştirirler.

BAŞKAN İSMET YILMAZ - Ramazan Bey'i isyan noktasına getirdik, gördünüz mü?

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Yok, ben aynı düşünüyorum, doğruya doğru.

BAŞKAN İSMET YILMAZ - Yani onu diyor "Kanuna da yazsanız, öyle de yazsanız, böyle de yazsanız biz dinlemiyoruz." noktasına gelindi.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Hayır, hukukçu olarak doğru diyor. Çünkü ben de aynı şeyi söyleyecektim ama...

BAŞKAN İSMET YILMAZ - Ama yazılan metne itibar gerek, diğeri niyet okuma oluyor.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Şimdi şöyle: Yarın bir gün kalkarsanız özelleştirmeyle alakalı eğer yasal bir engel varsa ki Sevgili Halil kardeşimin dediği gibi bir yasak koyarsak...

MEHMET SAİT KİRAZOĞLU (Gaziantep) - Kanuna da gerek yok, ÖEK kararıyla direkt özelleştirme kapsamına alınabilir.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Yapılabilir yani onu demek istiyorum yani farklı bir şey konuşmuyoruz, aynı şeyi konuşuyoruz.

BAŞKAN İSMET YILMAZ - Aynı şey, doğrudur.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Şunu da öğrenmek istiyorum Sayın Bakandan, Sayın Genel Müdürden: 1921'den bu tarafa doğru Makina ve Kimya bir cumhuriyet kurumu yani Osmanlı'dan gelen bir geleneğimiz var altı yüz yıllık ama 1921'den bu tarafa bir cumhuriyet kurumu. Şimdi bu cumhuriyet kurumu yani yüz yıllık bir geçmişi var, dalya demiş ki Allah yolunu açık etsin, inşallah bundan sonra da hep böyle başarılı yani ülke savunması açısından güzel şeyler yapsın; onları takdirle izleriz. Merak ettiğim için soruyorum, Sayın Bakan bize bilgi verirse... Şimdi, yıllık bilançolar yayınlanmış, örneğin 2019 yılında 517 milyon lira -517 trilyon lira- 2020 yılında da 708 milyon lira kâr ettiği söyleniyor. Herhâlde bu bilgiler aşağı yukarı doğrudur. Bu yüz yıl içerisinde herhangi bir şekilde zarar etmiş mi, zarar ettiği yıllar var mı Kurumun? Bunu öğrenmek istiyoruz. Neden öğrenmek istiyoruz? Şimdi, bunu anonim şirket statüsüne koyduk, bunun bir bölümü Türk Ticaret Kanunu hükümlerine tabi, bir bölümü özel hukuk hükümlerine tabi. Oldu da yani kamu iktisadi teşebbüsü, oldu yani düzen değişti, aradan üç yıl geçti, sizin bu gerekçenizde ileri koymuş olduğunuz gelişen teknolojiye ayak uyduramadı Makine Kimya, olur bu; basiretli bir tüccar zarar da edebilir. Oldu, ben bunu varsayımdan hareket ederek diyorum, bardağın boş tarafını söylüyorum veya üretim imkân ve kabiliyetini artıramadı veya nitelikli personel istihdam edemedi ki tablo şu yani burada anlıyoruz ki bu biraz önce ifade ettiğimiz 4 bin ile 5 bin arasında değişen personelle alakalı bir yük olduğuna ilişkin bir kaygı var yani bu yük bu personel, daha Türkçe, ben buradan, genel gerekçeden bunu anladım, yanlış anladıysam bunu düzeltin. Bu personel Makine Kimyayı şahlandıramıyor, ben buradan bunu anladım, burada bir sıkıntı var. Zaten konuşmanın bir bölümünde de Sayın Bakan ifade etti, böyle böyledir diye. Olur da zarar ederse, oldu da zarar etti, bu özel hukuk hükümlerine tabi olduğuna göre, bu işletmenin sahibi zarar ediyorsa, arka arkaya zarar ederse her ne kadar siz deseniz ki "Ben özelleştirme yapmayacağım." basiretli bir tüccar zarar eden bir kurumu bir gün bile saklamaz, devreder, başkasına satar. Böyle bir garantiyi nasıl verebilirsiniz, bu sorundan yola çıkarak? Olabilir, anonim şirket zarar da edebilir, kâr da edebilir. Bu anlamda bunu özellikle cevaplamanızı istiyorum. Çünkü şu önemli bizim için: Bir, eğitim; iki, sağlık; üç, savunma. Bu konuya kâr ve zarar mantığıyla bakmıyoruz. Bu 3 konu Türkiye'nin ali menfaatleridir yani bu 3 konuda kimse anonim şirket mantığıyla veya zarar-kâr mantığıyla da bakmaz. Yani, bugüne kadar eğer şu son yüzyıl içerisinde Makine Kimya zarar etmişse -onu istirham ediyorum lütfen- bir zarar ettiği yıl varsa da kamu iktisadi teşebbüsü kimliği o zararı tolere etmiştir başka yönlerden ama anonim şirket vasıtasıyla bu iş Sermaye Piyasası Kuruluna veya diğer özel düzenlemelere tabi olacak şekilde bir düzenlemeye tabi kalır da zarar ederse ne olacaktır? Yani ona o garantiyi verecek misiniz? "Arka arkaya zarar etse de biz burada duracağız, hiçbir şekilde devretmeyeceğiz, zarar etse de biz bunun arkasındayız." diye. Bu yasal düzenlemeyle falan olacak bir iş değil. Bu söz de çok önemli yani bu ne kadar önemlidir, bundan bahsetmek istedim.

Teşekkür ediyorum.