KOMİSYON KONUŞMASI

YASİN UĞUR (Burdur) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Çok kıymetli Başkan, saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, geçen haftadan kalan toplantılarımızın devamını yapıyoruz bu hafta da. Aslında toplantı şöyle başlamıştı; işte, hem Cumhuriyet Halk Partili milletvekillerimizin kanun metniyle ilgili çekincelerini anlatması, Milliyetçi Hareket Partisi milletvekillerimizin, İYİ Partili milletvekillerimizin kanunla ilgili çekincelerini anlatmasıyla başladı ve bunlar da gayet makul isteklerdi. Özelleştirmeyle ilgili konuda özelleştirme yapılmamasını, bunu sakıncalı bulduklarını, orada çalışan işçilerle ilgili birtakım düzenlemelerin nasıl olması gerektiğiyle alakalı bunları ifade ettiler, bizler de bunları dinledik ve notlarımızı aldık. Bununla ilgili hem Sayın Bakan Yardımcımız cevap verdi hem bizler de burada zaman zaman cevap verdik. İşte, MKE kurumunun özelleştirilmeyeceğini, aslında, cümle olarak şöyle ifade edilebilir: Özelleştirme değil ama bu kurumun anonim şirketi mantığında Türk Ticaret Kanunu yönetmeliklerine göre, hükümlerine göre yönetilmesi gerektiği; bunun da sebebinin daha fazla rekabet edebilen, uluslararası kurumlar arasında daha fazla rekabet edebilen bir yapıya bürünmesi, hızlı hareket edebilmesiyle alakalı, daha çok kâr elde edilebilmesiyle alakalı bunları konuşuyorduk fakat bir ara öyle bir duruma geldi ki -geçen hafta da toplantıyı bitirmek zorunda kaldık, ben aslında geçen hafta konuşacaktım- olay yönetim kurulu üyelikleri, liyakat meselesi vesaire vesaire bir sürü şeye büründü ve Kayseri Milletvekilimiz Çetin Bey tuttu, işte, bir sürü isim açıkladı. "Özelleştirme yapıldı." dedi, "Arçelik özelleştirildi." denildi. Sütaş söylendi, biz hayretle karşıladık. Sonra Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü Fahrettin Poyraz'la ilgili şeyi söyledi. Orada, aslında, bu mesele çıktığında "Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü, Çetin Bey'e bu konuyla ilgili resmî bilgi gönderdiğini ve kendisinin de teşekkür ettiğini." söyledi ama burada tabii ki olay biraz önce de ifade edildi, konuşan arkadaşlarımız biraz daha... Çünkü bizi dinleyen kişiler arasında, gruplar arasında sendikacı arkadaşlarımız da var, onlara da bir şeyler ima etmek gerekir tabii, siyaseti öyle yapmak gerekir ama hepimiz siyasetçiyiz, ben biraz doğru siyaset yapmak gerektiğini düşünüyorum.

Hemen, kısaca, çok uzatmadan... Çetin Bey, 1581 sayılı Kanun'un 3'üncü maddesinde "Kooperatifler, bölge birlikleri ve Merkez Birliği tarafından kurulmuş olan şirketler ile bunların sermayesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip olacak şekilde iştirakçi oldukları şirketlerde, yönetim kurulu başkanı veya üyesi ya da denetim kurulu üyesi olarak görevlendirilenlere, bu şirketlerin sadece birinden ücret veya huzur hakkı ödenebilir." diyor. Ve devamında da Tarım Kredi, "1581 sayılı Kanun'un yukarıda bahsedilen ilgili maddesine ek olarak Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Şirketler Yönetmeliği ile Tarım Kredi Kooperatifleri Teşkilatının hissedarı olduğu şirketler de dâhil edilmiştir." Yani bu, kanunen mümkün olan bir durum ve arkasından ben o bilgileri istedim, size de göndermiş bu bilgileri, sizde de var tahmin ediyorum. Orada, perşembe günü yapmış olduğumuz toplantıda sanıyorum 10 gibi bir rakam söylendi.

ÇETİN ARIK (Kayseri) - 7 tane.

YASİN UĞUR (Burdur) - 7 tane Yönetim Kurulu, 7 tane; bunlardan da sadece...

VELİ AĞBABA (Malatya) - Maaş almıyormuş, huzur hakkı alıyormuş.

BAŞKAN İSMET YILMAZ - Yok, onu da almıyormuş, bir tanesinden alıyormuş.

YASİN UĞUR (Burdur) - Şimdi, şöyle Veli Bey, onu da anlatacağım, burada işte bir bilgi kirliliği var, biz de maalesef bu konulara üzülüyoruz. Elimde resmî belge var, 7 tane yerde üyeliği var ve 1 tanesinden huzur hakkı alıyor, bu da yasal olarak 7 tane yerden almaması.

ÇETİN ARIK (Kayseri) - Sizin zamanınız var, ben de daha sonra...

YASİN UĞUR (Burdur) - Konuşmamı bitireyim isterseniz... Üzülerek bunu söylüyorum ama soyadıyla da biraz alaycı konuştunuz, işte "Arpa marpa filan dediniz." ya, o arkadaşımız da 3 tane yere üye.

Şimdi, tabii, iş liyakat meselesine gelince bir baktım, dedim ki: Bu eleştiriler bize yapılıyor, arkadaşlarımız bunu haklı olarak bize yapıyor ama ben düşündüm, Cumhuriyet Halk Partisinin yönettiği en büyük belediyelerden İstanbul Büyükşehir Belediyesi var, acaba orada nasıl olmuş bu işler? Bunlara da bir bakmak lazım, bize söylenilen taraftan biz de bir karşı tarafa bakalım diye...

Şimdi, siz o gün okudunuz ya bir sürü isim, ben de bugün okumak istiyorum, isterseniz not alabilirsiniz ya da size de bu bilgileri verebilirim. Ruhi Tuncel, önceki görevi 2016-2019 CHP Arnavutköy İlçe Başkanı; mevcut görevi İSPARK Yönetim Kurulu üyesi, Halil Gök, önceki görevi... İsterseniz bunları hızlı okuyayım...

VELİ AĞBABA (Malatya) - Kaç maaş alıyorlar? Söyleyin de biz de bilelim.

YASİN UĞUR (Burdur) - Mesele o değil, mesele maaşta değil, maaşta Fahrettin Bey'de de problem yok, üyelikle alakalı, "liyakat" denildi ya.

Halil Gök, önceki görevi, CHP Çatalca İlçe Başkanı; mevcut görevi, İSPARK Yönetim Kurulu Üyesi. Cafer Aktürk, önceki görevi, CHP Ümraniye İlçe Başkanı; mevcut görevi, Şehir Hatları Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkan Vekili. İlyas Şahin, Artvin Merkez İlçe Başkanı, UGETAM Yönetim Kurulu üyesi; İsmet Yaşar, CHP Güngören Belediye Başkan adayı, İBB Ulaşım Hizmetleri ve Araç Kiralama AŞ Yönetim Kurulu üyesi. Mustafa Kemal Aldoğan, CHP Ataşehir Meclis üyesi ve Meclis Başkan Vekili, İstanbul Otobüs İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu üyesi. Kaan Akın, 36'ncı Dönem CHP İstanbul İl Başkanlığı Yönetim Kurulu üyesi, mevcut görevi de İstanbul Spor Etkinlikleri ve İşletmeciliği AŞ. Sinan Karahan, iki dönem CHP İstanbul İl Başkan Yardımcılığı yapmış, daha sonra da Medya AŞ Yönetim Kurulu üyeliğine getirilmiş. Çiğdem Saka, CHP İstanbul Kadın Kolları Yönetim Kurulu üyesiyken İSTTELKOM AŞ Yönetim Kurulu üyesi olmuş. İsimler bu şekilde uzayıp gidiyor, elimde 20 tane isim var.

BAŞKAN İSMET YILMAZ - Kanunla ilgili olanları gündeme getirelim lütfen, hem sizden hem bütün milletvekili arkadaşlarımızdan...

YASİN UĞUR (Burdur) - Evet, yani ben bunu neden söyledim Sayın Başkanım... Ben sadece orada, o gün sizin yapmış olduğunuz bir bilgilendirmenin cevabı olarak bunları verdim.

Şimdi, MKE'nin özelleştirilmeyeceğini söyledik, bu konularla ilgili çekinceleri aldığımızı söyledik, anonim şirketi mantığıyla daha hızlı çalışacağını ve rekabet edebilecek bir duruma gelebileceğini söyledik. Aslında bu kanun maddeleri üzerine tartışma yapmamız gerekirken olay bu taraflara geldi, biz bundan dolayı üzülüyoruz, bunun bu şekilde olmasından üzülüyoruz yani hak etmediğimiz derecede şeylerle karşılaşıyoruz. Burada biraz, ben çok iyi niyetli bir şey görmüyorum.

Yani Katar'la ilgili mevzuda da bizim Salda Gölü'nde... Burdur Milletvekiliyim, biraz sonra belki Niğde'yle ile ilgili konuda da Sayın Vekilim Yavuz Bey cevap verecek. Katar'la ilgili Cumhuriyet Halk Partili Yeşilova Belediye Başkanımız var, kendisi de bir öğretmen emeklisidir, aslında hani düzgün bir insandır ama nasıl besleniyorsa, yani bilgi olarak nereden besleniliyorsa yanlış bilgilendiriliyorlar; çıktı bir açıklama yaptı, işte, "Burası Araplara satıldı, Katarlılar vesaire." Ya, öyle bir şey yok, Allah aşkına, yani rica ediyoruz, bunları artık başka şekilde ifade etmemiz gerekir diyorum.

Dinlediğiniz için de teşekkür ediyorum hepinize.