KOMİSYON KONUŞMASI

ÖZGÜR CEYLAN (Çanakkale) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli Komisyon üyeleri ve değerli katılımcılar; görüşmekte olduğumuz teklifle MKE ve bağlı ortaklıklarında çalışan binlerce kamu işçisi, 657'ye tabi olarak çalışan memurlar, 399'a göre kadro karşılığı sözleşmeli çalışan memurlar, kurum üst yöneticileri, anlayacağınız, kurumun tepeden tırnağa bütün emekçileri yeni bir gerçeklikle yüzleşecekler; ya kendilerine dayatılan sözleşmelere imza atacak ve 4857 sayılı İş Kanunu'na tabi işçi statüsüne geçmeyi kabul edecekler ya da yıllarca emek verdikleri, değer kattıkları kurumlarıyla vedalaşacaklar. Aslında bu teklifle iktidar milletvekilleri binlerce çalışana ya bu deveyi güdeceksiniz ya da bu diyardan gideceksiniz demektedir.

Peki, teklif sahiplerinin dediği gibi her şey çok mu güzel olacak? Yıllardır MKE'nin fabrikalarında çalışan ve bulundukları yerlerde bir sosyal hayatları olan, eşleri ve çoluk çocuklarıyla bir bütün olan bu emekçilerin ailelerinin kurulu düzenleri bu süreçten nasıl etkilenecek? Altı ay içerisinde Kurumda özel hukuk hükümlerine tabi olmayan personel kalmayacak yani ya herkes işçi statüsünü kabul etmiş olacak ya da mevcut kamu işçileri açısından sözleşmeyi kabul etmiyorlar ise bu işçilere uygun "Millî Savunma Bakanlığında boş kadro ve pozisyon varsa başka işleme gerek olmaksızın atamaları yapılır." deniyor. Ataması yapılan işçi beş gün içinde evini, eşi çalışıyorsa onun işini gücünü ayarlayacak, çoluk çocuğunun okul işlerini halledip yeni görevinde işe başlayacak. Peki, başlamazsa ne olacak? 4857 sayılı Kanun'un 17'nci maddesi hükümlerinde belirtilen ihbar süresinin dolduğu varsayılıp iş akitleri feshedilebilecek.

657'ye tabi memur ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (I) ve (II) sayılı cetvellerine tabi olarak sözleşmeli memur olarak çalışanlar kendilerine önerilen sözleşmeleri altı aylık sürenin bitiminde kabul etmezse ne olacak? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bildirilecek. Bakanlık ne yapacak? 4046 sayılı Yasa'nın 22'nci maddesi hükümlerine göre işlem tesis edecek. Diğer kamu kurum ve kuruluşlarına nakil edileceği düzenleniyor.

Arkadaşlar, "Amaç özelleştirme değil." diyorsunuz, biz de bu teklifi "Özelleştirme öncesi son duraktır." diye ifade ediyoruz. Teklifin birçok yerinde atıf yapılan 4046 sayılı Yasa nedir? Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun'dur. Bu kanunun atıf yapılan 22'nci maddesi ise şöyle: "Özelleştirme programına alınan kuruluşlarda (iştirakler hariç) ilgili kuruluş veya İdare tarafından istihdam fazlası personel belirlenmesi ya da bu kuruluşların kısmen veya tamamen satışı nedeniyle kamu tüzel kişiliğinin sona ermesi, devredilmesi, küçültülmesi, faaliyetlerinin durdurulması, kapatılması, tasfiye edilmesi halinde; bu kuruluşlarda programa alınma tarihi itibarıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tâbi olarak veya sözleşmeli statüde çalışmakta olanlar ile iş kanunlarına tâbi olarak görev yapmakla birlikte toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanmayan genel müdür, genel müdür yardımcısı, teftiş kurulu başkanı, kurul başkanı, daire başkanı, müessese, bölge, fabrika, işletme ve şube müdürü, müfettiş ve müfettiş yardımcısı, müşavir ve başuzman unvanlı kadrolara atanmak suretiyle görev yapan personel, kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilmek üzere yukarıda belirtilen işlemlerin tamamlanmasından itibaren onbeş gün içerisinde İdare tarafından Devlet Personel Başkanlığına bildirilir."

Peki, nakil nasıl yapılacak? "Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumunda görev yaptığı il; görev yaptığı ilde atanmasına imkân yok ise personelin talep ettiği en fazla üç ilde bulunan kamu kurum veya kuruluşuna teklif edilir." Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca atama tekliflerinin yapılması hâlinde atanacak kurumların kabul etmemesi durumunda ne olacak? Ee, teklif ettin, teklif ettiğin kurum kabul etmedi, ne olacak? "Dur bakalım, o zaman düşünürüz." mantığı teklifin birçok yerinde hâkim. Bu hususlar teklif metninde es geçilmeden düzenlenmelidir.

Öte yandan, personele sunulan 3 seçenek de personelin aile birliğini zedeleyecek düzenlemelerdir. 4046 sayılı Kanun'un 22'nci maddesinin ilgili fıkralarına göre yapılan bu atamalarda unvan ve sınıf değişimi de söz konusu olabilecek ve İş Kanunu'na geçmeyi reddeden üst düzey bürokratlar, mesleğe yarışma sınavıyla girenler hariç olmak üzere araştırmacı kadrolarına atanacaklardır.

Ayrıca, söz konusu personelin almakta olduğu ek gösterge ve görev, görev temsil ve makam tazminatları gibi ek ödemelere ilişkin sair hakları üç yıl devam edecektir. Diyelim ki kamu işçileri altı ay içinde bu teklif ile kurduğunuz anonim şirketle sözleşme imzalamayı kabul ettiler. Bu işçilerin Kurumda geçirdikleri sürelerin kıdem tazminatı hesabında ve kıdeme bağlı izin gibi haklarında dikkate alınacağı belirtilmiş. Peki, bu işçilerin şu an yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinden kaynaklı hakları ne olacak? Buna ilişkin bir düzenleme olacak mı? Çünkü iş başındaki saray iktidarının işçi gibi bir derdi yok, işçinin derdiyle dertlenmeyince de bu sorular karşılığını bulmuyor.

Bu iş kolunda örgütlü sendikaların tutumunu anlamakta da zorlandığımızı ifade etmeliyim. İşçiden aldığı aidatlarla Ankara'da sendikacılık yapanların işçinin içine sürüklendiği girdaba daha fazla ses çıkarmaları gerekir.

Bu teklifin yasalaşması hâlinde olacak olanlar şunlardır: Teklif kanunlaşınca işçilerin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan hakları ortadan kalkacaktır. İş Kanunu'nun 6'ncı maddesinin dördüncü fıkrasına göre "Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona erme hâlinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz." Ne demektir bu? Herkesin anlayabileceği şekilde, MKE bünyesindeki iş yerlerinde çalışan binlerce işçinin elde ettikleri haklar bu hüküm çerçevesinde yeni işvereni bağlamayacaktır. Burada kaybeden kim, emeğiyle geçinen işçilerimiz olacaktır değerli arkadaşlarım. Teklif kanunlaştığında yeni işveren o, Makine ve Kimya Endüstrisi Anonim Şirketi olacaktır. Teklif gereği de Millî Savunma Bakanlığının ilgili kuruluşu olacağı için iş kolu değişikliği de kendiliğinden gerçekleşmiş olacaktır yani burada Makine ve Kimya Endüstrisinde çalışan işçiler metal iş kolundan millî savunma iş koluna geçmiş olacaklar. Toplu sözleşme hükümleri hizmet akdine dönüşeceğinden bu hükümler yeni bir sözleşme teklifiyle ortadan kaldırılabilir hâle gelecektir. Teklifle bu hususta sadece kıdem tazminatı ve kıdeme bağlı hakların korunacağına yer verilmiştir. Bu da doğal olarak işçinin diğer haklarının yeni sözleşmelerle ortadan kaldırılabileceğinin işaret fişeğidir.

Maddeyle ilgili aktarmak istediklerim teknik olarak bunlardır. Bu hususların Komisyonumuzca dikkate alınması... Zannedersen, bu konuyla ilgili bir önergede var bu şeyde.

BAŞKAN İSMET YILMAZ - Önerge var.

ÖZGÜR CEYLAN (Çanakkale) - Bu konudaki gerekli düzeltmelerin yapılması parti olarak talebimizdir.

Teşekkür ediyorum.