| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 17 .03.2015 |
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) - Yok, yumuşatmamıştır. Milletlerarası anlaşma, nükleer noktasında sınırlıyorsunuz. Eğer bu konuda samimiyetle, yatırımcıya, yerli yabancı yatırımcı ayrımı yapmadan, özel yapılmış anlaşmalara bir istisna sağlamadan genelde bir yatırım indirimi, yatırımda teşvik noktasında yapacak olursanız doğrusu budur. Bakınız, birçok şey yapılabilir.
Bir çok yatırımda... Sayın Müsteşar açıklama yaptı: "Enerji Piyasası Kanunu bu işe cevaz veriyor." dedi. Ben katılmıyorum bu açıklamaya. Neden? Çünkü Enerji Piyasası Kanunu cevaz veriyorsa yasal süreçleri işletilerek lisans alındıktan sonraki süreçlerde ÇED raporu, süreler, hepsini yapıyorsunuz. "Burada bir özellik var." diyorlar. Nedir bu özellik? Mesela liman yapılması lazım. Yani diğer olaylarda da aynı şekilde yatırımcının yatırım yapma gerekçelerinin önünde bir sürü yol açması var, başka şeyleri var, çalışma koşullarının oluşturulması var. Onlarda da bu anlamıyla var. Onun için, bence bu olayı, nükleer için yapılmış olan uluslararası anlaşma çerçevesi içerisinde anlaşmayla çözmeye çalışan bir madde yerine, kesinlikle yatırımcının önünü açan bir madde hâline getirmelisiniz. Ancak o zaman, adrese teslim bir kanun maddesi değil de yatırımcıyı teşvik eden, onun önüne çıkan zorlukları ortadan kaldıran, samimi atılmış adımlar olarak görürüz. Yoksa bu adımlar hiçbir şekilde bu işi düzeltmez.
Şimdi, şöyle düşünüyorsunuz: Nükleer alanında bu yatırımlar... Nükleer anlaşmalarımız da belli. Akkuyu yapıldı, yetmedi Sinop yapılıyor. İşte, bu iki anlaşmayla biz sorunumuzu bu anlamıyla aşmış oluruz diyorsunuz. Bu, doğru bir yaklaşım değildir, biz bunu uygun görmüyoruz. Az önce birçok arkadaşımız da açıkladı. Nükleerle ilgili hem sakıncalarını hem riskini hem tehlikesini hem de ülke için gerekliliği konusunda ihtiyaç olmadığını çok net bir şekilde söylediler. Nükleerden önce bu ülkenin yerli ve yenilenebilir kaynaklarının üzerinde durularak ciddi bir şekilde bu ülkede yatırım yapılabilecek ortam oluşturulduğu zaman kendine yetebilir, ciddi şekilde mümkün olduğunca azaltılabilir enerji açığı ve cari açık yaratılabileceğine inanıyoruz.
Ondan dolayı, sadece burada "milletlerarası anlaşmalar" tanımı yerine "nükleer" koyarak bu işi çözeriz derseniz Hüseyin Bey keyfe varır ama biz keyfe varmayız. O anlamıyla biz keyifli değiliz bu anlamda. Biz bu işin böyle olmasını düşünmüyoruz.
BAŞKAN - Ne olur, moralinizi bozmayın.
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) - Bundan üzüntü duyuyoruz. Gerçekten nükleerin risklerini biliyoruz. Bu nükleer risklerini ortadan kaldırmak gerekiyor. Bunun için de bütün yatırımcılara gerekli olan özeni göstermemiz lazım.
Biz önergenin bu şekilde değiştirilmesini istiyoruz.