| Komisyon Adı | : | (10 / 96, 234, 409, 501, 698, 1743, 1747, 1912, 2187, 2203, 2303, 2353, 2389, 2477, 2673, 2675, 2697, 2830, 2976, 2979, 3019, 3109, 3206, 3430, 3476, 3479, 3482, 3484, 3485, 3493, 3504, 3505, 3508, 3510, 3685, 3723, 3918, 3919, 3920, 3921, 3922, 3923, 3924) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | TÜRK-İŞ Konfederasyonu Kadın İşçiler Bürosu Müdürü Güldane Karslıoğlu, MEMUR-SEN Konfederasyonu Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, HAK-İŞ Konfederasyonu Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin ve KAMU-SEN Konfederasyonu Kadın Komisyonu Başkanı Leyla Polat tarafından yapılan sunumlara ilişkin görüşmeler |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 08 .07.2021 |
ESİN KARA (Konya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Değerli misafirlerimiz, Komisyonumuza hoş geldiniz.
Sizden önceki oturumda patronları dinledik yani işverenleri dinlemiştik. Bu sefer de 4A yani işçi ve 4C memur statüsündeki arkadaşlarımızın temsilcisi olan sizleri dinliyoruz. Ben de bir mali müşavirim ve bütçenin büyük çoğunluğunun bordrolar üzerinden yani sizlerin üzerinden, sizlerin katkılarıyla sağlanmış olduğunu biliyoruz.
Şimdi, almış olduğum notlarımda, TÜRK-İŞ'ten Güldane Hanım, ona birkaç kelime söylemek istiyorum: Bizler, Türkiye olarak genç nüfusumuzun artırılması için çalışma yapmaktayız yani genç nüfusumuz artsın, çocuk sayımız artsın ki Avrupa'da yaşanan yaşlı bir nüfusla karşı karşıya kalmayalım. Ben de katılıyorum.
Pandemi döneminde, kısa çalışma ödeneği olan ya da ücretsiz izne çıkarılan kadınlarımızın son bir yılda doksan gün prim ödememişse doğum öncesi ve sonrası kullanacağı sekizer haftalık geçici iş göremezlik ödeneği ki bunlar prime esas kazancın 2/3 oranında ya da yatarak olursa yarısı oranında almış oldukları, hak etmiş oldukları bir ödenekti. Yine aynı şekilde, son bir yılda yüz yirmi günlük prim ödeme süresi olursa emzirme ödeneği alabilmektelerdi. Bu konuda da bizim bordrolu kesime destek olmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu hak zaten çok fazla bir geliri olmayan, geliri belirli ve bordro üzerinde sınırlı olan kişilerin kesinlikle hakkıdır. Özellikle doğan çocuğun da hakkıdır, bunda bizim de vebalimizin olacağını, Hükûmetimizin de gerekli adımı atması gerektiğini düşünüyorum.
MEMUR-SEN'den Sıdıka Aydın Hanımefendi sunumunda 6284 sayılı Yasa'nın ilga edilmesiyle ilgili bir bölüm okudu, kesinlikle katılmıyorum çünkü biz, kadın ve ailenin güçlendirilmesi ve kadının her türlü şiddete karşı korunması için bu yasayı ya da İçişleri Bakanlığımızın 2006 yılında çıkmış olan genelgelerini çok olumlu olarak görüyoruz. O yüzden belki uygulamada eksik yönleri olabilir, güçlendirilmesi gereken yönleri olabilir. Biz İstanbul Sözleşmesi için bile söyledik: "İstanbul Sözleşmesi'nin iyi kısımlarının arasına, satır aralarına sıkıştırılan bir şeyler varsa o iyi tarafları tamamen görmemezlikten gelmeyelim, onları da 6284'e ilave ederek yolumuza devam edelim." şeklinde bir görüşümüz var her zaman için. Yine, o yüzden, 6284'e düşman olmamak gerektiğini düşünüyorum.
HAK-İŞ'ten Fatma Zengin Hanımefendi -meslektaşım- öldürülen bir kadın işçimizle ilgili olarak vermiş olduğunuz örnek çok önemliydi. Ben de katılıyorum. Tehdit, özellikle ölüm tehdidi altında kalan bir kadının hayatının garanti edilmesi yani iş akdinin feshedilmemesi için gerekli önlemlerin alınması, kendisi ve evladına psikolojik destek sağlanması, ücretsiz izin değil de belli bir iş göremezlik ödeneği belki ona da bağlanarak yaşamını idame etmesi, evladının da yaşamını, geçimini sağlaması kesinlikle yapılması gereken bir destekti. Bunda muvazaaya ya da bir suistimale yön verilmemesi gerekiyor. tabii ki bunu da kolluk kuvvetlerimiz gerekli tedbirleri alarak savcılıktaki ya da adli makamlardaki bu olaylar izlenerek hiçbir kadınımızın bu şekilde öldürülmemesi sağlanır hem de geçimini sağlaması tabii ki yapılabilir.
Çocuğu büyütmek annelerin görevi mi, kadının çocuğu... İşte, sen anne misin, yoksa işçi misin, çalışan kadın mısın? Tabii, bu konulara ben de katılıyorum ama dinimizin vermiş olduğu şeylerde de aslında bu hani, ister istemez, çocuk doğar doğmaz aslında çocuk kokusuyla birlikte anneyi tanıyor. Yani bir bebeği, emin olun, gözü kapalıyken bile kucağına aldığında susturabilecek tek kişi annesidir.
HACI AHMET ÖZDEMİR (Konya) - Doğumdan sonra mı dediniz?
ESİN KARA (Konya) - Nasıl?
HACI AHMET ÖZDEMİR (Konya) - Doğumdan sonra mı dediniz?
ESİN KARA (Konya) - Hangisi, az önceki mi?
HACI AHMET ÖZDEMİR (Konya) - Çocuk anneyi doğumdan sonra mı tanıyor dediniz?
ESİN KARA (Konya) - Annesini sesinden tanır, lütfen, anne karnına düştüğü andan...
HACI AHMET ÖZDEMİR (Konya) - Karşılaşmalarında tanır.
ESİN KARA (Konya) - Sayın Vekilim, sataşmayın.
Şimdi, bakın, erkekler baba olduğunu çocuğunu kucağına aldığında anlar ama anne daha anne karnına düştüğü andan itibaren anneliğini başlatır. O yüzden ki Yüce Allah cenneti bizim ayaklarımızın altına sermiştir.
HACI AHMET ÖZDEMİR (Konya) - Ben onun için sordum.
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Hacı Bey, lütfen sataşmayın.
ESİN KARA (Konya) - Lütfen, Hacı Bey, o yüzden...
Peygamber Efendimiz de yine, biliyorsunuz ki birisi geliyor "İyilik yapacağım, kime yapayım?" diyor. "Anneye." 2'nci kez "Kime yapayım?" 2'nci kez yine "Anneye." 3'üncü kez yine "Anneye." 4'üncü sırada geliyorsunuz babalar olarak. Yani Allah tarafından da kadın olarak yaratılmak gerçekten bizim için aslında çok özel, önemli bir şey.
Tabii, burada sahayı da rahat buldum.
OTURUM BAŞKANI TUBA VURAL ÇOKAL - Evet, Sayın Vekilim toparlayalım.
ESİN KARA (Konya) - O yüzden buna da değinmek gerekiyor.
Leyla Hanım, izin konusunda, sendika konusunda bizim de size kadınlarımızın çalışabilmesi için destek olmamız gerekiyor, ben de katılıyorum. Önerilerinizi tek tek sıraladınız, biz de Komisyonumuzun kurulduğu günden bu yana, medyadan eğitime, Aile ve Çalışma Bakanlığından birçok alana tek tek misafirlerimizi dinledik ve bizler de aynı görüşteyiz. Daha önce de bu konularda çalışmalar var, değerli komisyonlarımızdaki arkadaşlarımız konusunda. Değerli fikirleriniz bizim için önemlidir, biz de elimizden geldiğince inşallah bu Komisyonda çözümler üretmeye çalışacağız diyorum.
Herkesi saygıyla selamlıyorum. İnşallah bir sonraki Komisyon dönemimizde kaldığımız yerden devam edeceğiz diyorum Sayın Başkanım.
Teşekkür ederim.