| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin (2/3740) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 12 .07.2021 |
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ben de herkesi saygıyla selamlıyorum.
Evet, tekrar bir torba kanun alışkanlığıyla karşı karşıyayız maalesef. "Birçok farklı alanda ve vatandaşlarımızın talepleri doğrultusunda yazılan..." İlk cümlesi bu şekilde başlıyordu kanun teklifini elime aldığımda. Sayın Yegin'e tabii ki teşekkür ediyoruz, bir hazırlık süreci yapmıştır muhtemelen, ancak o kadar çok dağınık ki, yani görebildiğimiz belki de en dağınık kanun teklifi. Kooperatifler var, gümrük mevzuatı var, kambiyo var, ormanlık alanlar var, diş protez var, sağlıkla ilgili var, Merkez Bankası var, TÜİK var ve en önemlisi de çok ciddi, temel bir sorun olan OHAL düzenlemeleriyle ilgili kapsamlı bir genişletme ve uzatma süreci yapılıyor. Biz "Bu torba kanun." dediğimiz zaman işte Sayın Başkan -burada yok- "İç tüzük değişmeli." Sayın Kalaycı "İç tüzük değişmeli." E, geçen dönemde, 26'ncı dönemde birçok milletvekili arkadaşımızla burada bir iç tüzük değişikliği yaptık. Ama maalesef iktidarın iç tüzük değişikliğinden anladığı muhalefetin söz sürelerini kısaltmaktı sadece. İşte, biz, komisyonları etkin hâle getirelim, Genel Kurul çalışmasını nitelikli hâle getirelim, komisyonları çalıştıralım derken sadece süreler kısaltıldı. Şimdi tekrar burada torba kanun olarak gelmesi... İç Tüzük'te ne tür bir engel var? İç Tüzük, ilgili birçok komisyonda detaylı konuşulabilir ve tartışılabilir. Gerçekten, işte, Sayın Tutdere sorunları anlattı ya da komisyonlarımızı ilgilendiren milletvekilleri buraya katılıp bunları söylüyorlar ve doğal olarak ne tür bir engel var bu komisyonların çalıştırılmamasında? Ben bunu merak ediyorum.
Evet, kanun teklifine baktığımız zaman ise, gerçekten önemli düzenlemeler içeriyor ve aceleyle getirilmiş, hızlıca, daha akıbetini de bilmiyoruz. İçerisine Genel Kurul sürecinde ya da Komisyonun ilerleyen saatlerinde ne tür maddeler eklenecek? Bununla ilgili de açıkçası kaygılarımız var. Şimdi aslında kanun teklifine baktığımız zaman Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle birlikte yaşanan temel sorun: Özellikle kuralsızlaşma, kurumsuzlaşma ve en önemlisi de bir şahsileşme sürecinin hepsini burada yansıtıyor. İşte Kamil Hoca burada söyledi: "TÜİK'i Cumhurbaşkanı kararı zaten değiştiriyor. Burada kanunu yapmaya çalışıyoruz." İbrahim Hoca söyledi: "Anayasa'ya aykırı birçok madde var." Anayasa Mahkemesi kararları var, oy birliğiyle. Merkez Bankasına üyelik sürecinde Meclis yapısını da reddediyor, buraya kanun olarak getiriyoruz. Merkez Bankası, TÜİK, Rekabet Kurumu gibi gerçekten bu sistemle beraber en çok tahrip olan kurumlardır. Ekonomik ve toplumsal maliyetlerini de yaşadığımız bu kurumsal yapıların yarattığı Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle giderek siyasi ve keyfî atamalarla tahrip olan bu kurumlarla ilgili düzenleme yapmaya çalışıyoruz. Bizim burada asıl yapmamız gereken: Bu kurumları bağımsızlığını ve özerkliğini temin edecek yapılara dönüştürmemiz ama biz Anayasa'ya aykırı düzenlemelerle geçici çözümler yapmaya çalışıyoruz. Doğal olarak bunların hepsinin sonucu, işte, güvensizlik, istikrarsız bir ortam.
Şimdi, bütününe baktığımız zaman, ben Avrupa Birliği Komisyonu üyesiyim ve Avrupa Birliği raporlarına baktığımız zaman Sayın Yegin, en önemli 2 madde var; yargı temel haklar fasılı, adalet, özgürlük ve güvenlik fasılı. Bu 2 fasıl gerçekten önemsediğimiz, Hükûmetin de önemsediği ve yargı reform paketleri hazırladığı, insan hakları eylem planları hazırladığı, işte, daha geçen hafta gözaltı süreleriyle ilgili, adil yargılamayla ilgili önceki paketlerde birçok düzenleme yaptı ama şimdi, uluslararası kamuoyuna şu an Türkiye OHAL Yasası'nı, bu süreci üç yıl daha uzatan bir ülke konumunda. Rapor zaten çok ciddi eleştiriler yapıyor, OHAL sürecinin gerçekten ciddi bir tahribat yarattığı, OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonunun etkin olmadığı... O süreçteki yaşanan mağduriyetlerin ve kamu çalışanlarının göreve iade edilmesinde uğrayabilecekleri zararların teminiyle ilgili birçok düzenlemeye ihtiyaç var. Kurumsal bağımsızlık olmaması, adil yargılama sürecinin olmaması, özellikle gerçekten kamu kurumlarının parçalı yapısı, bağımsızlıklarının kısıtlı olması, yargının bağımsız olmaması, kurumsal yapıyla ilgili birçok ciddi sorun varken OHAL sürecinin uzatılması kararı ülkemiz açısından, Avrupa Konseyi, İnsan Hakları Sözleşmesi, aday ülkesi olduğumuz Avrupa Birliği açısından da ciddi bir kırılma yaratacak. Çünkü biz görüşmelerimizde yargı reform paketiyle bu süreci, 15 Temmuz sürecini ve etkin işte, terörle mücadele yasaları olarak savunurken şimdi OHAL'in uzatılması nasıl bir sonuç doğuracak?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Bir saniye Sayın Özdemir.
Lütfen tamamlayın.
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Tabii, tamamlayacağım. Teşekkür ederim.
Mesela diş protezle ilgili bir madde koymuşsunuz buraya. OHAL'i konuşurken bir taraftan da işte, diş protez mezunlarının Sağlık Bakanlığı ile Millî Eğitim Bakanlığının yapmış olduğu bir protokolle belli bir kesime kadro sağlanması var anladığım kadarıyla burada. Ama şimdi, diş protez mezunları gerçekten nitelikli bir şekilde istihdam ediliyorlar mı, onların istihdam alanı doldu mu? Ya da iki yıllık sağlık meslek kurumlarından mezun olanlar için ciddi bir istihdam açığı varken neden böyle yani bu protokolün içeriği ne? Kimler ve eğitim düzeyleri ne bunların? Diş protez mezunlarından farkları ne?
Engellilerle ilgili, Altınokta Körler Derneği Başkanı beni aradı. Temel bir sorunları var, atama sorunları var engellilerin. Ya, Plan ve Bütçe Komisyonu Meclis kapanmadan bir yasa getirecekse... Engellilerin temel sorunlarını tartışmamız gerekirken biz, kamu kurumları yükümlülüklerini yapmıyor, yapmadıkları için uzatıyoruz. Yani gerçekten, vatandaşa karşı neyi savunacağız, nasıl savunacağız bunları ya da ne söyleyeceğiz?
Merkez Bankasıyla ilgili ciddi bir düzenleme yapılıyor; Anayasa'ya aykırı bir düzenleme, bu da çok ciddi bir düzenleme. Merkez Bankasının kurumsal yapısını güçlendirmemiz gerekirken, özerkliğini temin etmemiz gerekirken, bugün tartışmamız gereken bu olmalıyken işte, Çek Kanunu'nda borçları erteliyoruz ya. Tartışmamız gereken Covid süreci, pandemi süreci, vatandaşın ekonomik anlamda desteklenmesi ve sektörlerin güçlendirilmesi, istihdamın güçlendirilmesi, genç işsizliğe çözüm olması gereken maddeler görüşülmesi gerekirken borç erteleme...
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Özdemir, lütfen tamamlar mısınız?
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Zaten milyonlarca genç işsiz var, yeni kadrolarla birilerine kadro istihdam ediliyor gibi.
Teşekkür ediyorum Başkan.