KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sayın Başkanım, ben de Mustafa Bey'in kaldığı yerden devam etmek istiyorum.

Şimdi, Erol Hocam'da bir kafa karışıklığını görüyorum.

EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Ya, boş ver, sen kendi kafandakini söyle.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Erol Hocam, şöyle bir şey: Yani Türkiye Cumhuriyeti devletinde herhangi bir kişinin etnik kökeninden dolayı Kürt olması, Arap olması, Laz olması, Çerkez olmasından dolayı hukuki haklar yönünden...

EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Ya, kardeşim, siz nerede yaşıyorsunuz?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Bir dakika...

EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Nerede yaşıyorsunuz ya? Adam bankada kredi alamıyor Kürt olduğu için.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Nerede o? Erol Hocam, öyle bir şey yok, mümkün değil ya!

EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Ya, ne yalanı, örnek vereyim ben size, bu gerçek.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Erol Bey, fikirlerinizi ifade ettiniz, katılmayabilirsiniz.

EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Ama bu kadar haksızlık olmaz ki.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Biz, sizi dinledik. Bugün Kürt kardeşlerimiz öğretmen olabilir, doktor olabilir, Cumhurbaşkanı olabilir, Başbakan olabilir, Genelkurmay Başkanı olabilir -olmuştur da zaten- hepsini olabilir. Yani Kürt kardeşlerimizin kendi bölgesine has birtakım sorunları olabilir ama Türkiye'nin "Kürt sorunu" diye bir şeyi yoktur. Yani Türkiye'de Kürtlere yönelik bir ayrımcılık da yoktur.

EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Ya, bunu Cumhurbaşkanı söylüyor, Allah Allah!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Siz bunu görmek istiyorsanız Suriye'ye bakın, Irak'a bakın, oralarda Kürt vatandaşlar, vatandaş bile değildi. Yani siz esas bunun üzerine politika yapmak istiyorsunuz ama ben şöyle görüyorum: Bunun sizin kendi fikriniz olduğuna da inanmıyorum.

Teşekkür ederim.