ORHAN YEGİN (Ankara) - Eyvallah. Ben bir iki hususu cevaplayayım, sonra Merkez Bankası Hukuk Hizmetleri Genel Müdürü Şerif Bey burada, o diğer sorulara cevap verir.

Şimdi, Başkanım dedi ki: "Devlet memurunu niye tanımıyoruz? Bu istisnayı açtık mı yarın onlar da ister, onlara da açılır." Yani böyle bir öngörü risk olarak oradan görülebilir mi, bilmiyorum; görülebilir belki ama devlet memurlarına da bir istisna tanınacak veya tanınmayacak diye bir tartışmadan ziyade, belli bir alanda bir eğitimi olan, eğitim veren, finansal piyasalarla ilgili, ekonomiyle ilgili, o konuda ehliyet sahibi liyakat sahibi bir öğretim üyesinin yani bir coğrafyayla ilgili veya bir mühendislikle ilgili bir öğretim üyesinin değil, alanıyla ilgili, liyakat sahibi, onu akademik düzeyde de takip eden birisinin görevlendirilmesini, birilerinin görevlendirilmesini alanı aşan bir şey. Aslında bir nevi bir zenginlik katma alanı oluşturuyor burası.

DURMUŞ YILMAZ (Ankara) - Sorun yok orasında.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Geliyorum efendim, geliyorum.

Şimdi, işte, 2 sicil amiri meselesi konuşuluyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sorulara doğrudan cevap verebilirsek memnun olurum.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ona dönük cevap verildi ama bu ilkesel bir yaklaşımdır yani üniversitede eğitimine devam etmesi, orada mesleğini icra etmesi açısından mümkün kılınırken asıl sicil amirliği, asıl sorumlu olduğu, asıl ödeneklerinin yapıldığı yer Merkez Bankasıdır. Dolayısıyla, orada bir problem olacağını düşünmüyoruz.

Şimdi, şöyle: Anayasa Mahkemesi kararıyla ilgili bir şey söylemek isterim. Şimdi, efendim, 2020 Mayıs 62 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi 22 Haziran 2021'de Anayasa Mahkemesi tarafından düzenlemeleri hukuka aykırı bulunuyor. Şimdi, gerekçede şunu söylüyor: "Böylece öğretim üyesinin bir yandan çalıştığı üniversite dışındaki bir kurumda görev üstlenmek suretiyle o kurumla ilişki kurması, diğer yandan hem bu görevi üstlenebilmesi hem de görevle ilgili tüm hak ve menfaatlerden yararlanmak suretiyle özlük haklarına sahip olması söz konusu olmaktadır." Yani her iki tarafta da özlük hakkına sahip olmasına dönük bir eleştiri ortaya koyuyor. Dolayısıyla, kuralla Anayasa'ya...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Özlük haklarıyla ilişkili olduğu için kararnameyle düzenlenemez.

ORHAN YEGİN (Ankara) - "Düzenlenemez." diyor. Anayasa'nın 130'uncu maddesinin 9'uncu fıkrası kapsamında öğretim üyelerinin diğer kurumlarıyla ilişkilerine ve özlük haklarına yönelik bir konu düzenlenmektedir burada. "Bu, kanunla olmalıdır." diyor. Kanunla düzenlenmesi 19'uncu madde açıklamasında diyor ki: "Kanunla düzenlenmesi gereken bir konuda düzenleme yaptığı görülen ve Anayasa'da CBK'lerle düzenlenemeyeceği özel olarak öngörülen konulara ilişkin Anayasa hükümlerinin açıkça izin verdiği hususlara ilişkin olmayan kuralın Anayasa'nın 104'üncü maddesinin 17'inci fıkrasının 3'üncü cümlesinde ihlal ettiği anlaşılmaktadır."

Şimdi, biz de burada ne yapıyoruz? Buna göre bir düzenleme yapıyoruz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyoruz Orhan Bey.

Şimdi...

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır gerekçesi ne o zaman?

DURMUŞ YILMAZ (Ankara) - Ama bu ekonominin sonucunu değiştirebilir. Yani "Kanunla yap." diyor Anayasa Mahkemesine uymuyor.

ERHAN USTA (Samsun) - Bu, düzenlemenin gerekçesi.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bu iptalle beraber o 2 kişinin, 2 öğretim üyesinin zaten üniversiteleriyle hukuken ilişkisi şu anda bitmiş durumda, böyle bir ilişki yok.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Onlara ilişkin bir düzenleme yapmıyoruz yani.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Onlara ilişkin bir düzenleme yapmıyoruz.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - İhtiyaç hâlinde...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bu geleceğe dönük bir şey.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bundan sonra geleceğe dönük bir...

ERHAN USTA (Samsun) - Düzenlemenin gerekçesini söyler misiniz Orhan Bey? Bu maddeyi kim teklife koydu?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Erhan Bey, iptal edildiği için.

ORHAN YEGİN (Ankara) - İptal kararı var.