EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Ben de birkaç cümle etmek istiyorum. TÜİK'le ilgili bu madde önerisinin maksadını tam anlayamadım doğrusu. Yani bir uyumsuzluğu düzeltmek anlamına geliyor gibi de geliyor bir tarafıyla ama Sayın Şener'in de söylediği gibi, acaba, bu, aynı zamanda bir kredibilite arttırmaya yönelik bir adım mıdır diye düşündüm. Eğer öyleyse demek ki bu, bir kredibilite kaybının yönetim tarafından anlaşıldığını gösteriyor bir yandan ama bir yandan da böyle yaparak bu kaybolan kredibiliteyi toparlaması da mümkün değil. Dolayısıyla da yani TÜİK eğer bir yere konacaksa kaybolan kredibilitesini düzeltebilecek bir yere konması lazım çünkü gerçekten de olan biten itibarıyla... Yine Sayın Şener Bey verdi örneklerini, özellikle enflasyonla ilgili olarak böyle bir sapma var.

Öte yandan, hani, şunu da size ifade etmiş olmak isterim: Şimdi, Covid, biliyorsunuz çok yaygın bir sorun ve bu sorun tam olarak çözülemedi. Dolayısıyla da Covid'le birlikte, bütün dünya enflasyon hesaplamasında esasında insanların Covid'le bağlantılı olarak tüketim kalıplarının değiştiği üzerine yeni endeks ağırlıklandırmalarına yöneldi; bizde böyle bir şey görmüyoruz. Onun için de yani yüzde 18 enflasyon açıklanıyor ama öte yandan, yine benzer duyarlıklı iş yapan akademisyenlerin söyledikleri bunun 2 katından fazla bir rakama tekabül ediyor.