KOMİSYON KONUŞMASI

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli arkadaşlar, teklif sahibi değerli arkadaşlarımız, değerli misafirlerimiz; öncelikle yeni yasama yılının hepimize, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.

Şimdi, öncelikle bu teklif için Komisyon üyemiz Uğur Aydemir ve imzası bulunan 49 milletvekilimize ben de teşekkür etmek istiyorum. İki teşekkürüm var: Bir, kanun teklifini getirdikleri için; bir de hakikaten bize farklı olarak bir etki analizi sundukları için kendilerine teşekkür ederiz. Umarım, bundan sonra gelecek olan diğer kanun tekliflerinde yine bu şekilde bir hazırlıkla karşılaşırız.

Kanun teklifi, 7 kanunda değişiklik yapıyor. Komisyon üyesi diğer arkadaşlarımızın da söylediği gibi; hakikaten hepsinin spesifik bir konuda vergiyle ilgili olması, bunu torba kanun olarak tanımlamaktan bizi biraz uzaklaştırıyor. Sadece 1 kanunda bir değişiklik var, dışında; 5411 sayılı Bankacılık Kanunu formata uymamış ama onu da bu sefer görmezlikten geleceğiz. Hakikaten tebrik ediyoruz yani bunun böyle derli toplu bir teklif olarak sunulmasından dolayı.

Şimdi, bu çalışmanın tabii ki iş dünyası, bazı meslek grupları, işte, mükellefler, mali müşavirler, muhasebecilerden gelen talepler, istekler doğrultusunda hazırlandığı ve getirildiği de görülüyor. Genel olarak, diğer arkadaşlarımızın söylediği gibi, uygulamalara, gelen maddelere bazı detaylarda belki uyarılar, itirazlar olsa da biz olumlu bakıyoruz, grup olarak da olumlu bakıyoruz ancak hiçbir şekilde yeterli olmadığını ben de ifade etmek istiyorum. Çünkü -evet, çalışılmış, bayağı madde hazırlanmış, bu kadar çalışılmış ve getirilmiş bir kanun teklifi- biriken o kadar çok sorun var ki bugüne kadar, bunların çoğunluğunu çözmekten uzak kalıyor maalesef yani sorunlara makro düzeyde çözümler getirmediğini görüyoruz. Şimdi, şunu da ifade etmek istiyorum: Bu hâliyle makro düzeyde bir yenilik getirmediği için de vergi adaleti sağlamaktan uzak bir teklif olarak görünüyor. Şunu da sormak lazım: Bu hâli bile uzun yıllardır talep edilen bu değişiklikleri getirmek için neden bu kadar beklediniz? Yani daha önce bu teklifler çalışılamaz mıydı, getirilemez miydi? Diyorum ki: Acaba "Millet iyice düşsün, iyice zor duruma düşsün, ondan sonra getirelim." diye mi düşündünüz? Bunu da sormak istiyorum Sayın Aydemir.

Şimdi, değerli arkadaşlar, ben biraz vergi adaleti açısından bu kanun teklifine bakmak ve değerlendirmek istiyorum. 2022 kışına pahalılık ve işsizlik damga vuracak, büyüme modeliniz tıkanmış durumda, Türk lirası değersiz para birimleri arasında lider konuma geçti dünya üzerinde, yerlerde sürünüyor -bunu ifade etmek güç tabii benim için ama- şu ülkeyi gerçek anlamda önümüzde, 2022'de, kara bir kış bekliyor. Geçmişe baktığımız zaman, pandemide halk işsizlikle ve geçim zorluklarıyla mücadele ederken maalesef bir avuç ayrıcalıklı şirketin vergi borçlarının sıfırlandığını gördük. Örneğin, Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Cengiz, Limak, Kalyon, Kolin ve Makyol firmaları için -ki bunlar sizin iktidarınızda en fazla ihale alan firmalar olarak da biliniyor, biliyorsunuz- 2010-2020 yıllarını kapsayan on yıllık dönemde toplam 128 kez vergi, resim ve harç istisna belgesi indirimi sağlandı. Bir örnek daha vermek istiyorum: 2010 yılında da Cengiz Holdingin 422 milyon TL'lik vergi borcu silinmişti. Şimdi, üç beş şirketin hatırına bir gecede çıkan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri, açlıkla yoksullukla boğuşan milyonlar için çıkarılmadı, çıkarılmıyor maalesef. O zaman şunu sormak lazım: Vergi adaleti nerede, vergi adaleti nerede?

Kanun teklifine dönecek olursak tekrar; evet, olumlu şeyler var dedik. Örneğin, çiftçiyi vergiden muaf tutacağız bu düzenlemeyle. 3'üncü maddede çiftçiyi vergiden muaf tutuyoruz ama çiftçi perişan, maliyetlerin yüksekliğinden üretemez hâle geldiler ve borç batağındalar şu anda -çok ciddi- traktörleri hacizli, kredi borçlarını ödeyemiyorlar. Gerçekten çok zor durumdalarken bu teklifte biz çiftçinin akaryakıtından ÖTV'nin kaldırılmasını da görmek isterdik. Eğer belki bu da olsaydı... Ki Sayın Hocam Kamil Okyay Sındır, çiftçiyle ilgili hakikaten çok derin, ayrıntılı değerlendirmelerde bulundu, ben de ek olarak bunun mutlaka bu teklife eklenmesi gerektiğini söylemek istiyorum.

Yine, örneğin, asgari ücret şu anda açlık sınırının altında kalmış durumda yani asgari ücretle evini geçindiren 4 kişilik bir ailenin karnını doyurması bile bugün zor. Biz bu koşullarda işte şu anda bunları konuşuyoruz. Sürekli söylüyoruz asgari ücretten vergi kaldırılsın diye çünkü ufak da olsa bu ücreti alanlarda bir rahatlama sağlayacaktır. Harcamaların ufak da olsa artmasıyla ekonomiye de ufak, yine can suyu sağlayacağını, bir katkısı olacağını düşünüyorum.

Bu kanun teklifinin 1'inci maddesinde basit usule tabi mükelleflerin kazançları gelir vergisinden istisna ediliyor. Aynı şekilde, bu basit usule tabi olanların yanında, asgari ücretliler de dâhil olmak üzere, belirli bir tutar altında gelir elde edenler için de istisna yapılması çok daha objektif ve kapsayıcı bir düzenleme olacaktır yani hem asgari ücretten verginin kaldırılmasını hem de madde 1'in daha kapsayıcı bir hâle gelmesini öneriyorum.

Arkadaşlarımız yine değindiler, tabii, son konuşmaları yapınca bazı şeyler tekrar da olabiliyor Sayın Aydemir ama vurgulamak adına yine ben söyleyeceğim. Esnafın sırtındaki kira stopajı sahada bizim her zaman karşımıza çıkan bir sorun. Bu yoğun şekilde talep ediliyor ve biz bunu yoğun şekilde de bugüne kadar gündeme getirdik. Bu yükün de kaldırılması gerekiyor.

Mesela, bunun da bu kanun teklifinde olması gerekirdi. Elektrik, doğal gaz zamları artık el yakar oldu. Millet elektrik dağıtım şirketlerinin insafına terk edildi. Bu kalemlerde de yeni bir KDV düzenlemesi, KDV indirimleri yapılması uygun olurdu. Mesela, Cumhuriyet Halk Partisinin ve muhalefetin bu bahsettiğim düzenlemelerle ilgili bugüne kadar verilmiş birçok kanun teklifi var. Sayın Bakanımızın da ifade ettiği gibi, bunlar hiçbir zaman dikkate alınmıyor, birleştirilmiyor ve komisyonlara gelmiyor. Örneğin, elektrikle ilgili, ben en son baktığım zaman, 3 Grup Başkan Vekilimizin Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç'un elektrikte KDV'nin yüzde 18'den yüzde 1'e düşürülmesi, TRT payının kaldırılması, kayıp kaçak ve sayaç okuma bedellerinin faturaya yansıtılmamasıyla ilgili bir kanun teklifi var. Keşke bunu da burada görmüş olsaydık, bu kanun teklifinde görmüş olsaydık.

Sonuç itibarıyla, genel olarak maddelerde diğer değerlendirmelerimi yapacağım ama madde 56'yla ilgili de bir değerlendirme yapmak istiyorum, ondan sonra bitireceğim konuşmamı. Madde 56'da Cumhurbaşkanına tütün ürünleri ile araçlarda ÖTV'yi 1 katı yerine 3 katına kadar artırma yetkisi verilmekte. 3 katına kadar artırma yetkisine neden gerek duyuldu, bunu öncelikle sormak istiyorum. Sigara tüketiminin azalacağıyla ilgili bir veri var mı elinizde? Çünkü iddialar bu yönde yani kanun teklifinin gerekçesine baktığımız zaman bu gerekçeyle tam tersine kaçakçılığı teşvik edeceğini düşünüyorum ben. Kaçakçılığı teşvik ettiği zaman da zaten vergide bir kayıp olacak, bu kaybın daha da fazla artacağını düşünüyorum. Bu bağlamda madde üzerinde tekrar daha geniş değerlendirme yapmayı planlıyorum.

Son olarak ben şunu söylemek istiyorum: Sonuç olarak vergide ve gelir dağılımında adaletin sağlanabilmesi için bu şekilde kanun çalışmalarının yerine bir vergi reformu çalışmasının acilen hayata geçirilmesi ve tüm partilerin ortak, birlikte bir çalışma yürütmesi gerektiğini düşünüyorum. Daha önceki konuşmalarımızda da bunu sürekli ifade ettik. Bu konuda uzman vekillerimiz, büyüklerimiz sürekli bunu ifade ediyorlar. Umarım, bir gün bu gündeme alınır. Siz yapmazsanız biz iktidarımızda bunu hayata zaten geçireceğiz.

Teşekkür ediyorum.