| Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 04 .11.2014 |
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunun çok değerli üyeleri, Sayın Bakanım, değerli bürokrat arkadaşlar, sivil toplum örgütünün çok değerli temsilcileri, basınımızın çok değerli temsilcileri; hepinizi saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.
Grup sözcümüz, değerli arkadaşım Ramazan Kerim Özkan Bey birliklerle ilgili yeni düzenlenecek kanun tasarısına ilişkin görüşlerimizi ifade etti.
Sayın Bakanım, Anayasa Mahkemesinden bazı maddeler geçmiş olabilir veya bunların Anayasa Mahkemesinden geri dönmemesi bunun çok uygun olduğu anlamına gelmez. 4+4+4 de Anayasa Mahkemesinden geçti ama hangi sıkıntıları yaşadığımızı biliyoruz. Büyükşehir Yasası için Anayasa Mahkemesine gittik, reddedildi ama hangi noktalara geldiğimizi bugünlerde görüyoruz.
Şimdi, buradan hareketle şunu söylemek istiyorum: Biz bu görüşlerimizin arkasında olduğumuzu, bunları hep beraber düzenleyerek beraberce daha sağlam, ayakları yere basan ve ileride hiçbir sıkıntısı olmayan kanun tasarısını yapalım diye istiyoruz. Mesela, benim dikkatimi çektiği için söylemek istiyorum. "Islah amaçlı yetiştirici birliği, koyun ve keçi türlerine müştereken diğer hayvan cinslerinde ise aynı türden hayvana veya arılı kovana sahip en az 7 yetiştiricinin bir araya gelmesiyle kurulur." güzel. İl düzeyinde ıslah amacına yönelik aynı türden yalnızca bir birlik kuruluyor, il düzeyinde. Bursa'nın 17 tane ilçesi var, Karacabey, Kemalpaşa gibi. Şimdi, ilde kurdunuz diğer bölgelerde tarım il müdürlüğü izin verirse şube açacaksınız. Yani, bunları düzeltmemiz lazım. Bu konuların düzeltilerek hareket edilmesi lazım. Mesela, aynı şekilde, yedek üye sayısının olmamasını söylemişti arkadaşımız, Sayın Bakanım o konuyla ilgili cevap vermedi zannediyorum. Huzur hakkı tavanıyla ilgili olan konuları da dikkate alırsak zannediyorum ki çok daha güzel ve itibarlı bir iş yaptığımızı ifade etmek istiyorum.
Sonra, mesela, bazı incelemeler için "personel" kelimesi yerine başka bir kelime kullanalım veya bir cümle bulalım. "Personel" dediğiniz zaman ben arkadaşımla iddia ediyorum -onlar da çok değerli arkadaş ama- istediğiniz birisini gönderebilirsiniz. O zaman bu konuda ehil, teknik eleman veya "Tarım il müdürlüğünde görevli ziraat mühendisi, veteriner, gıda mühendisi" gibi bir ifadeyi koymanın ne mahzuru var, onu bilemiyorum.
Şimdi, bir konuda, Sayın Bakan arkadaşlara şöyle dedi: "Birliklerle görüştük, zannediyorum, onları da dinleyeceğiz, birliklerle beraber önergelerle yeni düzenlemeler yapacağız." Bunu biz de öğrenmek istiyoruz. Bu konudaki birliklerin size vermiş olduğu veya önergeler nelerdir, neler düzeltilecek? Onu da hep beraber öğrenelim, ifadesini kullanmak istiyorum.
Buradan Sayın Bakanım, Sayın Başkanın hoşgörüsüne dayanarak bir konuyla ilgili ben de görüşlerimi söylemek istiyorum. Dün akşam sayın Önder Matlı da -aynı zamanda Plan ve Bütçe Komisyonunda olduğu için- Maliye Bakanlığının saat 02.15'te biten bütçesinde beraberdik. Ben orada Maliye Bakanına şu soruyu sordum, Sayın Bakanım: "11 Eylül 2014 tarihinde Dünya gazetesinden Ali Ekber Yıldırım şöyle bir şey yazmıştı: 'Tarım Bakanlığında 20.270 boş kadro var.'" Ve sizin de bu konuyu doğruladığınızı, Tarım Bakanlığında 20.270 boş kadro olduğunu ifade etti. Bu, 11 Eylül tarihli gazetede. Ben Sayın Bakana 2 şey sordum, bir, dedim ki: "Bu 20.270 memur kadrosuna Gıda, Tarım, Hayvancılık Bakanlığı doğrudan doğruya atama yapabilir mi yoksa Maliye Bakanlığından mı olur alması gerekir?" "Maliye Bakanlığından alması gerekir." dedi.
Bir başka konu: 2014'teki konuya girmek istemiyorum ama kendisine şunu sordum: "Basında 74.500 kadrodan bahsediliyor Sayın Bakanım." Diyor ki Maliye Bakanı: "2015'te 74.500 kadro vereceğiz." Şöyle dedi: "Bu 74.500 kadronun 34.500'ü mezun oldukları zaman polis, doktor olarak otomatik olarak verilmesi gereken kadro, geriye kaldı 40 bin kadro. Bu 40 bin kadroyu da bilmiyorum ama ocak ayının ilk çeyreğinde Başbakanın koordinatörlüğünde veya görevlendireceği birisiyle bakanlıklardan talepleri konuşarak düzenleyeceğiz, ona göre vereceğiz."
Sayın Bakanım, şimdi, şuna gelmek istiyorum: Gerçekten, Sayın Ramazan Kerim Özkan'ın ifade ettiği gibi bütün arkadaşlarımız, gıda mühendisleri, ziraat mühendisleri, veterinerler hepsinin ihtiyacı var, Tarım Bakanlığının da ihtiyacı var. Neden var? Bursa'da 20.251 tarımsal işletme var Sayın Bakan, 20.251. Kaç kişiyle kontrol ediyoruz? 139 kişiyle. Yani, tarladan sofraya kadar gıda güvenilirliği var mı acaba?
Şimdi, iş güvenliği, iş sağlığı konusunda bugünlerde çok konuşmalar yapılıyor. Allah vermesin, o dünyaya intikal edenlerin hepsine rahmet okuyoruz. Ancak, biz sizin az önce bahsettiğiniz gibi 77 milyonu, turistleri doyururken gıda güvenilirliğimiz yok çünkü kontrol eden yok. İşte, söylüyorum, 20.251 tarım işletmesi var Bursa'da, 139 kişiyle bunları kontrol ediyoruz.
Sayın Bakanım, bizim istirhamımız şu: Ben bu konuda bir kanun teklifi de verdim ama muhalefetin vermiş olduğu kanun teklifine arkadaşlar sıcak bakmıyor, onlar versin, 13.500 kadroya ihtiyacımız var; veteriner, ziraat mühendisi, gıda mühendisi, su ürünleri, tekniker, teknisyen. Sizin arkadaşlar versin, ben altına imza atacağım. Lütfen, artık, bu dönemde ziraat mühendisi ve veterinerleri Tarım Bakanlığına alalım. Niçin almıyorsunuz veya neden o konuda bu şekilde bir engelleme yapıyorsunuz anlamış değilim. Çünkü, 2014 bütçesinde de 54 bin kadro vardı. Ben Maliye Bakanına sordum, Maliye Bakanı dedi ki: "30 bini bunun öğretmenlere gidecek." 21'den de Sayın Bakanın dediği 6.500 kadro çıkmaz, çıkmayacağını da ben o zaman arkadaşlarla paylaştım. Ama, hiç olmazsa, bu dönemde, 2015'te istirhamımız şudur: Bu arkadaşlarımıza bu olanağı verin. Neden? Gıda güvenilirliği için, tarladan sofraya kadar tüm alanlarda bu arkadaşlara ihtiyacımız var.
50 metrekarelik bir inşaat yapacaksınız, bu 50 metrekarelik alanda jeoloji, planı programı, haritasını her şeyi isterseniz ama tarımla ilgili hiçbir şekilde bir kontrol olmadan... Çünkü, arkadaşlarımızın ne hikmetse bu bakanlığına alınmadıklarını özellikle belirtmek istiyorum ve bunu ifade etmek istiyorum.
Şimdi, gelelim bu konuya: Gerçi cuma günü Tarım Bakanlığının bütçesinde de konuşabiliriz ama Sayın Bakanım, Türkiye tarımda siz diyorsunuz ki: "Net ihracatçı." Ben de diyorum ki: "Net ithalatçı." Şimdi, size söyleyeceğim, bunlar TÜİK rakamları, biz konuştuğumuzu kaynaklara göre konuşuyoruz. Uluslararası standart sanayi sınıflamasına göre tarım ürünleri dış ticaretinde biz ithalatta öndeyiz yani eksi vermişiz. En son 2013'te 5.916 tarım ithalatı, 7.774-1.858; TÜİK rakamı Sayın Bakanım, veririm arkadaşlara. Gelelim, Dünya Ticaret Örgütü tanımına göre, tarım ürünleri dış ticaretinde, katılıyorum, burada ihracatçı olduğumuza. Şunu söylemek istiyorum: Orada da gıda maddeleri 16.756, ham maddeler 990, toplam ihracatımız 17.746; gıda maddeleri ithalatını söylüyorum 10.830, ham maddeler 6.084, toplam 16.914; 832 fazla vermiş ihracat. O zaman ben şöyle söylüyorum: Tarım ürünlerinde, evet, biz ham madde dış ticaretinde net ithalatçıyız -rakamı söyledim size- ama gıda maddelerinin dış ticaretinde ise... Son on bir yılın dokuzunda tarım ürünleri dış ticareti net açık vermiştir, Türkiye gıda maddeleri dış ticaretinde net ihracatçı, tarımsal ham madde dış ticaretinde ise net ithalatçı konumdadır. Tablolar da bendedir, istediğiniz zaman bunu arkadaşlara verebilirim.
ÖNDER MATLI (Bursa) - Devletin Bakanı yalan söylüyor yani?
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Devletin rakamı söylüyor, TÜİK söylüyor Sayın Matlı.
Şimdi, son konum da şu: Evet, burada değerli birlik başkanlarımız var ama Sayın Bakanım, inanın, son günlerde çok önemli hadiseler oluyor, bunlardan bir tanesi meralarla ilgili. Meralar 30 ilde büyükşehre geçti, tarım il müdürlükleri tarafından kiralara veriliyor, büyükşehirler başka anlamda kullanıyor. Torba yasada da biz bir şey çıkarttık, dedik ki: "Meralarda eğer arkadaşlar siz karşımıza bir planla, bir projeyle, kentsel dönüşümle gelirseniz, her şey serbest." Şimdi, ben soruyorum, bu arkadaşlar için burada yasa çıkarıyoruz, nerede otlatacaklar, nereden kaba yem bulacaklar, her şey dışarıya bağlı olarak saman mı ithal edeceğiz, yine canlı hayvan mı ithal edeceğiz, Kurban Bayramı'ndan önce damızlık hayvan mı ithal edeceğiz, karkas et mi edeceğiz? Yani, şu konularda lütfen biraz daha ağırlığınızı koymanızı istiyoruz.
Televizyonlarda "Tarım alanlarına sahip çıkalım." diyorsunuz, bir kamu spotu koymuşsunuz, ben, gelin, Bursa'da anlatayım, sizi tek tek gezdireyim, bütün tarım alanları yok edildi. Yani, bir tarafta, evet, "Tarım alanlarını kucaklayalım." diye çok güzel bir şey yapıyorsunuz ama beriki tarafta uygulamaya gelince -ki arkadaşlarımın zamanını da almak istemiyorum- Bursa'da buna binlerce örnek veririz. Adam, eğer, tarım il müdürlüğünden, Bursa'dan, belediyeden alamıyorsa direkt Bakanlığımızdan aldığının, direkt Çevre Bakanlığından aldığının da altını özellikle çizmek istiyorum ve Sayın Başkan çok teşekkür ediyorum, size de teşekkür ediyorum Sayın Bakan.