| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 19 .03.2015 |
RIZA TÜRMEN (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Bu tasarı, Sayın Başkan, Türkiye içinde değil, Türkiye dışında da çok olumsuz tepkiler aldı. En son, biliyorsunuz Amerikan Kongresinden Schumer ve 70 milletvekili arkadaşı...
HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Senatör...
RIZA TÜRMEN (İzmir) - Dışişleri Bakanı Kerry'e bir mektup yazdılar. Bu mektupta Türkiye'deki özellikle basın özgürlüğü ve basın özgürlüğündeki sansür uygulamaları ve demokrasinin böyle bir uygulamaya neden izin vermediği belirtiliyor. Türkiye'deki basın üzerindeki baskıların demokrasi, serbest toplum, hukukun üstünlüğü ilkelerini zedelediği söyleniyor. Tabii, bu en son olan gelişme ama herkesin bildiği gelişme. Bu tür görüşler Türkiye'deki demokrasi tehlikeye girdi, Türkiye giderek otoriterleşen bir eğilim içinde olduğu yolundaki görüşler Türkiye'nin içinde bulunduğu demokratik ülkeler çevresinde çok paylaşılan bir endişe. Bakın, bu elimdeki yığın son zamanlarda dış basında çıkan Türkiye'yle ilgili eleştirilere ilişkin gazete kupürlerini içeriyor. Benim arkadaşım Işıl bunları derledi topladı ve bir not hâline getirdi. Bu nota baktığınız zaman şunları görüyorsunuz: Bu eleştirileri üç bölümde belki ele almak iyi olur, dış politika, iç politika ve ekonomi alanlarında yoğunlaşıyor. Tabii, dikkati çeken husus şu: Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'la Türkiye özdeşleştiriliyor yani aslında bu eleştirilerin hiçbirinde mesela Başbakanı görmüyorsunuz. Bütün eleştirilerin odak noktası aslında Sayın Erdoğan.
Dış politikayla ilgili olarak şunlar söyleniyor: Türkiye bir NATO ülkesi ve güvenlik konularında Batıyla aynı çizgide yürümesi beklenirken, son zamanlarda aldığı kararlarla giderek bu çizgiden sapmakta ve NATO'dan uzaklaşmakta olduğu yolunda endişeler belirtiliyor. Bu, Türkiye'nin Erdoğan, Erdoğan'ın Türkiye olarak tanımlandığı dış politikada artık makul, ılımlı, uzlaştırıcı bir Türkiye yerine, fevri, öngörülemez ve buna bağlı olarak güven ilişkisinin kurulmasının zor olduğu bir Türkiye'den bahsedebiliriz deniliyor dış politikada. Mesela, Mart 2015'te Türkiye'nin NATO'ya olan bağlılığı hiçbir zaman bu kadar çelişkili olmamıştır görüşüne yer veriliyor.
İç politika bakımından üzerinde durulan şey... Tabii, bu sadece dış basının değil, aynı zamanda Avrupa Parlamentosunda bu yönde kararlar alınıyor, aynı zamanda Avrupa Konseyi İnsan Hakları Yüksek Komiserinin beyanatları var, aynı zamanda Avrupa Konseyi Parlamentosunda alınan kararlar var, tabii ki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararları var. Yani, bir bütün olarak bunları görmek lazım. İç politikada üzerinde durulan şeyler Türkiye'deki insan hakları ihlalleri, güçler ayrılığının ortadan kaldırılması, yargının Hükûmetin bir uzantısı hâline getirilme isteği. Bunlar ayrıntılı olarak anlatılıyor. Başlıklara mesela göz attığınızda şunları görüyorsunuz: "Türkiye'nin Başbakanı umutsuzca gücünü korumaya çalışıyor. "Türkiye'nin demokratik olmak için Erdoğan'ın baskısını defetmesi gerekiyor. "Türkiye'nin paranoyaya düşüşü. Türkiye'nin medya baskısı demokrasiyi tehdit ediyor. Türkiye'de Cumhurbaşkanını eleştirmek sizi hapse düşürebilir gibi başlıklar taşıyor." Bir tanesi Türkiye'nin giderek otoriterleşmesi konusunda Erdoğan'ın yolsuzluk iddialarının karşısında kendi gücünü ve otoritesini korumak için attığı adımların Rus otokratlarının bile etkileyici bulabileceği şeklinde yorumlara yer veriliyor.