| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 19 .03.2015 |
MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Teşekkür ediyoruz Sayın Başkan.
Şimdi, bu 119'uncu maddenin gerçekten çıkartılacak olmasından en çok rahatlayanlardan birisi benim. Burada bu biyometrik veri konusu hangi yaşta alınacak, hangi yaşta satılacak, ne olacak, ne konacak, bunun yönetmeliğe bırakılmış olması zaten sıkıntılı bir şeydi, bu maddenin çıkartılmasında isabet var.
Şimdi, tabii ki bu kişisel verilerin güvenliği ve paylaşımı konusunda hakikaten benim Hükûmete hiç güvenim yok. İşte, YGS geçen hafta sonu yapıldı, bir sürü şaibe konuşulurken bugün sonuçları açıklanarak bu açıklanan şaibeler kapatılıyor. Şimdi, Türkiye'de, bu iktidar döneminde her ne hikmetse SBS sınavı şaibeli, güvenlik orada yok; üniversite sınavında şaibe var, güvenlik yok; hâkim sınavı iptal edildi iktidarınız döneminde bu ülkede, polis sınavı iptal edildi, SBS sınavı mahkeme kararıyla iptal edildi, şimdi bu YGS'yle ilgili de gene aynı sıkıntılar konuşuluyor. İşte birilerinin soruları kopya çektiği, birilerinin... Tabii, burada ÖSYM'nin soruları gizleme gerekçesi nedir, onu da anlamış değiliz. Şimdiye kadar bu sorular açıklanıyordu, herkes üç aşağı beş yukarı ne yaptığının hesabını yapıyordu, dolayısıyla ortada bir sıralama problemi dışında sınav sonucu konusunda öğrencilerimizin çok fazla merakı kalmıyordu ama şimdi, bu iki senedir bir de sorular gizleniyor ama her ne hikmetse her sınavda gene bu dedikodular, gürültü, patırtı çıkıyor. Tabii, aynı şekilde bu biyometrik veri ve kişisel verilerin sürekli çoğaltılması ve bunların elektronik ortamda tutuluyor olması... Bu elektronik ortamdaki verilerin bir kısmının üçüncü kişilerle paylaşılması, diğer resmî kurumlar ve özel şirketlerle paylaşılması ve bu paylaşılan verilerin... Artık öyle bir şey ki bundan sonra biz kendi adımıza nasıl güveneceğiz? Hakikaten, Hükûmetin yaptığı şimdiye kadarki uygulamalardan dolayı kafamızda gerçekten bu manada ciddi soru işaretleri var. Bu sebeple bu maddenin çıkartılmasında ben kendim çok isabet görüyorum. Tabii, bundan sonra bu pasaport, ehliyet, kimlik vesairedeki o alınacak biyometrik verilerin neler olduğu yani bununla ilgili yeni bir düzenleme yapılacaksa önümüzdeki dönemde, hangi biyometrik verilerin kullanılacağı ve bu biyometrik verilerin kimlerden alınacağı ve bunların nerede, nasıl saklanacağının kanunla muhakkak çerçevesinin çizilmesi lazım. Şimdi, bu ucu açık uygulamalar her zaman yoruma muhtaçtır, her zaman uygulamada kimi, ne zaman, nerede mağdur edeceğini kimse bilemez. Şimdi, birisi mağdur olduktan sonra da yapılacak yeni düzenlemeler o mağduriyeti ortadan kaldırmaz.
Şimdi, mesela bu dinlemelerle ilgili de çok konuşuldu, başkaları dinlenirken çalıp oynuyordunuz, "Yapmasaydınız, asmasaydınız, kesmeseydiniz..." ama ondan sonra hep beraber bağırdınız "Bizi yatak odalarına kadar dinlediler, takip ettiler." diye. Hani o bakımdan, Türkiye'de yapılacak her işin önce düşünülmesi, başkalarına çuvaldızı batırırken yarın iğne size battığında neler hissedeceğinizin de düşünülmesi lazım. Bu kanun bu maddesini çıkartmakla çözülmez, bu kanunun baş tarafında hepimizi yoracak, hepimizi yarın sıkıntıya sokacak... Yani, siz de bu ülkenin içinde yaşıyorsunuz, bu gemi batarsa, bu gemi su alırsa sadece başkaları zarar görmez, AKP'liler de zarar görür. Onun için, burada bu geminin içindeki Türk milleti olarak hepimizin bir noktada mutabık olması lazım, gemiyi sağlam tutmak zorundayız. Gemi su alırsa, gemi batarsa gemide sadece bir kişi batmaz, gemideki herkes batar, bu da sonuçta ülkeyi felakete götürür. Bu bakımdan, bu tasarının sadece bu maddelerinin değil de tamamının yeniden aklıselimle düşünülmesi konusunda hepinizi göreve davet ediyorum.
Teşekkür ediyorum.