KOMİSYON KONUŞMASI

HAYRETTİN NUHOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Sayın Genel Müdür, sizi dinledikten sonra artık balık yemeye başlayacağım, bu açıdan teşekkür ederim. Ne var ki Komisyonumuza sizden önce, evvelki haftalarda sunum yapan bilim insanları çok ağır tablolar, karanlık tablolar çizdiler. Hatta bir tanesi, önemli bir deniz bilimcisi 200 adet istavrit üzerine yapılan analizlerin hepsinin tehlikeli çıktığını ifade etti ve bu görüşü ifade eden pek çok bilim insanı çıktı, hâlen de devam ediyorlar. Siz, devletin en üst kurumunun Genel Müdürü olarak farklı düşünce beyan eden bu bilim insanlarıyla görüşmeyi hiç düşündünüz mü? Düşündüyseniz ne zaman görüşecekseniz, düşünmediyseniz görüşmeyi bir planlamaya alacak mısınız? Birinci sorum bu.

İkincisi: Her ne kadar "Marmara Denizi balıkların göç yoludur, dolayısıyla etkiliyor." falan gibi iddialar çok dile getirildiyse de hâlen Karadeniz ağırlıklı hamsinin kesinlikle masum olduğunu söyleyebilir misiniz? Soracağım bu iki sorudur.

Teşekkür ederim.

BALIKÇILIK VE SU ÜRÜNLERİ GENEL MÜDÜRÜ MUSTAFA ALTUĞ ATALAY - Efendim, ikinci soruyu doğru cevaplayabilmek için tekrar eder misiniz? Yani "masum" derken sağlıklı mı?

HAYRETTİN NUHOĞLU (İstanbul) - Evet, hamsi masum sayılır mı yani temiz midir, o anlamda soruyorum.

BALIKÇILIK VE SU ÜRÜNLERİ GENEL MÜDÜRÜ MUSTAFA ALTUĞ ATALAY - Sayın Vekilim, bu, Çernobilli çayın içilmesi gibi, hiç tereddüt etmeden ben yiyorum. Hocalarımızla da sık sık görüşüyorum. Hatta televizyona çıkıp "Ya, bu müsilajlı balığı yerseniz şöyle olur." diyen hocalarımıza açıyorum telefonu ve soruyorum: "Hangi veriye göre bunu söylüyorsunuz?" "Ya, genel olarak, hani tedbir olarak... Bir de oradan cımbızlandı, televizyona çıktı." Peki, burada, o balığın yenmemesi gerektiğini söyleyen hocamız hangi veriye göre... Ben diyorum ki: Bakanlığımın yapmış olduğu analizler var. "İstavrit balığında bakteri var mı?" derseniz, var. Yani bakteriye hayvansal hastalık olarak bakar isek bu balıklarda rahatsızlık var mı? Var ama insan gıdası olarak yani pişmiş şekilde bunu yediğiniz zaman hiçbir şey olmaz. Dolayısıyla insan sağlığını riske atacak herhangi bir unsura şu anda rastlanmadı; rastlansa, emin olun, hiç tereddütsüz gereğini yaparız Sayın Vekilim. Yani pişirdiğiniz zaman... Levent Artüz Hocamız muhtemelen söylemiştir. Ben Levent Artüz Hocamızla da konuştum, bilmiyorum, belki gıyabında konuşuyorum ama...

HAYRETTİN NUHOĞLU (İstanbul) - Hayır, o ifade etti özellikle 200 adet istavrit üzerindeki çalışmayı.

BALIKÇILIK VE SU ÜRÜNLERİ GENEL MÜDÜRÜ MUSTAFA ALTUĞ ATALAY - İstavritte Levent Artüz Hocamızın da şeyi var. "Peki, Hocam, siz yiyor musunuz?" dedim, "Dün gece yedim." dedi. Yani telefonla konuştum, dedim ki: "Hocam, siz yiyor musunuz? Bu balığın bakteri taşıdığını, özellikle sindirim sisteminde..." "Ya, ne alakası var? Onu daha dün gece yedim, bu balık yenir." dedi hatta. Ha, gene tavsiye ediyorum, suşi yapmayın, bunu televizyona çıktığım zaman da söylüyorum ama pişirip yediğiniz zaman herhangi bir şey -suşiyi normalde de tavsiye etmiyorum- yok. Hocalarımızın da ifadelerini tahmin ettim. Ben tereddütsüz yiyorum, hamsiyi de yiyorum, özellikle Karadeniz hamsisini çok daha rahat yiyorum. Müsilaj olsa da olmasa da Bakanlığımız her iki haftada bir farklı yerlerden balık numunelerini alır, analizlerini yapar, tedbir alınması gereken bir şey var ise tedbir alırız ama bugüne kadar bir kere oldu, o da çok geçmiş yıllarda, başka bir şeydi ki tedbirini aldık, ondan sonra tekrar normale döndü. Yani bugüne kadar balıkta anormal herhangi bir şeye rastlamadık, kendim de üç gündür balık yiyorum, bugün öğlen de balık yedim, endişe de duymuyorum verileri bildiğim için.

DENİZ ÜRÜNLERİ AVCILARI ÜRETİCİLERİ MERKEZ BİRLİĞİ BAŞKANI NİHAT IŞIK - Vekilim, zaten bu müsilaj bu sene veya 2020'de olan bir olay değil, 94'te oldu, 95'te oldu, 2000 yıllarında oldu. Biz müsilajın içinden balık alıp yedik, olsa zaten bize bir şey olurdu. Yıllardan beri biz müsilajın içinden yiyoruz balıkları, hiçbir sıkıntı yok. Her gün yiyoruz, öğle yemeği balık zaten.

HAYRETTİN NUHOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, bu farklı görüş belirten bilim insanlarını tekrar mı çağırsak, ne yapsak yani dinlesek?

BAŞKAN MUSTAFA DEMİR - En sonunda değerlendirme toplantısı alırız.

HAYRETTİN NUHOĞLU (İstanbul) - Bu kadar farklı görüş...

Teşekkür ederiz.