ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, ben Mustafa Bey'in bana yönelik olan sözlerinden dolayı söz aldım fakat şunu söyleyeyim hemen, "sorumlu muhalefet" kavramıyla bana yönelik bir cümle kullandı: Bakın, sorumluluğumuz gerçekten bu ülkenin cazibe bir ülke hâline getirilmesidir, bizim bütün çabamız bu yöndedir. Öte taraftan, biz hani "çağlar" diyoruz ya, Yakın Çağ, Orta Çağ, bilgi çağı yani bunlar birer süreç. Şöyle bir sorunla biz karşı karşıyayız Türkiye'de maalesef: Bakın, yatırımcılar açısından önemli olan sorun nedir biliyor musunuz, hukuki güvenlik ilkesidir, hukuk meselenizi ve ortamınızı sorgulayarak ancak gelip bu ülkede yatırım yapmak isterler.

Bir diğer mesele, siz de dile getirdiniz, düşünce özgürlüğü çok önemli bir kriterdir ve öte taraftan şunu da hemen ben belirteyim: Bakın, o kadar önemli şeylerle, bu dijital çağda mahkemelerimizin kararlarını uygulamayan bir yapıyla biz karşı karşıyayız, hukuki güvenlik ilkesi şu anda gerçekten rafa kaldırılmış durumda yani hukuk sisteminin gerçek anlamda gözden geçirilmesi lazım. Ben bunu süreç olarak değerlendirdiğimde yani Orta Çağ'ın her tarafının bütün aşamasıyla kötü olduğunu söylemek de mümkün değil çünkü bu bir süreçtir, bir süre meselesidir. Biz dijital çağda, bilişim çağında düşünceye maalesef yasaklama getiren bir ülke hâline gelmiş durumdayız ve şunu net bir şekilde söyleyeyim: Bizim sorumluluğumuz gerçekten bu ülkenin bütün yapılarıyla, bütün halklarıyla, bütün renkleriyle barış ve gerçek anlamda özgürlükler içerisinde yaşanılabilir bir ülke hâline getirilmesidir. Bizim sorumluluğumuz budur, biz bunu yerine getiriyoruz.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Çok teşekkür ediyorum.

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Bir de Sayın Başkan, ben bir öneride bulunayım. Özellikle, bu hani şeyle ilgili, özgürlükler açısından ve bu konuda yetkin olan bir Doktor Murat Volkan Dülger, bilişim hukuku konusunda çalışmaları var, kitaplardan ben takip ettim, belki çağrılabilir diye ben öneride bulunmak istiyorum.