KOMİSYON KONUŞMASI

BEDRİ SERTER (İzmir) - Sayın Başkanım, teşekkür ederim.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, 2022 bütçe sunumunuzu dinledim. Cumhuriyetin 2'nci yüzyılına başlarken üç yıllık tek adam rejiminin ülkemi getirdiği acı durumun sonuçları her geçen gün hepimizin hafızalarına daha fazla kazınmakta. Son üç yıldır, tek adam rejiminin başladığı tarihten bugüne defaaten "Bütçelerimiz Türkiye'de yaşayan her bir ferdin bütçesidir." demenize rağmen, artık bütçenin, kurduğunuz düzenin geldiği son noktada, sadece saray şürekası ve sarayın önünü açtığı, 5'li müteahhidin, müteahhit kitlesinin bütçesi olduğu apaçık ortadadır.

Yazılabildiği kadarıyla, önümüze gelen Sayıştay raporlarını okudukça da insanın inanası gelmiyor. Tüm yazılanlar hiç yokmuşçasına, bu raporları ve bütçeleri sizin ve Cumhur İttifakı'na bağlı milletvekillerinin burada ballandıra ballandıra yüzleri kızarmadan savunmalarını da Türkiye Cumhuriyeti'nin bir ferdi olarak içime sindiremiyorum.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - O ne demek ya?

ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) - Böyle bir şey olabilir mi?

BEDRİ SERTER (İzmir) - Bu bütçe, yoksulun daha da yoksullaştığı, yandaşların önlerinin açılıp daha da zenginleştirildiği...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bedri Bey, kullandığımız kelimelere lütfen dikkat edelim; eleştirelim ama şahsileştirmeyelim ve kullandığımız kelimelere dikkat edelim.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Sizin yüzünüz kızarsın.

BEDRİ SERTER (İzmir) - Dikkat ediyorum Sayın Başkanım.

Yandaşların önlerinin açılıp daha da zenginleştirildiği, yoksulluk rakamının 10 bin TL'ye dayandığı bir dönemde insanların çöpten ekmek, yemek artığı toplayıp ailesini oradan topladığı artıklarla beslemeye çalıştığı, asgari ücretle geçinen yurttaşlarımızın "Artık ekmek bile alamayacak durumdayım." dediği bir ülkede bütün bunların hiç olmadığı ve görülmediği bir bütçeyi değerlendiriyoruz bugün. Bu konu hiç içime sinmiyor.

Önümüz kış, doğal gaz, odun, kömür fiyatları 2020 yılına göre 2 katına çıktı. Durmamacasına zamlar yağıyor ve "Bu kış nasıl ısınacağım?" diyen vatandaşın derdine derman olmayan, olamayan bir bütçeyi konuşuyoruz bugün.

2019'da bütçe tartışılırken 5,71 olan dolar, 2020'de 8,18; bugün 9,85'leri gördü. Durum buyken ülkemin emeklisi de işçisi de kadını da çocuğu da esnafı da sanayicisi de kan ağlamakta, kızılcık şerbeti içip kan kusmakta ve sizler hâlâ tek adam rejiminin bütçesinde bu çığlığı duymamaktasınız.

Size bir örnek vereyim: 2012'de 100 TL 66 dolar alıyordu, bugün 100 TL 10 dolar almakta. Yine, 2002'de 100 TL'ye 440 yumurta alınıyordu, bugün 100 TL'yle 95 yumurta alınmakta. Burada Cumhur İttifakı'nın vekilleri konuşurken "Yol, köprü, tünel yaptık, asfalt yaptık." deyip duruyorlar ama Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, sizin ve Cumhur İttifakı üyelerinin bahsettiği bu nesnel şeyler insanların karnını doyurmamakta çünkü bu yapılanlar sizin "eser" dediğiniz, bizim millete yapılması gereken normal hizmet olarak gördüklerimiz, insanlarımızı fakirleştirdi. Neden mi? Her gün bu övündüğünüz eserlerinizle, aldığınız borçlarla her kişinin cebinden en az üç ekmek parası tefecilere faiz ödüyoruz; her gün. 83 milyon çarpı 3 ekmek hesabını sizlere bırakmaktayım.

2020 yılında bütçenin 175,3 milyar TL açık verdiğini söylemiştiniz. Bugün, hiç çekinmeden, halktan utanmadan, bizlerin önüne 2022'de 278,4 milyar TL yani eski parayla 278 katrilyon Türk lirası bütçe açığı getiriyorsunuz. İçinde milyonlarca lira sarayın yiyecek içecek harcamaları olan böyle bir bütçenin her geçen yıl katlanarak artan bütçe açığını burada anlatırken hiç mi sıkılmıyorsunuz? Bütçe açığını iki yılda neredeyse 2'ye katladınız. Yüzyıllar önce Şeyh Edebali demişti ki: "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın." Ama yüzyıllar sonra, 2021 yılında bu sözü tam tersine çevirdik; insanlar köle gibi çalışıyorlar, sadece tek adam düzenine su taşımak için. Neden mi? 2022 bütçesinin gelirlerinin yüzde 86'sını vatandaşlardan aldığınız vergilere bağladığınız için vatandaş yine emeğini, alın terini sizin saraylarınız için dökecek. Yandaş için yatırım varken, vatandaş için istihdam yokken dert sadece kümesteki kazları yolmaya mı geldi? "Derin yoksulluk" kavramı sizin yirmi yıllık iktidarınızın sonucunda rütbeler oldu. Orta kesim yok oldu, sadece elit yandaşların kesimi ve zengin kesimi...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, süreniz tamamlanmıştır Sayın Serter.

Teşekkür ediyorum.

BEDRİ SERTER (İzmir) - İki dakika toparlayayım Sayın Başkan.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir dakika vaktimiz yok.

Son bir cümle alayım, kapanış cümlesi söyleyecekseniz buyurun.

BEDRİ SERTER (İzmir) - Peki, teşekkür ediyorum.

Bu durumda, inşallah önümüzdeki yıl bütçesini hazırlayacağımız bir dönem yakın gelmiştir.

Sizlere saygılar sunuyorum.

Çok teşekkür ederim.