KOMİSYON KONUŞMASI

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Evet, teşekkür ediyorum.

Sayın Başkanım, çok saygıdeğer milletvekillerimiz, çok değerli Bakanım, Bakan Yardımcılarımız, kıymetli bürokratlarımız, basınımızın çok değerli mensupları, hazırun; ben de hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum

Sayın Bakanım, sunumunuzu çok dikkatle takip ettim, gerçekten bir Türk insan olarak çok büyük bir mutluluk duydum, geleceğe yönelik çok güzel şeyler ifade ettiniz. Geçen yıl vermiş olduğumuz sözlerin yüzde 90'ını yerine getirmiş olmanın, bugün burada bunu duymuş olmanın da bir mutluluğunu yaşıyoruz.

Yine, 3 Kasım 2002'de iktidara gelişimizin 20'nci yılını hep birlikte yaşıyoruz. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız "Bundan sonra Türkiye'de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak." demişti. Gerçekten tarımdan sanayiye, sağlıktan iç ve dış politikaya bütün alanlarda Türkiye'ye çok büyük devrimler yaşattık. İnşallah 2023 hedefleri doğrultusunda da bunları yaşamaya ve yaşatmaya devam edeceğiz diyor, tekrar bir kere daha saygıyla selamlıyorum herkesi.

Yine, sabahleyin, konuşmacılardan bir kısmı, özellikle sizin yapmış olduğunuz o konuşmalarla gurur duymak yerine, üniversite önünde arabanın üzerine çıkarak zıplayan, öğrenci olmadığı kesin olan ama ne olduğu bilinmeyenlerin sözcülüğünü yaptı; onun yerine, keşke, TEKNOFEST'te "drone" uçuran gençlerimizden bahsetselerdi. Yine, ortalığı yakıp yıkan, zarar veren Gezi kafalı güruhun burada şubesi olacaklarına, keşke, kırk beş gün içerisinde solunum cihazını üreterek hem ihraç eden hem de ülke insanının faydasına sunan teknolojilerden bahsedilmiş olsalardı.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Batıyor o firmalar, gerçekten batıyor.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Yine, Türkiye'ye ültimatom verme hadsizliğinde bulunan o diplomatlara methiyeler düzmek yerine, İHA'dan, SİHA'dan ve benzeri savunma teknolojilerimizden bahsetmiş olsalardı. Bahsetmesinler ama biz, TOGG'u banttan indirmeye, yerli uçağımızı yapmaya, batarya üretmeye... Ve Türkiye'yi cumhuriyetinin 100'üncü yılında inşallah, daha da ileri noktalara götürme duygusu ve düşüncesi içerisinde olacağız. Tabii, bunları söyleyerek ben polemiğe girmek istemiyorum, aslında bunların hepsi gerçek, onlarca gerçek var.

Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü kuruluş yıl dönümüne yaklaşırken, ülkemizin her yönden bağımsızlığını pekiştirecek, toplumsal refahını artıracak adımları atmak Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın en önemli önceliği olmuştur. Bakanlığımızın bu amaç doğrultusunda, sanayi ve teknoloji alanlarında elde edilecek başarılarının ne kadar hayati olduğunu bugün bir kere daha görmüş olduk. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde ülkemiz her alanda büyük bir değişim ve dönüşüm süreci yaşadı. Son on dokuz yılda bölgemizdeki tehditlere, açık meydan okuma ve saldırılara karşı birliğimizi, dirliğimizi, siyasi ve ekonomik istikrarımızı korumak için büyük mücadeleler verdik, vermeye devam ediyoruz. Milletimizin onayıyla devreye giren Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle birlikte iş yapma süreçlerinin kolaylaştığı, sonuç almanın hızlandığı yeni bir dönemde, diğer tüm bakanlıklarımız gibi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız da ülkemizin ilerlemesi için gerekli bütün çalışmaları yerine getiriyor. Güçlü sanayi altyapımız, firmalarımızın üretim esnekliği, nitelikli insan kaynağımız ve yenilikçiliği teşvik eden AR-GE ekosistemimiz sayesinde önemli başarılara bugün imza atıyoruz. Türkiye'yi bir üst lige çıkarma, dünyanın en gelişmiş ekonomileri arasına sokma girişimlerimizin devam ettiği bu dönemde de yeni başarı hikayesinin gövdesini de millî teknoloji hamlesi ışığında geliştirdiğimiz sanayi ve teknoloji politikaları oluşturmaktadır. İnsansız hava araçları teknolojilerinde dünyanın en başarılı 3 ülkesi arasındayız. Akıncı'nın katılımıyla bir üst lige çıkardığımız İHA filomuzla Muharip İnsansız Uçak Sistemi'mizin de devreye girmesiyle inşallah, dünyanın 1 numarası hâline geleceğiz. Dünyada, kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini yapabilen 10 ülke içerisinde yer alıyoruz. Şu an dünyanın ilk 100 savunma şirketi içerisinde 7 firmamızın olduğunu bir kere daha hatırlatmak isterim. Küresel rekabet gücümüzü artıran, ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı temin edecek ve kritik teknolojilerde atılım yapacak politikaları bir bütün olarak uygulayan Bakanlığımızın savunma sanayisinde kaydettiği başarı, sanayinin diğer sektörlerinde de rol model olarak ortaya çıkmıştır. Dijitalleşen dünyada pazar değil yüksek teknoloji ve katma değer üreten öncü Türkiye için, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, paydaşlarının katılımıyla, katkılarıyla 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi'ni de oluşturmuştur. Yüksek teknoloji ve inovasyon, dijital dönüşüm ve sanayi hamlesi, girişimcilik, beşeri sermaye ve altyapı olmak üzere 5 ana bileşenden oluşan stratejimiz doğrultusunda da ülkemizi sanayi ve teknoloji alanında 2023 hedeflerine taşıyacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın.

Büyük ve güçlü Türkiye'ye giden yolda en büyük sermayemiz olan gençliğimize, bilim insanlarımıza, üniversitelerimize, araştırmacılarımıza, sanayicilerimize, girişimcilerimize, KOBİ'lerimize, işçi ve emekçilerimize güvenimizin tam olduğunu bir kere daha belirtmek istiyorum.

Bakanlığımızın çalışmaları arasında, ülkemizin reel sektör envanteri çıkarıldı, teknoloji alanındaki firmalara yerli malı desteği sağlanmış oldu, AR-GE ve yenilikçi projelere destek verildi. Bakanlığımız tarafından 2020 yılında AR-GE harcamalarının millî gelire oranının yüzde 1,09'a yükseltildiğini ifade etmek istiyorum, bu oran 2002 yılında sadece binde 5'ti. Asıl önemli olan ise bu AR-GE harcaması ve yatırımların özel sektör öncülüğünde artıyor olmasıdır. Harcamaların yüzde 65'ini, finansmanın da yüzde 57'sini özel sektörümüz gerçekleştirmiştir. Teknoparklardan 3,6 milyar dolarlık ihracat yapıldı bugüne kadar. Bakanlığımız AR-GE ve tasarım merkezleri sayısını artırmış, bilişim vadisi projelerini hayata geçirmiş, Antarktika Ulusal Kutup Bilim Programı'nı yürütmüş, OSB'lerde teknik kolejler kurulmuştur. Bakanlığımız, gerek endüstri bölgelerinin oluşturulması gerekse OSB'lerde verimliliği artıracak ve dijital dönüşümü sağlayacak model fabrika kurulum faaliyetleriyle de ülkemizin, ileri sanayi ülkesi, bilim merkezi ve teknoloji üssü olma yolunda emin adımlarla ilerlemesine katkı sağlamıştır.

Yine, hedefler doğrultusunda, yerli marka otomobilimiz TOGG'un seri üretimi gerçekleştirilecek olup AR-GE ve tasarım çalışmalarının yanı sıra üretim altyapısının kurulması, nihai aracın çıkarılması, marka ve tedarik zincirinin oluşturulması, satış ve pazarlama faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi ve satış sonrası ağın kurulması konularında Bakanlığımız tarafından çalışmalar sona doğru gelmiştir. Bakanlığımızın himayesinde yapılan TOGG yerli otomobil projesiyle altmış yıllık hayal gerçeğe dönüştü. "Türkiye'nin otomobili"ni üretecek fabrika on sekiz ayda tamamlanıp aracın 2022 yılında banttan indirilmesi planlanıyor. Böylece, Avrupa'nın doğuştan elektrikli ilk ve tek SUV modeli Türkiye'den yola çıkacak, üretime geçtikten üç yıl sonra binek otomobiller de ülkemizde en yüksek yerlilikle üretilen tek marka "Türkiye'nin otomobili" olacaktır. Yediden yetmişe 83 milyonun tamamı, genci yaşlısıyla milletimizin her bir ferdi ülkemizin gücünü ve üretim kapasitesini temsil eden bu projeyi sahiplenmiştir, muhalefetin de sahiplenip gurur duymasını bekliyoruz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Projeyle tamamlarsanız memnun olurum.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Evet, aslında, daha, o kadar çok söyleyeceğimiz şey var ki ama süremi tamamladığım için...

Sayın Bakanım, bütçenizin hayırlı, bereketli olmasını temenni ediyor, hazırunu saygıyla sevgiyle selamlıyorum.