MUAZZEZ ORHAN IŞIK (Van) - Teşekkürler.

İktidarınız süresince muhalefetin görüş ve önerilerini dikkate almayan anlayışınızla bütçe görüşmelerini de bir formaliteye dönüştürdünüz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesinin adil bir şekilde dağıtılması toplumsal hizmeti, istihdamı, üretimi etkileyecektir. Maalesef birçok bakanlıkta gördüğümüz eşitsizlik ve dengesizlik bu Bakanlıkta da var. Bütçe ve uygulamalar belirli bölgelere sektörler ve yandaşlara aktarılmaktadır. Bazı göstermelik uygulamalar dışında birçok bölge, sektör, işletme Sanayi Bakanlığının teşvik sisteminden ve uygulamalarından yararlandırılmamaktadır. Resmî veriler bile bu bölgesel adaletsizliği gösteriyor. Türkiye'de faaliyette olan 89 Teknoloji Geliştirme Merkezinin sadece 9 tanesi bölge illerimizdedir; bu 9 tanesinin toplam kapasitesi de bazı yerlerdeki tek bir teknokentin kapasitesi kadar yoktur. Bölgesel eşitsizlik böyle mi son bulacak?

1.260 AR-GE merkezinin sadece 20 tanesi bölge illerindedir, bunların da yarısı Antep'tedir. Antep dışında hangi bölge ilinde sanayi ve teknoloji adına bir şey yapıyorsunuz? Yıllar itibarıyla politikalarınızın sonucunda maalesef Antep'i de bitirdiniz. Yine, faaliyette olan 346 AR-GE tasarım merkezinden sadece 2 tanesi bölgemizdedir. Diyarbakır, Urfa ve Van gibi nüfusu milyonlarla ifade edilen bu şehirlerde neden AR-GE faaliyetleri desteklenmemektedir?

Türkiye'de devam eden birçok sorunun nedeni olan bölgesel ayrımcılık, eşitsizlik ve dengesizlik meselesinin en somut örneklerinden biri de Bakanlığınızın yönettiği yatırım teşvik programının istatistikleriyle gösterilebilir. 2001-2021 arası verilen yatırım teşviki istatistikleri incelendiğinde yani AKP iktidarı döneminde eşitsizliğin teşvik edildiği görülecektir. Sözde en çok yatırım teşvikinin verildiği bölge illerine verilen teşvikin toplam teşvikler içerisindeki payı yüzde 9'dur. Teşvik edilen istihdam içinde bu bölgelerin payı sadece 20'dir. En yüksek işsizlik oranının olduğu bu bölge illerimizde daha çok istihdam odaklı bir teşvik programı uygulanmalıydı. Bu eşitsizlik nedeniyle mevsimlik işçiler kürdistandan kalkıp Trakya'ya, Çukurova'ya, Ege'ye, Karadeniz'e gündelik işçi olarak gitmek zorunda kalmaktadır. Bölge illerinde işsizlik Türkiye ortalamasının -yerine göre- 2-3 katıdır. Türkiye'de yüzde 14 bandının altında olan işsizlik bazı bölge illerinde yüzde 35-40 civarındadır. Halklarımız AKP politikalarıyla günlük ekmeğe muhtaç bırakılmıştır, işsiz ve gelirsiz bırakılmıştır. İstanbul'da ortalama 50 bin olan kişi başı gelir, bölge illerinde genellikle 20 binin altındadır. Urfa, Ağrı, Muş, Diyarbakır, Van gibi illerimizde her 3 kişiden 1'inin kişi başına düşen geliri bin lira bile değildir. Saltanatınız uğruna milyonlarca insanı sosyal yardımlara, gıda paketlerine mahkûm ettiniz. Vakıflar, PTT önünde bekleyen yoksulluk kuyrukları sizin en büyük eserinizdir.

Bölge illerinde yasakladığınız yaylalar, meralar nedeniyle tarım ve hayvancılık bitme noktasına gelmiştir. Teşvik ettiğiniz savaş ve çatışma siyaseti nedeniyle turizm hareketliliği de neredeyse durmuştur. Hizmet sektöründe ise yandaş tekelleriniz, zincir marketleriniz küçük işletmeyi, KOBİ'leri bitirmiştir. Bölgeyi sömüren ve küçük esnafı nefessiz bırakan tüm zincir marketlerin en büyük ortakları da iktidarınız ve yandaşlarınızdır.

Önceki dönemde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının isminde bulunan "bilim" ibaresinin çıkarılması yerinde olmuştur çünkü Covid-19 koşullarında en bilim dışı uygulamalar bu ülkede yaşanmıştır. Her gün 200'den fazla vatandaşımız Covid'den yaşamını yitirmektedir ancak yerli aşı bir söylentiden ibaret kalmıştır.

Türkiye akademilerini kriminalize ederek aydınları "yandaş, düşman" diye ayıran, gazetecileri ve siyasileri hukuksuz bir şekilde tutuklayan bir iktidar ne bilimi ne sanayiyi teşvik edemez. Bir yerde fikir özgürlüğü yoksa orada bilimsel gelişme olmaz. AKP iktidarının bölgede sanayi ve teknoloji adına yaptıkları koskocaman bir hiçtir.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Süreniz dolmuştur.

MUAZZEZ ORHAN IŞIK (Van) - Bitiriyorum Başkan.

Bölgede sanayi sitelerinin altyapılarının sayısı yetersizdir.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum, süreniz dolmuştur.

Değerli arkadaşlar, 2 hususta kayıtlara bir düzeltme geçirmem gerekiyor: Birincisi, Türkiye Cumhuriyeti'nde "kürdistan" isimli bir bölge yoktur.

MUAZZEZ ORHAN IŞIK (Van) - Var, var. Tarihe bakalım, Meclisin kayıtlarında var.