KOMİSYON KONUŞMASI

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Evet, yani belki biz yanlış anlattık.

Şöyle: Yani biz Marmara'yı kesinlikle alıcı ortam olarak görmüyoruz, değerlendirmiyoruz, doğru da bulmuyoruz yani bir foseptik çukuru gibi Marmara Denizi'ni kullanmanın yanlış olduğunu değerlendiriyoruz ve buna ilişkin de zaten Stratejik Plan bunu içeriyor. Yani şu an Marmara Bölgesi'ndeki bütün atık su arıtma tesisleri, bütün kirleticiler incelenmiş; yüzde 46'sı ileri biyolojik arıtma tesisi. İleri biyolojik arıtma tesisi ne demek? Yani bu, aslında...

RIDVAN TURAN (Mersin) - Azot, fosfor tutuyor demek.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Bu su ki geri kullanmasını da artıralım diyoruz yani bu atık su arıtma tesislerinden çıkan suların şu an yüzde 3'ünü kullanıyoruz, diyoruz ki bunu yüzde 5'e, sonra yüzde 15'e çıkaralım. Dolayısıyla, bizim arıtılmış suların, ileri biyolojik arıtılmış suların Marmara Denizi'ne verilmesi, bu noktada "Denize derin deşarj" dediğiniz bu değil herhâlde.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Aynı zamanda bu da.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Kaliteli arıtılıp veriliyorsa, tamam.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Ağır metaller, diğer toksik...

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Ama şöyle, Sayın Vekilim: Bunun bilimsel olarak şu an Marmara'ya zarar verdiğine dair, ileri biyolojik arıtmadan bahsediyoruz yani sonuçta bunun standartlarını koyuyoruz, bu standartlar çerçevesinde ekolojik yaşama herhangi bir zararı olmayacak şekliyle standart belirliyoruz, bunu da diyoruz ki Marmara'ya ver, hatta bırak Marmara'yı, bahçede kullan, derede kullan.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Sayın Bakanım, sizin yönetmeliğinizde bu "Olmaz." diye yazıyor.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Hayır, hayır. Bakın, şimdi, Sayın Vekilim, şu Stratejik Plan 2024'e kadar bütün Marmara'daki kirleticilerin atık su arıtma tesislerinin yüzde 100'ünü... Ama ileri biyolojik arıtma tesisi ama membran teknolojisi ama ozon teknolojisi; sonuçta o, kullanma suyu kalitesinde su üretecek şekliyle bertarafıdır; bunu nereye verirse versin. Zaten ben diyorum ki denize vermeyi bırak, getir o suları kullanalım yani şehirde kullanalım, bahçe sulamada kullanalım. Dolayısıyla, zararlı bir su olsa orada nasıl kullanacağım?

RIDVAN TURAN (Mersin) - Sayın Bakanım, iki farklı şeyi konuşuyoruz yalnız.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Dolayısıyla, o su zararlı değil. Yani bizim...

RIDVAN TURAN (Mersin) - Membran yaparsanız evet ama ileri biyolojik dediğiniz şey, burada alıcı ortam standardı konulurken yapılan hesap yani ileri biyolojik midir, fiziksel midir ayrımı yapmıyor.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Bakın, ama ben ne diyorum...

RIDVAN TURAN (Mersin) - Yönetmelikte diyor ki: "Bu, oksijen miktarına göre belirlenecek." Ya yönetmeliği değiştirmek gerekir bu konuda, o zaman da hangi veriler ışığında değiştiriyoruz, onu koymak gerekir.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Sayın Vekilim, yeni bir eylem planı koymuşuz diyorum ortaya, yeni eylem planı çerçevesinde bu adımların atılması zorunlu diyorum. 2024'e kadar oradaki belediyeler, oradaki sanayi kuruluşları bu tesisleri yapmakta zorunlu, bunu yaptıktan sonra da Marmara'nın alıcı ortam olması, olmaması çok önemli değil. Neden? Hatta hatta o temizlenmiş suların oraya verilmesinin oradaki oksijen seviyesini artırma adına faydası da olacak. Şimdi, dolayısıyla, bizim planımız bu çerçevede. Orada belki yanlış anlaşılma var. Yani biz, hiçbir şekilde Marmara'yı foseptik mantığında düşünmüyoruz, arıtılmamış 1 gram suyu oraya bırakmayacaklar.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Ergene için ne diyorsunuz?

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Ergene'nin şu an kullanılan kapasitesi yüzde 3'tür, yüzde 3'ü Marmara'ya denize derin deşarj yapılmaktadır. Denize derin deşarj yapılan su ileri biyolojik arıtma tesisinden geçmektedir. Dolayısıyla, oradaki... Ki biz bu söylemler üzerine ODTÜ'yle oradan numune aldırdık, suyun kalitesinde yani ileri biyolojik arıtma veya işte, "Arıtılmadan gidiyor." diye bir söylem söz konusuydu, herhangi bir farklılık yok, eski... Hatta hatta bırakın onu, bakın Marmara'da -bunlar bilimsel çalışma, siz de bilimle uğraşıyorsunuz- 1960 yılındaki azot, fosfor seviyesi ile 1990 itibarıyla... Bakın, 1960'ta çok düşük, 6; 1990'la birlikte 10 seviyelerine çıkmış, 10 ile 12 arasında geziyor. Bu, 2020 yılında da aynı, 1990 yılında da aynı. Bu azot, bu da fosfor, size bunun çıktılarını verelim, bilimsel şeylerini de verelim, burada bir farklılık söz konusu değil. Sonuçta, bizim eylem planımız, bu çerçevede yapılacak tesislerin hepsinin ileri biyolojik arıtma tesisine, membran teknolojisine, ozon teknolojisine geçmesiyle birlikte bunu denize derin deşarj yapabilirsiniz, ister denize yapın, ister başka yere yapın, bunun bize zararı yok; aksine, faydası var. 2024'e kadar da bütün işletmeler buna geçmek zorunda, bölgede iş yapan bütün sanayi tesisleri. Bakın, 1950'lerdeki düzensiz göçle bu sorunları yaşamışız. Orada kurulan fabrikaların, OSB'lerin -gittiniz, gördünüz- hepsinin tesis kurma zorunluluğu var yani bunu açarken oraya bu tesisleri kurmak zorundalar. Kurduktan sonra da ama belediye deşarjına ama denize, neyse orası, bizim gösterdiğimiz alan neresiyse oraya deşarj etmek zorunda. Bunların sürekli izlemelerini değiştirdik, OSB'leri gezdiyseniz görmüş olmanız lazım, bunlar zorunlu. Ha, olmayan küçük işletmeler var, kurulmuş, zamanla şey yapılmamış; şimdi, bunların hepsinin, bu plan, 2024'e kadar geçmesini zorunlu hâle getiriyor.

Bunun dışında, Türkiye'nin en büyük çevre projesi diyeceğimiz, bugünkü paralarla belki 10 milyar liralık bir proje de -ki 5 tane atık su arıtma tesisinde arıtılan suların denize derin deşarjını sağlayacak proje, Ergene- inşallah önümüzdeki yıl itibarıyla tamamlanacak diye biliyorum ve bu çerçevede, oradaki sorun sadece şudur: Tuzluluk ve renk parametresiyle alakalı sorundur, Ergene'ye deşarjdan bahsediyorum. Bunları gidermek için de çalışma yapıldı, belki gördünüz onu, Gaziantep Sanayi Sitesinde uygulanıyor, onu izliyoruz, eğer o tutarsa bunu tüm Türkiye'ye yayacağız, Tekirdağ'da da varmış. Dolayısıyla, bu noktada sanayi tesislerinin de arıtması olmak zorunda, zaten yönetmelik de bunu içeriyor. Marmara Denizi'ni özel çevre koruma bölgesi ilan etmeyi de aslında bir kuyumcu hassasiyetiyle burayı yönetmek için yapıyoruz. Burada gerek o karasal kirleticileri gerek deniz kökenli kirleticilerin hepsini takip edeceğiz, etmek zorundayız. Tekrar söylüyorum: Marmara Denizi'nin foseptik gibi kullanılmasını istemeyen başta biziz ve buna da müsaade etmeyeceğiz. İnşallah, bu eylem planı çerçevesinde bunları hep birlikte, hepimizin desteğiyle hayata geçirdiğimiz anda da kalıcı çözümleri de ortaya koymuş olacağız, burada hiçbir endişe, tereddüt olmasın. Belki biz yanlış anlattık. Dolayısıyla, arıtılmış suların verilmesinde bir sakınca söz konusu değil.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Uzatmayacağım, birkaç şey söyleyeyim.

Sayın Bakanım, ileri biyolojik arıtmanın Ergene sularını arıtması mümkün değil. Yani içinde azot ve fosfor olan evsel atıkları ya da benzer atıkları bununla arıtabilirsiniz ama siyanür olan, arsenik olan, siyanür tuzları olan, anilin olan, kurşun olan, kobalt olan, cıva olan, bunları arıtamazsınız; tam tersine, ileri biyolojik arıtmayı bozarsınız, dolayısıyla orada ileri biyolojik diye bir şey olmaz.

İkincisi, söylediklerinizden şunu anlıyorum, eğer böyleyse çok mutluluk verici: Biz 2024 yılına kadar ileri biyolojik dâhil, membran, "reverse osmos" dâhil... Böyle mi diyorsunuz?

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Aynen bunu diyorum.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Bu, şu anlama geliyor ama: Atılacak suyun âdeta içme suyu evsafına geldiği anlamına geliyor. O zaman, zaten su fakiri bir ülkede niye bunu atacaksınız? Her yerde kullanabilirsiniz, mümkündür.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Aynen öyle, kullanalım diyoruz zaten onu da.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Bu çok büyük bir iddia. Ben şu anki projeksiyonlarda, doğrusunu isterseniz, 2024 yılına kadar bütün atık suların ileri membran teknolojisiyle "reverse osmos"la falan arıtılacağını tahmin etmiyorum ama iddia sizin.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Bakın, arkada var tablo, iki tane tesis. Sadece benim iddiam da değil artık, bunun altına ilgili kurum ve kuruluşların hepsi imza attılar, yapmak zorundalar, yapmazlarsa gereğini yaparız.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Vallahi Sayın Bakanım, dün Tarım ve Orman Bakanımız da buradaydı, "reverse osmos" dediğimizde "Litresi 50 sent, çok pahalı." diye anlattı, herkes buradaydı. "Böyle bir şey olmaz." dedi.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Bilmiyorum Bakanımız ne dedi de sonuçta...

ALİ ŞEKER (İstanbul) - "500 milyon euroya mal oluyor, arıtamayız..."

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Yok, buradaki arıtma tesisleri kaç lira, 10 milyar lira mıydı?

ALİ ŞEKER (İstanbul) - İstanbul için 10 milyar lira.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Yok, yok; sadece İstanbul değil, tamamı 10 milyar lira civarında. Ya, 10 olmasın, 15 olsun; Marmara Denizi var, sonuçta memleketimiz için, 15 milyar lira harcanır, yapılır. Biz, bugüne kadar öyle veya böyle... Bu kıyası da söylemek isterim: Nüfusumuzun yüzde 13'üne arıtma hizmeti veriyorduk 2002'de, şu an yüzde 88'ine verir hâle geldik; ha, bunun bir kısmı ön arıtma, bir kısmı ileri biyolojik arıtma, bunu belediyelerimiz yaptı, devletimiz yaptı. Sonuçta, buradan buraya getiren anlayış, inşallah, bundan sonraki süreçte de yüzde 100'ünü arıtacak şekliyle çalışacaktır, siz bize inanın, yaparsa AK PARTİ yapar.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Biz farkındayız Sayın Bakan(!)

Son sözüm şu olsun: ODTÜ'nün sonuçlarından bahsettiniz, size teklifim olsun, Komisyon üyelerinden katılmak isteyen arkadaşlar ile Bakanlığın yetkilileriyle birlikte gidelim, o derin deşarjın oradan su analizlerini alalım, onları...

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Aldık, aldık ya.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Biz de aldık, ben de size söylüyorum ki böyle değil. Sayın Bakan, ben de okuyorum, ben de diyorum ki öyle değil bu değerler, böyle.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Ama ODTÜ'nün gemisi gitti, hocayı arayalım, sorun; ondan aldık diyorum ya.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Anladım da ben de hocayı arayayım, konuşsun sizinle.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Burada bizim ne kazancımız var ki bunu söylememekte, varsa var deriz, yoksa yok deriz. Sonuçta, Ergene'deki kirlilikte geçmişe nazaran herhangi bir değişim söz konusu değil, eskiden de kirliydi.

RIDVAN TURAN (Mersin) - Ergene'de değil, denizde söz konusu.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Döküldüğü yerin orada...

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Biz de denizden aldık zaten. Eski ile yeni arasında bir fark söz konusu değil.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Başka bilim adamları bunun olduğunu iddia ediyor da o açıdan ilginç.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANI MURAT KURUM - Doktorlar da her şeyi farklı söylüyor biliyorsunuz.