| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/283) ve 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/282) ile Sayıştay tezkereleri a)Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı b)Mesleki Yeterlilik Kurumu c)Sosyal Güvenlik Kurumu ç)Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü d)Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 05 .11.2021 |
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Değerli arkadaşlar, bugün sadece size bir milletvekili olarak değil belki de aranızdaki en genç kişi olarak genç işsizliğinden ve buna bağlı olarak ortaya çıkan beyin göçünden biraz bahsedeceğim. Sayın Bakan, size yöneltilen beyin göçü sorularına karşı "Türkiye'den kaçmak istiyorlar diye bakmamak lazım, gençler dünyayı tanımak istiyorlar." diye cevap vermişsiniz. Herhâlde kendi belediyenizin gezisinde Almanya'ya giden ve dönmeyen, dönmediği iddia edilen 42 partiliniz de dünyayı tanımak istediler diye düşünüyorum. Her gün birinden bir "Hoşça kal." telefonu alıyoruz Sayın Bakan. Daha birkaç gün önce çok yakın bir dostumu ülkede kalması için bizzat ikna etmeye çalışıyordum. Gerçekten dünyayı gezmeye gitmiyorlar, maalesef, ülkemizden kaçıyorlar. Bazılarınınsa cebinde sadece yol parası var ama yine de gidiyorlar Sayın Bakan. Dünyayı tanımak için değil, hak ettikleri değeri görebilmek için göçüyorlar. Dilini, kültürünü bile bilmedikleri, on dokuz yılda mahvettiğiniz düzenden daha çok güveniyorlar o ülkelere ve o sistemlere çünkü yurt dışında vasıfsız bir işçi bile Türkiye'deki kalifiye elemandan daha iyi koşullarda çalışıyor ve yaşıyor. Gençler artık iş bulacaklarına inanmıyorlar, geleceklerini öngöremiyorlar; iş bulsalar bile yarın, yazdığı bir "tweet" yüzünden hapse mi girecek, rektör mü değişecek, acaba partili biri gelip işini elinden mi alacak yoksa işten mi atılacak bilmiyorlar değerli arkadaşlar. Bakın, TÜİK bile "Yaklaşık yüzde 25 genç işsiz var." diyor, DİSK raporlarına göre bu oran yüzde 40'larda, artık iş arayan 2 gençten 1'i iş bulamıyor demek Sayın Bakan. Sizce bu gençler gerçekten dünyayı gezmeye mi gidiyorlar, merak ediyorum.
Bakın size birkaç tane üzücü örnek vereceğim. Hasan Songur, ataması yapılmayan bir öğretmendi, işçilik yaptığı fabrikada yirmi gün sonra pistonların arasına sıkışarak hayatını kaybetti. Hıdır Ali Genç 21 yaşındaydı -dinlerseniz çok sevinirim Sayın Bakan- okul harçlığını biriktirmek için inşaatta çalışırken 32'nci kattaki asansörden düşerek hayatını kaybetti. Aydın'da 25 yaşındaki sosyal bilimler öğretmeni Merve Çavdar atanamadığı için ne yazık ki intihar etti. Remzi Ersu 22 yaşında, tıp fakültesi öğrencisiydi, o da inşaatta çalışırken ne yazık ki hayatını kaybetti. Ne yazık ki yirmi yılda liyakat diye bir şey bırakmadınız, kurumların içi boşaltıldı, her yeri akrabalarınızla doldurdunuz. Eskiden bu işler ortaya çıkınca siyasilerin en azından yüzü kızarırdı, şimdi en fazla söylenilen kelime "Kandırıldık..." filan falan; rahatsız olmuyor musunuz gerçekten, merak ediyorum.
Bugün ülkede 209 üniversite, 8 milyon öğrenci var; peki, 8 milyon öğrenci için gerçekten bir istihdam planınız var mıydı? Market gibi üniversite açarken ne planlamıştınız acaba? Mezun oldular, iş yok; master yaptılar, iş yok; boş durmamak için doktora yaptılar, hâlâ olmadı Sayın Bakan. Genç işsizlik her yıl sayenizde çığ gibi büyüdü ve OECD sıralamasında yine ülkemiz ilk 3'te, diplomalı işsizlikte ise Avrupa şampiyonuyuz, sizi bir kez daha tebrik ediyorum. Üniversite mezunları iş bulamıyor, gidiyor inşaatta, pazarda çalışıyor; sizce bu potansiyel neden gidiyor, hâlâ anlamadınız mı? Umutsuzlar çünkü Sayın Bakan, Hükûmetin geleceklerini harcadığını biliyorlar çünkü.
Bir şeyi çözmek istiyorsak sorunumuzu iyi tespit etmemiz gerekiyor diye düşünüyorum. Bizim sorunumuz acaba yetersiz bütçe mi, liyakatin olmaması mı yoksa önünüzü görmeden yaptığınız hayalî politikalar mı? Dünün hatalarıyla yarın başka sonuçlar bekleyemezsiniz değerli arkadaşlar. Mesela, artık atamaları liyakate göre mi yapacaksınız yoksa akrabaları, cemaatleri kayırmaya devam mı edeceksiniz? Yazdığınız bu hedefleriniz kâğıt üzerinde gayet güzel gözüküyor ama yetersizler. Bunların bugüne kadar neden yapılmadığına ilişkin de bir öz eleştiriniz var mı merak ediyorum.
Eğitim düzeyleri ne olursa olsun gençlerin düzenli çalışma saatleri, düzenli maaş ve tatil beklenti hakları var. Gençler sayenizde artık hayalleri için değil, hayatta kalabilmek için dilek tutuyor ama siz çay içecek, otobüse binecek parası olmayan gençlere 3, hatta 4 çocuk tavsiye ediyorsunuz. Yandaşlar üçer beşer maaş alırken bu gençler nasıl geçinecek diye hiç düşünüyor musunuz? Yüzde 76'sı ilk fırsatta yurt dışına gitmek isteyen gençlerle ilgili "Acaba neyi yanlış yapıyoruz?" diye bir kez bile dert ettiniz mi? Etseydiniz herhâlde bu hâle gelmezdi.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Süreniz tamamlanmıştır.
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Köprülerin, yolların, hastanelerin garantileri var ama Bakanlığınızın gençlere iş ve gelecek garantisi var mı? Lütfen bunu cevaplayın.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşım, süreniz aşmıştır, teşekkür ediyorum, sağ olun.
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Gençlere gelecek borcunuz var Sayın Bakan, gençler de bu borcunuzu sandıkta öder.
Teşekkürler.