| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/283) ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/282) ve Sayıştay tezkereleri a) Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı b) Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 10 .11.2021 |
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Teşekkür ederim.
Bugün size, Bakanlığın adından çıkarttığınız, yokmuş gibi davrandığınız, lehlerine uluslararası sözleşmelere bile tahammül edemediğiniz, ailenin içine sıkıştırmaya çalıştığınız kadın tabunuzdan bahsedeceğim.
"Şunları, bunları yaptık." diye anlatıp övünüyorsunuz ya Sayın Bakan, ben size ne yaptığınızı söyleyeyim: Bu ülkede İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıldı. Sizse, bir Aile Bakanı ve bu ülkede yaşayan bir kadın Bakan olarak sustunuz, sorumlusunuz Sayın Bakan. Hakkı söylemekten sakınanın dilsiz şeytan olduğunu unuttunuz ve sustunuz. Şiddet gören, öldürülen kadınlardan da artık sorumlusunuz. Daha dün Bartın'da gencecik bir kadın öldürüldü, yüzlercesi gibi o da korunabilirdi Sayın Bakan; "algı değişikliği" diyerek İstanbul Sözleşmesi'nden çıktınız, uygulansaydı belki bugün yaşayabilirdi Sayın Bakan.
Peki, acaba yarın bir algı değişikliğiyle 6284'ten, Medeni Kanun'dan, bu sunumda çokça övünerek yazdığınız CEDAW'dan çıkmayacağımız ne malum Sayın Bakan? Bu ülkede her şey sizin algınıza mı emanet? Algınıza göre sözleşmeden çıkılıyor, Bakanlığın adı değişiyor, çocukların istismar edildiği Ensarlılar aklanıyor öyle mi? Demek ki biz kadınların yaşamak için sizin algınızı değiştirmemiz gerekiyor.
Bir kere, kadın cinayetlerinin politik olduğunu kabul etmeniz lazım. "Kravat taktı" diye verilen iyi hâl indirimine "Dur!" demeniz lazım; bunu algılamanız gerekiyor. "Aile" diye diye kadınların can güvenliğini tehdit ediyorsunuz. Görevinizse şiddeti kınamak ya da ayıplamak değil, göreviniz şiddeti önlemek. İstanbul Sözleşmesi'nden de tam olarak bu yüzden vazgeçmeyeceğimizi algılamanız gerekiyor.
Bütçeniz 66 milyar küsur, merkezî bütçenin yüzde 3,3'ü. Tahminî gideriniz zaten 6 milyar lira bundan fazla. Peki, bunun ne kadarını Kadının Statüsü Genel Müdürlüğüne ayıracaksınız? 2020'de her kurumun bütçesi artarken bu kurumun bütçesi düşmüş. O zaman, burada, Komisyonda tartışamamıştık çünkü bütçe teklifinizde "müdürlük payı" yoktu, ben yine göremedim.
Derya Hanım, kadınlar için Bakanlığınızın yapması gereken çok fazla şey var ve bu bütçeyle bu nasıl yapılır, gerçekten bilmiyorum. Büyükşehirlerde ŞÖNİM'lerin artması gerekiyor, kadın konukevi sayısının artırılması gerekiyor. Belediyelerin konukevi açma zorunlulukları var, açılmış mı, bunu denetlemeniz gerekiyor. Alo 183 hattını yaygınlaştırmanız gerekiyor. Bu kadar mı? Hayır. Kadın istihdamının iyileştirilmesi gerekiyor, iş gücüne katılım oranlarındaki cinsiyetler arası makasın daralması lazım. Eşit işe eşit ücret lazım. Kayıt dışı çalışan kadınların sosyal güvenlik sistemine dâhil olması lazım. E, bir de pandemi var; pandemi sürecinde evde artan şiddet var. Hepsi ciddi çalışma ve bütçe gerektiriyor.
Kooperatif fikriniz var, güzel ama şimdi 2020 Faaliyet Raporu'nuza bakıyorum; kooperatif ödeneğinin beşte 4'ünü kesmiş Bakanlığınız, geriye 56 bin kalmış. Kusura bakmayın ama bu parayla ikinci el Şahin bile satın alınamaz Sayın Bakan. Siz kadın kooperatiflerine nasıl katkı sunacaksınız, ben anlamadım. Ha, talimat almışsınız galiba Sayın Bakan, geçen hafta first lady Emine Erdoğan'dan.
Bakın, siz bu devletin Aile Bakanısınız, Cumhurbaşkanı ailesinin hizmetkârı değilsiniz. Lütfen kusura bakmayın, kimden nasıl talimat alacağınız konusu kanunla sınırlandırılmış, naçizane, hatırlatmak isterim.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Böyle bir ifade kullanamazsınız. Rica ediyorum, düzeltin ifadenizi.
AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANI DERYA YANIK - Çok ayıp bir cümle Sayın Başkan. Böyle terbiyesizlik görmedik!
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Devam ediyorum, eylem planınız...
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Meclisin üyeleri olarak temiz bir dil kullanmak zorundayız, lütfen.
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Planla planla, eylem planlarınız bitmiyor. Üstelik, insan aklıyla dalga geçer gibi, İstanbul Sözleşmesi'den çıktığınız gün eylem planı yayınlıyorsunuz, bir de sunumunuza "uluslararası iş birliği" yazmışsınız. Tabii, bir de evlilik öncesi eğitim programı yapıyorsunuz 29 aktif eğiticiyle 1,5 milyon kişiye; eğitici başına 52 bin kişi düşüyor Sayın Bakan.
Bunların yerine kadın cinayetleri verilerini paylaşacaktınız, ortak veri tabanı oluşturacaktınız; ne oldu?
Pandemide geçen sene 410 kadın öldürüldü -kasımdayız- bu sene 310 kadın katledildi.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Süreniz bitmiştir, teşekkür ediyoruz.
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Pandemi bitti, siz hâlâ pandemi etkisini araştıracaksınız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar...
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Geleceğimizi sizin vicdanınıza bırakacak hâlimiz yok. İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmedik, herkes bilsin.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - ...vakit açısından yemek arası vermeyeceğim. İsteyenler, aşağıda yemek hazırlığımız vardır, inip yemek yiyebilirler.
Ayrıca, galiba bir su böreği ikramı var -dediğim gibi- aşağıda da yemek hazırlığımız vardır. Dileyen aşağıda da yemeğini yiyip dönebilir ama ara vermeden devam edeceğiz.
HDP Grubundan Sayın Semra Güzel hazırsa söz vereyim.
Semra hanım burada mı? Semra Güzel Hanım...
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Sayın Bakan, ben bir algıyı paylaştım.
Bana "terbiyesiz" deyip... Bu söylediğinizi size aynen iade ediyorum. Ben bir algıyı paylaştım.